Malzeme Peşinde - 3

31 8 5
                                    

Gelen ses ile irkilen adamın, şok dolu bakışları Mert'i buldu.

Uzun boylu ve yapılı bir genç, sarı gözler ve kel bir kafa ile adama yaklaşıyordu.

Yaşlı adam, Mert'in boynundaki C+ yazısını görünce hem rahatlama hemde tedirginlik içini kapladı.

C+ birisi için 1 altın, çok düşük dahi olsa.

Bu görevi kabul edince ve parayı alınca ya memnun kalmaz ise? Ya fazlasını isterse? Ya başına bela olursa?

Mert sakince adamın önüne geldi.

Mert'in boyu uzadığı için, adamın dibine girip göz dağı vermek istemedi.

Sakince kağıdı uzattı.

-"Nerdeler?"

Adam biraz afalladıktan sonra Mert'i evine davet etti.

Mert'i gören köylüler, aralarında konuşmaya ve Mert'i işaret etmeye başladı.

Mert sakince adamı evine doğru izledi.

Adamın evi basit tek katlı bir evdi.

Sağında büyük bir bahçe, solunda ise bir ahır vardı.

Mert içeri girdi ve onu adamın hamını karşıladı.

Yaşlı kadın bulaşık yıkarken, aniden Mert'i görünce şok olmuş gibi başını eğip selam vermek istedi.

Fakat Mert sakince seslendi.

-"Merhaba.. Merhaba rahatsızlık verdim ablam kurusa bakma"

Kadın afalladı.

-"aman efendim ne demek? Oturun oturun"

Yaşlı adam sakince iç çekti.

Mert'in diğer kibirli maceracılar gibi olmadığını fark edince içini bir rahatlama aldı.

Fakat aynı anda tedirgin oldu.

Büyük ihtimal ile Mert'i bir kandırılmış bir acemi olarak gördü.

Bu görevi aradan çıkarmak için onu kandırmış ve yanlış bilgi ile bu görevi kabul etmesini sağlamışlar gibi düşündü.

Mert, odanın ortasında bulunan tahta masaya oturdu ve evin hanımının getirdiği sütü sakince içti.

Yaşlı adam ise arka odaya geçip bir harita getirdi.

Mert sütü içerken haritaya baktı.

Adamın işaret ettiği yer, Mert'in gitmek isteğini mağaranın yakınlarında duruyordu.

Adam derin bir iç çekti.

-"Ah...aahhh.. Günler önce akşam saatti bir ses duyduk, orklar koşarak geldi ve iki gardiyanımızı öldürdü.

Birçok hayvanı çaldılar.

Ekinleri yıktılar ve yediler."

Yaşlı adamın gözleri kızarmaya başladı.

Mert bu gözleri biliyordu.

Bu gözler, çaresiz ve güçsüz bir erkeğin gözleriydi.

Sevdikleri acı çekerken hiç bir şey yapamayan birinin gözleri.

Mert elini adamın omuzuna attı.

-" Sıkıntı yok dayı onların AMINA KOYACAM!"

Yaşlı adam kahkaha attı ve dolu gözler ile Mert'e sarıldı.

Köylüler ve Kahramanlar Where stories live. Discover now