Bay Dedektif

29 7 4
                                    

Gözüm üstünde... Ve benim gözüm her yerde

Çevremde aklı başında tek bir insan yok ya herkes manyak

Mesaj dedektifdendi . Bu adam ayrı bir manyaktı bu meslekten koşarak kaçmalıydı .

Cevap yazmak için klavyeyi açtım .

- Güzel sözmüş , nerden buldun bu lafı googleden mi ?

Derin bir iç çekişle birlikte telefonu cebime koydum . Bu insanlar beni delirtiyordu
İşin ironik kısmı ise şu ; insanı insanlıktan çıkaran yine bir insandı .

Evrenin dili için olumsuz konuşma başına gelir derler ya da güzel şeyleri sesli söyleme tersine döner, korkma korktuğunu yaşarsın derler . Ne doğru düzgün korkuyu yaşamaya ne de mutluluğumuzu paylaşmaya hakkımız yok gibi . Sanki koca dünya sırf insanlar mutsuz olsun diye uğraşıyor gibi .

Peki benim korkum neydi de bunlar başıma geldi . Küçücük bir çocukken babamın bizi terketmesi yüzünden bir yanım hep yarım kalmıştı . Ne işte ne aşkta bir türlü dikiş tutturamadım .

Sonradan umudumu kaybettiğim anda iyi bir iş bulabildim . Geriye tek kalan aşktı. Defalarca aldatılma, terkedilme ve büssürü şey ...
Hatta birinin dediği şuydu onu çok kısıtlıyor onun beni aldatmasından korktuğum için sürekli sorun çıkarıyormuşum . Onun aklında böyle bir şey yokmuş ama benim bu korkum yüzünden aklına yapmayı düşürüyormuşum.

Bu nasıl bir cümle böyle ?
Aklında yok ama ben deyince yapası geliyor öyle mi ?
Aldatma akla düşünce yada biri diyince yapılacak bir şey miydi yani ?
Karakterin yoksa aldatırsın bu bukadar açıktır .

Biriyle güven duyma ihtiyacıyla birlikte olmak ona güvenmeye çalışmak ama onun zerre çabalamaması hatta yardımcı olmaması daha çok duvar örmeme neden olmuştu .
Ta ki adeli görene kadar.
Onu görünce duvarlarımızın renklerinin aynı olduğunu gördüm .
Aynı acıyı yaşamış birini bakışlarından anlayabilirsiniz .
Aynı sevinçlerimiz değil aynı acılarımız vardı .

Sonra Aselden aldığım emirle onu takip etmeye başladım . Adımını , gülüşünü, acısını , ağlayışını , öfkesini ...

Sanki ruhumdan çıkarmak istediğim ama çıkaramadığım bir duygunun dışa vurumu gibiydi . İnsana bürünmüş hali gibi ...

Onu sevmekten vazgeçmek ruhumdan vazgeçmek gibiydi bende bunun yerine merhametimden vazgeçtim .
Ona ulaşmak ruhumu tamamlamak istiyordum .

Arabayı çektiğim yamacın kenarından aşağı bakıyordum .
Gökyüzüden esen rüzgar sert ve soğuk bir şekilde yüzüme vuruyordu .
Yaptığım onca şeyi düşünmeye ihtiyacım vardı .

Arabanın radyosundan haber kanalı açıktı .

- Evet sayın dinleyicilerimiz bugün ki haber başlıklarımız ise şu şekilde ;
•Eşinden ayrılmak istemeyen adam 2 çocuğunun gözü önünde karısını katletti

•Arı sokağında açlıktan bayılmış kimsesiz bir çocuk bedeni.....

Ahh yeter bukadar .
Bir hışımla gidip radyoyu kapattım . Bu dünyayı düzeltmek imkansız Adel . Bütün insanların kalbini temizleyemeyiz . Bukadar kötülük çok fazla . Haklısın bu dünyanın sonu gelmeli

Gökyüzünde ki bir bulutu gözüme kestirdim. Belki aynı buluta bakıyoruzdur umuduyla konuşmaya başladım ;
Benim tek istediğim sensin Adel sadece seninle olmak gülüşünü görmek sesini duymak ruhumu bulmak istiyorum .
Sanki hiç görmediğim dilini hiç bilmediğim kimseyi tanımadığım bir ülkedeyim . Öylesine bir boşluk öylesine bir yalnızlık işte sensiz olmak .
İçten içe çektiğim vicdan azabı da cabası , onu oraya ben götürdüm. Onu vazgeçirebilirdim yapmadım. Onu gözetleyerek ihanet ettim . Bunları telafi edecek vaktimiz bile olmadı .

Beni ilk gördüğünde ki o dobralığını , terslemeni bile özledim.
Seni özledim Adel .

1 Ay Sonra ;

Kayıt tuşuna bastım ve devam ettim .

Saat sabah 10:46 deneyin 23. Günü .
Kafeste tutulan canlı bundan 23 gün önce insan formundaydı . Değişiklikler çoğunluk olarak fiziki durumda deri rengi ve dokusu kavuniçi rengine büründü ve kurdeşem gibi dökülmeler mevcut . İnsani duyguları hala kaybolmadı . Üzülme , azarlama durumunda insan gibi utanma ve mahcubiyet davranışları gösteriyor.

Telefonuma gelen mesajla duraksadım.

- Nerde kaldın seni bekliyorum.

Mesaj melisadandı . Onunla kahve içme sözüm vardı . Projeden saati unutmuşum . Kaydı kaydettim . Gerekli yerleri kitledim ve kontrol edip çıktım .

Cafeye geldiğimde gözleri beni buldu ve sanki gözleri beni görünce parlamıştı .

- Ahh sonunda biran hiç gelmeyeceksin sanmıştım . Dedi

- Beklediğin için teşekkür ederim. İşlerim vardı saatin farkında değildim .

Klasik bahnemi uydurduktan sonra masamıza yerleştik . Cam kenarı , duvarları sarmaşıklarla kaplı ve bitki komseptli bir yer seçmişti .
Kahvelerimizi yudumlarken hal hatir faslına geçmiştik .

- Eee gizemli bey nasılsın bakalım

Bana gizemli bey diyordu çünkü yaptığım hiç bir işi ona anlatmıyordum .

Sohbete devam ederken bana kendini anlatmaya devam etti . Önceden konservatuarı okumak istiyormuş ama ailesi izin vermeyince laboratuvar merkezine stajyer olarak girmek için çalışmış . Sesi cidden güzel buarada .

1 aydır ara ara buluşuyor bazen ise bana şarkılar söylüyordu .

Buarada Asel hanımın cinayet dosyası sonuçsuz olarak kapandı .
Güvenliğin cinayetiyle benim bir alakamı zaten bulamadılar . Yani dedektif sorununu başımdan savmış oldum .

Projemde ise çok fazla ilerleme kaydettim .

- Buarada toplantı vardı biliyorsun değil mi ?

-Ah kahretsin unutmuşum kalkalım ,dedim .

Alelacele masadan kalkıp arabaya bindik o kendi arabasıyla geldiği için ikimizde kendi arabalarımıza binmiştik .

Toplantı odasına girdiğimde sadece benim geç kaldığımı gördüm .

Melisa stajyer olduğu için bu toplantılara daha giremiyordu .

Özür dileyerek yerime oturdum ve dosyaya göz gezdirmeye başladım .

Toplam 12 kişiydik pür dikkat dinlemeye başladık .

Ben gelene kadar konuşmayı başlattığı için diğer yarım olan konuşmasını dinleyerek olayı kavramaya çalışıyordum zira kapıda ki korumalar pek de hayra alamet değildi .

- Biliyorsunuz ki yakın zamanda çok acı bir kayıp yaşadık ve bir de bunun üstüne dosyası sonuçsuz olarak kapandı . Buraya gelme sebebim müdürünüz sağ kolunu öğrenmek. Bizim için çok önemli olan bir şeyi o kişiye verdiğini biliyoruz .

Sağ tarafımda oturan Orkun bey göz ucuyla bana baktı ve konuşmaya başladı .
Keşke orda onu yok edebilseydim .

- Sayın başkanım Asel hanımın sağ kolu Mahur beydir . Her türlü önemli işini ona yaptırır ve gizli işleri de ona verirdi .

Boş boğaz olan Orkun bey bunu söylerken tüm gözler bana döndü .
Son nefesini yakında vericeksin zavallı adam .
Her şey bir tarafa da ben bu durumdan nasıl kurtulucam şimdi

Kapıda ki korumanın eli omzumda belirdi ve başkan konuşmaya devam etti ;

- Mahur bey bizimle gelin lütfen
Yüzünden ne yapacağı yada ne düşündüğü asla belli olmuyordu . Gülerken insan katledecek cinsten piskopatça gülüşü insanın içine işliyordu . Adamın yüzünden tek okuyabildiğim şey sinsiliğiydi .

Lütfen kelimesi sadece bir prosedürdü zira koruması beni omzumdan tutarak zorla kaldırmıştı .
Etme bulma dünyası sözünde ki "bulma" kısmına geçmiştim sanırım .

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 27 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

SON SAVAŞ +18 Where stories live. Discover now