KK -3-

34.4K 1.5K 60
                                    

OKULUN İLK GÜNÜ

İstediğim kiloya ulaşabilmiş, yamuk dişlerimden, büyük burnumdan, büyük kulaklardan kurtulmuş, deyim yerindeyse taş gibi bir kız olup çıkmıştım. Dolabımı baştan sona yenilemiş ve üzerime giydiklerimi yakıştırabiliyor olmanın zevkini çıkarıyordum artık. Modaya olan aşkım iyice kendini belli etmiş moralim bozuk olduğunda -ki genelde bozuk oluyor- kendimi alışverişe atabiliyordum. Onun dışında gerçekten çok fazla insanla tanışmıştım. Facebook ve Twitter'da beni takip edenler alıp başını gitmişti bile. Eski arabamı tanınmamak için değiştirmek zorunda kalmıştım. Ferrari Berlinetta arabam adeta "ben tehlikeli kızım" sinyallerini vermeye başlamıştı bile. Değişim döneminde gerçekten psikolojik problemler yaşamıştım. Ben de farkındaydım. Fazlasıyla alkol alıyordum artık. Sigaraya da başlamıştım üstüne. Neden bilmiyorum fakat sigara beni rahatlatıyordu, alkol ise unutmamı sağlayabilen tek şeydi. Artık o kadar çok kullanıyordum ki iki kadehle sarhoş olan ben, şişe devirdiğim halde anca sarhoş olabiliyordum. Bağışıklık kazanmıştım. Uyuşturucu kullanmıyordum fakat ortamlarına çok fazla girmiştim. Satıcıları tanıyordum. Kullanan arkadaşlarım vardı ama ne onlar beni kullanmaya zorlamıştı ne de ben kullanmak istemiştim. Tek amacım intikamdı ve uyuşturucu kullanarak yoluma taş koymak istemiyordum.

Begüm'le uzun zamandır takılmıyorduk fakat neredeyse her saat başı telefonda konuşuyorduk. Tanınmamaya çalıştığımdan böyle uygun görmüştük. Yine de Begüm arada bir geceleri bana gelip kalıyordu. "Bana" diyorum çünkü annemlerden ayrı eve çıkmıştım. Nasıl ikna ettiğimi ise bir ben bir Begüm bilir.

Sabah uyandığımda giyeceğim her şey çoktan hazırdı. Geceden her şeyi düşünüp planlamıştım. Bugün büyük gündü sonuçta. İstediklerimi elde edebileceğim o büyük gün...

Altıma fiziğimi iyice meydana çıkaran deri taytımı, üzerine beyaz kalçalarımı örten yazılı bir tişörtü ve beyaz dizimden bir karış yukarıda yakasız bir ceket giydim. İlk gün için iyiydi. Boynuma kalın zincirimi taktım ve siyah çantamı alıp gözlüklerimi de gözüme geçirdim ve zımbalı ayakkabılarımı alarak aşağıya koştum. Aynanın karşısına geçip kendimi süzdüğümde ilk gün için oldukça iyi görünüyordum ve beni bu halimle kimse tanımazdı. Emindim. Neredeyse.

Evden çıkarken korku ve heyecan karışımı bir duygu vardı üzerimde. Arabama atlarken bir sigara da yakmayı ihmal etmedim. Yol boyunca ne kadar içtiğimi bilmiyorum fakat okulun kapısına geldiğimde derin bir nefes verdim ve arabamı tanıdık kapıdan içeriye soktum. Her zaman benim parkettiğim yer boştu. Fakat Batuhan'ın arabasının yanına park etmeyi tercih ettim. Ayrıca okula girdiğimden beri hem arabam hem de benim üzerimde dolaşan gözlere pek de aldırış göstermedim. Batuhan'la arabalarımız aynıydı. Sadece renk farkı vardı. Gösterişçi piç.

Okula girerken fısıldaşmaları duyabiliyordum. Kimsenin suratına bile bakmadan müdürün odasına doğru yürüdüm. Gerçi bu kulağımın dışarıda olduğu gerçeğini değiştirmiyodu ya, neyse. Müdürün odasına girdiğimde bir yıldır karşılaşmadığım kişiler tam olarak karşımda duruyordu. Batuhan ve Seçil. Ne kadar mükemmel. Müdür Bey bana koltuğu gösterirken ikisi karşılarında çıkmaya hazırlanır gibi bir halleri vardı. Batuhan'ı gördüğümde yaşadığım o kalp çarpıntısını hala atlatamamıştım. Onu gördüğümde vücudumun verdiği tepki de buna örnekti. Fakat yanlış görmüyorsam odaya girdiğimden beri beni süzmekle meşguldü. Seçil ise sinir olmuş surat ifadesiyle bana doğru bakıyordu. Tamı tamına içeriye girdiğimden beri desek daha doğru olur. Sonunda dayanamayıp yüzüme alaycı bir gülümseme yerleştirdim ve yönümü Seçil'e doğru çevirdim. Birbirimize öyle aptal aptal bakıyorduk. Batuhan ise benim tavrımı komik bulmuş olsa gerek ki, gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıyordu.

Kötü KızKde žijí příběhy. Začni objevovat