Çetelerin Soğuk Dansı

2- 'Uyuyunca geçmeyecek'

Bir gün herkes değişir anlamak zor gelir.

Multimedia : Poyraz ADAL

Poyraz...

'Gitmek zorundayım güzelim.'

'Gitme Poyraz, lütfen'

Poyraz ile birbirimizi ölümüne severdik.Kimse bizi ayıramaz sanıyorduk. Ta ki Poyraz bir gün anlamadığım bir sebepten beni bırakıp gitmişti. Sanki o gün biri ile kavga etmişti. Gözü mordu ve çok hırçındı. 

'Sadece şimdilik seni bırakmak zorundayım...zorunda.'

'Seven insan bırakmazmış.'

'Seni seviyorum ama ben.'

'O zaman bırakmazsın.'

'Zorundayım' dedi yalvaran bir ses tonu ile.

'Unut gitsin!'

Aklıma hücum eden anılarla gözlerimin yandığını hissettim. Ama beni bırakıp giden biri için ağlayamaz dım.

'Gitmek zorundayım güzelim.'

'Bana bu lafı tekrar tekrar söyleme.' Saçlarımı koklayarak öptü.

'Ama diyecek başka bir şey yok ki.' 

'Var!' dedim. Biraz kızmıştım açıkçası.

'Nedir o güzelim.'

'Gitme.' dedim güçsüz çıkan sesim ile.

'Seni bir gün bulacağım tekrar ve işte o zaman, asıl o zaman kimse bizi ayıramayacak. İşte o zaman daha güvende olacağız.'

'Emin olma. Ya sen bir daha bulamazsan beni?'

'Bulacağım! Kararlıyım.'

'Beni de götür o zaman.'

'Olmaz güzelim burada seni sevenler var.'

'Sen olmazsan kimse beni sevmez burada!' dedim. Daha da sinirlendim.

'Sakin ol canım. Dedim ya bulacağım seni.'

Buldu mu yani şimdi beni belki de seni hiç aramadı diyen sesime hak verdim. Yanıma geldiğinde bana baktı.

'Buldum seni!'

'Belki de hiç aramadın.' diyerek iç sesimden alıntı yaptım.

'Aramaz olur muyum her zaman.'

'O zaman bulurdun beni.' dedim. Şaşırdı ve ağzı hafif aralandı.

'Bana inanmıyor musun?'

'Hayır!' Böyle söyleyince daha bir şaşırdı. Sonra ellerimi çözmeye başladı bir yandan da konuşuyordu.

'Çok darbe almışsın kafan yerinde değil güzelim.'

'Bana güzelim deme bu bir ikincisi de asıl senin aklın yerinde değil be şuna bak en nefret ettiğimiz çetedesin.'

Tam ağzını açacakken bil el silah sesi geldi. Poyraz hemen bana siper oldu ve bir inleme sesi duyuldu. Ses Poyrazdan geliyordu. Kolu kanamaya başlamıştı. Lanet olası silahı patlatan kesinlikle beni nişan almıştı. 

'Poyraz....? Esila!' Bu ses ise Doruk'dan başkasına ait değildi. 

'Kaç!' diye bağırdı Poyraz bir yandan da sol koluyla sağ kolunu tutuyordu. Mavi gömleği kanlar içinde kalmıştı.