jewellery // l.s

1

Harry, kıvırcık ve uzun saçları dağınıkken, yeşil gözlerinin üzerini bir perde gibi kapatan göz kapakları kapanıkken bile harika gözüküyordu. Bir erkeğe 'yakışıklı' derlerdi, fakat Harry güzeldi. Gerçekten o kadar güzeldi ki. İnce, uzun ve düzgün bacakları, uzun boyu, geniş omuzları ve dövmeli vücudu sadece kızlarda merak uyandırmıyordu, bir çok erkek bile onunla olmak için herşeyini verirdi. Akıl almayacak kadar seksi bir vücudu vardı. Garip bir adamdı ve kendini beğendiğini dile getirmekten çekinmezdi. Kendisiyle övünmekle elbette haklıydı. Örnek olarak gösterilecek bir adamdı. Her yıl düzenli olarak bağış yapmak,fakir öğrencilere burs vermek, kan bağışlamak gibi düzenli olarak yaptığı şeyler de vardı.

O, iyi bir adamdı.

------
Rüyasında gördüğü şey, hiç iyi değildi. Hey, o biriyle yatmamıştı,hatta çok zor durumda kalmadıkça kendisine dokunmuyordu bile. Sadece 15 yaşında biriyle öpüşmüştü, o kadar.
Belki bu fazla gelecek ama, o genç kızlar gibi evleneceği adamla o işi yapmak istiyordu. Sadece bu.
Gelen takırtı ile uyanmak için çabaladı,fakat beynin içindeki inleme sesleri onu zorluyordu. Resmen rüyasında bir herifle sevişiyordu. Bir eli yorganı kavrayıp sıkarken, inlemeleri yankılandı.
....

Louis ellerini pencerenin pervazına yerleştirdi ve gücü beline vererek kendini yukarıya çekti. Eve ilk adımını atarken Niall'ın elini kalçasından çekmesi için uyardı.
"Ne yapıyorsun amına koyayım, çek o elini." Niall gözlerini devirdi ve Louis gibi yaparak kendini yukarı çekti. Elini siyah pantolonuna sildi.
"Meraklı değiliz kıçına." Liam ve Zayn aynı şeyi tekrarladılar.

"Kesin sesinizi." diye tısladı Liam dişlerinin arasından. Ve sağ tarafına baktı. Yorganı ellerinin arasında sıkan, kalçasını arada bir yukarıya kaldıran ve sesli bir şekilde inleyen birini görünce onu ilk başta kız sandı.
"O kız ne yapıyor orada öyle?" dedi. Bunu söyledikten saliseler sonra çocuklar oraya baktılar. Louis kahkaha atmamak için dudaklarını ısırdı. Gerçi diğer çocukların da hali farklı değildi. Niall,
"O yorganı mı sıkıyor?" dedi. Ve Zayn onu takip etti,
"O kalçasını yukarıya mı kaldırıyor?" Louis kıkırtılar arasından zorlukla konuştu,
"O sesli bir şekilde inliyor mu?" Liam aralık dudaklarını ıslattı.

"Ah, sanırım evet."

"Onu biri beceriyor da, erkeği biz mi görmüyoruz?" dedi Louis alayla.
Liam gözlerini devirdi.

"Louis, onu biri becermiyor. Baksana, rüya görüyor." dedi. Ve Harry olacakları bilmeden inledi,

"Drew... " Ve tanımadığı adamın adını bir kez daha çığlık attı.

"Oh, bence buradan hemen gitmeliyiz." dedi Niall, hafif utanarak.

"Bence de, bugün olmayacak. Bizi görmeden kolyeyi alıp gitmeliyiz. Fakat, belli ki rüyası birazdan sona erecek ve uyanacak. Bizi görsün istemeyiz,değil mi?"dedi Zayn.

"Kesin sesinizi, bugün bunu alıp gitmezsek Adam bizi fena düzecek."

"Pekala,şu işi bitirelim ve hemen eve geri dönelim." dedi Louis yandaki çekmeceyi kurcalarken. Oldukça sessiz olmaya çalışıyordu. Olur da onu görür diye tanınmamak için siyah bir maske geçirmişti herkes. Yünlüydü ve yüzü terlemekten kaşınıyordu. Harry inlemeye devam ederken, Louis kafasını geriye atıp dişlerinin arasından konuştu.

"Biri şu kıza inlememesini söylesin, Tanrım dikkatim dağılıyor."

"Birazdan biter, merak etme." dedi Zayn kıkırdayarak.

"Rüyasında her kimse, onu fena beceriyor." diye yanıt verdi Louis, kıkırdaması neredeyse kahkaha olacakken.

.....

Harry rüyasında gördüğü şeyi unutmak için çok çabalayacaktı. Lanet olsun, çok zor durumdaydı ve uyanınca kendine dokunmak zorunda kalacaktı. Kırılan bir şey sesiyle gözlerini bir anda açtı.

"Hassiktir." Harry korkuyla ikide bir yukarıya kaldırdığı kalçasını geriye çekti. Sıkmaktan avuçlarının içi acıdığı yorganı serbest bıraktı. Resmen ellerine kramp girmişti. Ürkek ve titrek sesiyle fısıldadı,

"Kim var orada?" Sesi kız gibi çıkmıştı. Yorganı kafasına kadar çekti. Çok korkuyordu. Ama o yataktan çıkması gerekiyordu, fakat deli gibi korkuyordu. Eğer bir hırsızlık söz konusu ise, hemen çıkması gerekiyordu. Çünkü yaşadığı ev bir servetti ve bir yığın antika eşya bulunuyordu.
Biraz daha bekledi ve oradaki küfürleşmeleri dinledi. Cesaretini toplayıp ayağa kalktı. Loş ışıktan gördüğü kadarıyla dört kişilerdi ve hepsi erkekti. Yani bir kadın gibi kıvrımlı vücutları yoktu. Hepsi kaskatı kesildi. Harry bir şey söyleyemedi. Louis ona doğru bir adım attığında geri çekildi ve ağlamaya başladı. Kız çocuğu gibi.
"L-Lütfen, bana zarar verme."

"Şşşh, sana zarar vermeyeceğim." dedi Louis nazik davranmaya çalışırken.

"Ben kadınlara vurmam, prenses." diyerek de devam etti babasından öğrendiği kadarıyla. Fakat yanılıyordu. Çok fena yanılıyordu.

"N-Ne?" dedi Harry şaşkınlıkla. Ona cevap veremeyecekti. Ona bir kadın değil de, erkek olduğunu söyleyemedi.

...

Louis onu o şekilde karşısına görünce, loş ışıktan yüzünü seçmeye çalıştı. Muhtemelen bir kadındı, çünkü bir erkek ismi söyleyerek o tarz hareketler yapmasını bir tek bu açılıyordu. Ya şuan kaçacaktı, ya da ona zarar vermek zorunda kalacaktı. Bir kadına el kaldırmak istemiyordu, çünkü babasından bunu öğrenmişti ve ona ihanet etmek de istemiyordu. Ama bir şey yapmak zorundaydı,yoksa yakalanacaktı. Çocuklara işaret vererek dışarıya çıkmalarını söyledi. Onlar ilk başta itiraz etmek için adım attılar.

"Liam, onları götür. Herşeyi halledeceğim."
Liam onu onayladı ve çocukları dışarı çıkardı. Louis karşısındaki kişiye bir adım attı ve neredeyse duvara dayalı sırtını olabildiğince geri çekti.

"Sana zarar vermeyeceğim, gerçekten. Benden korkmana gerek yok." Ona iyice yaklaştı ve duvarla arasına sıkıştırdı. Harry ürkek bakışlarını ona sundu. Sırtı soğuk duvarda yaslıydı ve gözleri okyanus kadar derin olan bir adam onu sıkıştırmıştı. Biraz önce gördüğü rüyadan sonra bu hiç iyi değildi. Ah, kesinlikle kendime dokunmak zorunda kalacağım diye geçirdi içinden. Fakat bunu hiç istemiyordu.
Louis, biraz eğlenebileceğini düşünerek ona kendini bastırdı. Sert bir vücudu vardı. Boynuna eğildi ve nefesini üfledi. Aşağı inerek onu iyice süzdü. Göğüsleri yoktu, belki de vardı fakat çok küçüklerdi. Bunu boşverdi ellerini onun sert vücudunda gezdirdi. Karşısındakinin bir kadın olduğunu düşünerek bundan zevk aldı.

..

Elleri Harrynin vücudunda gezinirken, Harry büyükçe inledi. Elleri kasıklarına ulaştı ve dokunduğu şeyle nefesi kesildi. Gözlerini biraz daha aşağı indirerek pijama altına baktı. Gözleri irileşti.

"Oh, sen bir prenses değilsin."

__________

Merhaba. İlk kez biriyle yazdığım Larry hikayem. Umarım bir yanlışımız varsa mazur görürsünüz.
Bu hikayeyi Jawaadslayz kullaıcısıyla yazıyoruz.
Eğer derseniz ki, "ben bu hikayeyi hatırlıyorum bir yerden!"
Bu hikaye başka biriyle yazdığım düz Louis hikayesiydi. Fakat o kişiyle aramızda sorunlar çıktı, biz de sildik ve ben bu şekilde devam ediyorum. Eğer bir yerde bu tarihten sonra bir kopyasını görürseniz, ya da bu tarihten önce bu kurguya benzer bir kurgu görürseniz haber verin ki hırsızlık yapmış gibi olmayalım.
Fakat not geçmek istiyorum, bu kurguyu ben bulmuştum ve eğer birinde buna benzer bir kurgu bulursanız, hemen hırsız damgasını bize yapıştırmayın. Teşekkürler.