Kızıl Kıyı (Mahalle Kurgusu)

tanıtım

Çocukluğum olan adama;

Belki bu mektup ne diyorsundur şimdi.Bu benim sana vedam ve yeni hayatıma başlama mektubumdur koca oğlan.Sakın Çatma kaşlarını! Eminim şimdi yine o kaşlar çatılmıştır.Seninle böyle vedalaşmak istemezdim ama gözlerine bakıp vedalaşmaya hazır değildim. Bütün arkadaşlarımla vedalaştımda bir türlü seninle yüz yüze gelmeye cesaret edemedim işte. Bende böyle bir çözüm buldum.Neyse sen bugün evleniyorsun ve ben bu şehirden gidiyorum anlayacağın.Ben kırık kalbimle senden giderken,senin bende bıraktığın kötü hatıraları giderken en derinine gömüp gidiyorum.Sen beni unutup yeni bir hayat kurdun ama ben seni bir türlü unutamadım. Nasıl başardın bizi unutmayı, onca birikmişliğimizi? Nasıl biranda sildin bütün herşeyi? Neden bilmiyorum ama ne kadar denesemde beceremedim seni unutmayı.Galiba hiç bir zaman unutamam onca yaşadığımız hatırlayı. Ama bunu çok iyi biliyorum, ben seni hep ilerki hayatımda yaşadığım bir pişmanlık olarak göreceğim artık. Hatırlıyormusun benden ayrıldığın o günü? O kara gün beni mahallenin parkına bana sevdiğini ilk itiraf etiğin yere çağırınca nasıl evden çıktım nasıl sana koşarak geldim inan bilmiyorum. Düşününce çokmu çocukcaydı o hareketim. Eğer ben bilseydim ogün bizim son günümüz olacağını düştüğüm yerde dizimin ağrısını  senden önde bilir oturur yerde dizimin acısına ağlardım.Ama ben,dizimin kanamasını acısını utunup yine sana koştum.Ençok beni yaralayacak adama koştuğumu bilmeden. Nasıl koşmazdım tam yedi ay seni görmemiştim.Hergün senden bir haber beklerken beni beklediğini bilip nasıl sana koşmazdım.Sonra  seni gördüm bana arkan dönük gözlerin rengi gibi siyah bir gömlek giymiş görünce kalbimin atışı öyle hızlanmıştı ki bi'an yerinden çıkacağını sandım. Bana dönüp benim olduğum tarafa bakınca ilk soğuk bir rüzgar esti ortamda. Sonra karanlık acı bir ürperdi geçti bedenimde.Şimdi anlıyordum senin bana bakarken gülen gözlerin bana ilk defa boş bakıyordu. Hisettim biliyormusun ama belki ben yanılıyorum sanıyordum sana koşup sarıldığımda senin beni her zaman saran kolların beni sarmayınca boğazım düğüm düğüm oldu,kortum. Benden gittiğini hisettim yinede kabullenmedim işte. Ama benden ayrılıp bana soğukca "gel şurda oturalım." dedin ya ben orda yok olmak istedim. Küçükken benimle oynayan arkadaşımı,kalbime aşkı filizlendiren adamı ogün kaybetmişim meğersem. Gözümde bir damla yaş aktı ama sen benim her anımı gören adam, ağladığımı görmedin. Parmaklarımı derime batırıp dediğin yerde oturdum. Sonra senden cevap bekler gibi yüzüne baktım, sen bana bakmak yerine her yere bakıyordun oysaki. Hatırlıyorsun sevdiğim sen bana bir söz vermiştin;Bir gün abim beni ağlatmıştı sende beni ağlatan abimi dövmüş yanıma gelip bundan sonra kimse seni ağlatamaz demiştin. Sahi sen neden verdiğin sözü unuttun neden beni ağlattın sevdam. Neyse  şimdi diyorsundur sen beni uttun demiştin bunlar ne demek. Yalandı sevdam seni hiç unutmadım. Hep senmi bana yalan söyleceksin bir kerede ben söyledim.Sahi nasıl vicdanın el verdi bana dönüp "Seni sevmiyorum Mihri. Sevgi sandım ama uzun zamandır anladım ki hissettiklerim sadece arkadaşça." Sen o sözleri bana söylerken ben öldüm. Sen beni sevmedigini söylerken dünyalar başıma yıkıldı. Ağzımı açıp iki kelime edemedim. Hesap soramadım sana. Neden nasıl olur diyemedim. Sen beni orda öylece bırakıp gidince öylece kaldım. Yağmur yağdı gündüz gece oldu ama ben olduğum yerde durdum. Ne acı değilmi pişman olurda  dönersin diye bekledim seni. Gelip bana söylediklerim şakaydı demeni bekledim.Zaman geçti usulca ne sen geldin ne ben senden gidebildim.
Sonra bir anda başkasını sevdiğini duydum inanmadım taki görene kadar. Sen sevdiğin kızın elini tutup ona aşkını itiraf ederken,ben göz yaşlarımı içime akıttım. Ençok beni ne yaktı biliyormusun ona evlilik teklifi etiğin yeri seninle benim hayallerimdi ama sen bunu unutmuş gibi ona benim hayallerimin olduğu yerde evlilik teklifi ettin. İşte ogün kendime bir söz verdim seni unutacağım dedim. Yaptım mı bilemem ama senden bana birşey kalmadığını biliyorum. İçten içe sana bir ceza vermek istedim. Sevdiğin kızla gelinlik seçerken benim hayalimdeki gelinliği seçtirdim. Ev eşyaları olsun perdesi bile ben seçtim. Hatta odanın rengini bile benim sevdiğim renk. Şimdi dersin nasıl bunları yaptırdın.Sözde sevdiğin kız Elif, canımı acıtmak için beni yanına alıp alışverişte ona yardımcı olmamı istedi.Annem yüzünden kabul ettim.Ama ilk anda anlamıştım ben sevdiğim şeylere bakınca oda her ürünü seçip onları aldığını gördüm. İkinde onun bu haline sinirlenmemek sonrasında size bırakacağım bir hediye diye düşünerek oyuna dahil oldum. Önceden hayallerimde ne varsa ona onu aldırdım. O farkında değil ama ileride her yere bakınca benden bir parça görecek, benim olan hayalerimi görecek. Buda benim size küçük bir cezam olsun.

Tebrik ederim sizi,dilerim mutlu olursunuz hiç hak etmeseniz bile...

Hoşçakal koca oğlan...

Ben yine yaptım birşeyler umarım beğenirsiniz...

Mahalle kurgusunu çok seviyorum o yüzden böyle bir kurgu yazmak istedim umarım beğenirsiniz...