*Serendipity; Aranmazken bulunan mutlu tesadüf.
Lisedeki sıradan yağmurlu bir günde şemsiyesini unutan İwaizumi Hajime, ona yardım etmek için şemsiyesini veren Oikawa Tooru ile daha çok karşılaşmaya başlar.Ya da İwaizumi Oikawa'nın olduğu yerleri...
Baktım üzülecek bir şey yok küçük bir bilgi vereyim dedim Kurgunun isminin Serendipity olmasının sebebi İwaizumi için Tooru'yla tanışıp anlaşmasıydı, Tooru içinse İwaizumi 'yi tekrar bulmasıydı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oikawa okul zamanını yiyen voleybol maçı için Tanrı'ya dua ederek yandan koluna astığı siyah çantasıyla hızla okul çıkışına gidiyordu. İwaizumi'yle konuşurken bugün Karasuno ile maçı olduğu aklından tamamen çıkmıştı. Neyseki çok önce bir saatti,tabii uzatmalararla hesaplamıştı çünkü onlar her zaman 3 set oynarlardı.
Kazanana kadar hissetmediği acı maç bitince yine baş göstermişti. Oikawa derin bir nefes alıp duraklama ihtiyacı hissetti.
"Oikawa! Shittykawa,beklesene be duymuyor musun!"
Duyduğu tanıdık sesle gülümsedi Oikawa. İwaizumi çok geçmeden yanına gelmişti. Üzerindeki kıyafetleri, alnından dökülen ter damlalarını ve leş gibi kokuşunu göz önünde barındırarak;
"Maç mı vardı?" "Evet." "Kazandınız mı?" "Ben varken kaybetmemiz mümkün mü?" " Aleminkralındaki Jüjü gibi davranıyorsun ."
Duyduğu şeyle gülümsemesi dondu Oikawa'nın. İwaizumi gülmeye başlayınca ona döndü ve içi giderek onu izledi.
"İwa-chan ,yanağından öpmek isterdim ama ceset gibi kokuyorum. Buluştuğumuzda borcum olsun." "Sakın bu halinle yaklaşmaya kalkma kafana top yersin. Borcun olsun madem." İkili birbirlerine gülümserken Tooru'nun aklına bir şey gelmişti.
"İwa-chan,benim Tobio-chan'a bakmam gerek. Geç gideceğim sen otobüsü kaçırma." dediği anda İwaizumi'nin yanağından makas alıp Karasuno otobüsünün yanına koşmaya başlamıştı. Arkasından "Shittykawa!" diye bağıran İwa-chan'ı duymasıyla keyiflendi.
"Tobio-chan! Tobio-chan!"
Kızarmış gözleriyle ona dönen Kageyama ve yanındaki Hinata ile tüm Karasuno karşısındaydı. Gelmese miydi acaba? Ama olan olmuştu. Kageyama'nın sırtına sert bir şaplak attı.
"İtiraf etmekten nefret ediyorum ama çok iyi oynadın." Otobüstekilere döndü. "Hepiniz öyleydiniz! Özellikle her vuruşu atak şansına çeviren kaptan olmak üzere."
Bir süre daha motivasyon konuşması yapmış ve Ukai koç gelince ortadan toz olmuştu Oikawa. Korkuyordu o heriften.
~~🛸🛸🛸~~
Odanın her yanında dağılmış kıyafet yığını, yüzündeki pirinç maskesi ve göz altı bantlarıyla saçlarını yolmamak için kendini zor tutan Oikawa en son Kageyama'yı aramaya karar vermişti.
"Tobio-chan! Giyecek hiçbir kıyafetim yok napacağım!?" "Lan nasıl hiçbir şeyin yok!? O kıyafetleri bir toplasan Hinata'nın boyunu geçer." "HİÇBİR ŞEYİM YOK!" "İwaizumi sana Alemin Kralı Jüjü demekte haklıymış.Kıyafet işlerinden hiç anlamıyorum Oi. Sugama- aman yani Sugawara Senpai'ye yaz."
