6. bölüm:falsh back 3

4 0 0
                                    

"şu arkadasın nerde adı Mathew'du değilmi?"

Korkutucu nazik bir sesle konusması beni tırsıtmıştı tabi konuşurken her an beni dövmeye hazır 4 ayısı arkasından bana bakmasıda bir etken olabilir

Aslında eskiden Carter'la aramız kötü değildi hatta iyi bile sayılabilirdi fakat
Carter'ın ayılarını kontrol edememesi yüzünden okulda hiyeralşi kurup cep herkülü zorbası olduğunu anladığım zaman aramızı açma kararı aldım ki haklı olduğumu düşünüyorum

Sorusuna evet anlamında kafamı salladım ona baktım tek kaşımı kaldırdırarak sordum

"Neden onu arıyorsun?"

Carter'ın arkasındaki devlerden biri hafiften öne atıldı ama Cater onun omzundan tutarak geri itti

Yüzüne bıkmış bı ifade takınmıştı sanki burda bıkan sadece kendisi gibi

"Bak Aldon seninle uğraşmicağım ama o çocukla takıla takıla beyninin bu kadar eridiğini bilmiyordum seni zeki bilirdim.
Sadece arkadaşın nerde olduğunu söyle"

Kendini nazik olmaya okadar zorluyo ki sonunda patlicak sanırım.
Her neyse Ona tabiki Matthew un nerde oldugunu söyleyemem karşı dolaplarïn üzerindeki duvar saatine baktım zilin çalmasına daha beş dakika var onu oyalasam yeter

İlk 1 dakikasını cümleyi anlamaya çalışıyormus gibi geçirir, 2 dakika kendi kendime gevelenir, kalan son 2 dakikada da onlara yanlış yeri söylerim zaten Mathew'da o zamana kadar sınıfa varır ve bende kurtulurum en azından şimdilik
Mantıklımı?
Evet.
İşe yararmı?
Umarım.

Sağa bak sola bak şimdi yukarı ve asagı birazdaha etrafında bakın ve işte bir dakika bitti bile kaldı 4 dakika

"Şey onu en son burda dalabımın yanında gördüm sonrada koridorda dolaştığına şahit oldum ordan da bahçeeye cıkmıştı büyük ihtimalle ama tekrar içeri girmiş olabilir bekle bekle sınıfta alaması gereken bişey olucaktı onu almayada dönmüş olabilir ama alacagı şey paraysada kantine gitmiştir-"

Carter'ın arkasındaki devlerden diğerinden "cidden bu kadar aptal olamaz onun zeki olduğuna eminsin demi"diye fısıldadığını Carter'ın da ona kapa çeneni diye cevap verdiğini duydum onları takmayarak devam ettim

"Ordan da büyük ihtimalle lavaboya veya tekrar sınıfa dönmüştür kim bilir ben değil"
dedim kahretsin düşündüğümden hızlı konuştum daha 3 dakika var Carter'ın bana acıma ile birlikte soguk bı şekilde baktığını gördüm
Neden bana öyle bakıyor acınacak durumda biri olduğumu düşünmüyorum şahsen

"Cidden her zaman onun tarafını tutmamalısın Aldon her ne kadar sen onu arkadaşın zanletsende"

"Peh,Cepherkülü yine konuştu. arkasındaki ayılara saklanmış biri ne biliyor da konuşuyo acaba"

Diye cıkıştım Carter hiçbisey demedi ve ayılarıyla gitti garip beni ayılarına dövdürür diye düşünmüştüm ama zilin çalmasına hala 3 dk varken beni bırakıp gittiler bu demekki

3 dakika daha özgürce dolasabirim

Ama yapabilecek biseyim yok Mathew'da şu an tolette veya tanrının unuttuğu bir kösede en iyisi tekrar sınıfa çıkayım ve çamdamdaki sandiviçi kemiyerim

Sınıfa doğru yürürken arkamdan gelen birini gördüm bu tanıdık biri değildi Mathew olamaz onun için çok iri bekle bı saniye o ayılardan biri degilm-

Yerdeyim

Karnıma bir yumruk iki büklüm kalmış bı şekilde yerdeyim sırtıma gelen tekmelerde canımı hayli yakmıyor değil
Eli ile yakamdan tutup bir sağ kroşe atmasıda pastanın süsü gibi oldu

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: May 15 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

15. Kubbe [isim değiştirilebilir]Where stories live. Discover now