2. bölüm

180 15 11
                                    

Marketten çıktıktan sonra eve geçmiştim. Tekrar saate baktım, 6:37'ydi. Okulum saat 8:40'ta başlıyordu, daha vaktim vardı ama şimdiden hazırlanmaya başladım. Çünkü neden olmasın? Herşeyimi hallettikten sonra dışarı çıktım ve evimin yanındaki parka gittim.

Salıncağa oturdum ve cebimden sigara alıp çakmağımla yaktım. Yanımdaki salıncağa birisinin oturduğunu duydum ve o tarafa doğru baktım. Oturan kişi Edgar'dı, o da bana bakıyordu.

Fang: İşten bu saatte mi çıkıyorsun?
Sorumu sorduktan sonra sigaramı içip dumanı üfledim. Sigara dumanını sevmiyor olacak ki yüzünü buruşturup eliyle dumanları götürmeye çalıştı.

Edgar: Evet.
Anladım manasında kafamı yukarı aşağı salladım.

Edgar: Sen niye bu kadar erken hazırlandın? Okulun başlamasına daha 2 saat var.

Fang: Bende bilmiyor ki, erken kalktım bugün.

Edgar: Anladım.
Bunu söylerken ayaklandı.

Fang: Nereye?

Edgar: Eve gidiyorum, biraz dinlenip hazırlanmam gerek.

Fang: Gitmesen olamaz mı?
Kaşlarını çattı.

Edgar: Neden?
Bu sorunun cevabını bende bilmiyordum. Sadece kalmasını istiyordum. Bu yüzden "bilmiyorum" anlamında omzumu kaldırıp indirdim.

Edgar: Olmaz, kalamam.
Bunu dedikten sonra arkasını dönüp ilerlemeye başladı.

Suratım asılmıştı. Ne var yani biraz daha kalsaydı, ölür müydü? Oflayıp sigaramdan son nefesimi aldım ve yere atıp ayağımla söndürdüm. Bende ayağa kalktım ve ilerlemeye başladım.

Nereye gideceğimi bilmiyordum, sadece dolaşıyordum. Ayaklarım nereye gidiyorsa bende oraya doğru gidiyordum. Yaklaşık 1 saat sonra karşıma bir anda Leon çıktı bir binanın önünde bekliyordu, yanına ilerledim.

Fang: Leon ne işin var oğlum bu saatte burada?
Leon bana doğru dönmüştü.

Leon: Sandy'nin evi burası. Evden çıktığında sanki burdan geçiyormuşum gibi yapacağım sonra okula beraber gideceğiz. Ulan ben çok zekiyim ya.
Son cümleyi söyledikten sonra ellerini saçına koyup karıştırdı.

Fang: Manyaksın valla ya.

Leon: Manyağım ama Sandy'e
Gözlerimi devirdim. Tam Edgar'ın markette çalıştığını söyleyecektim ki, kimseye söylememem için uyardığını hatırladım bu yüzden sustum.

Leon: Eee sen neden buradasın?

Fang: Bende bilmiyorum, öylesine geziyordum sokaklarda. Erken uyandım bugün.
Leon inanmaz bakışlarla bana baktı.

Leon: Sen ve erken kalkmak? Şaşırdım doğrusu
Gülümsedim.

Fang: Valla bende şaşırdım.
Leon ile biraz daha sohbet ettik.

Fang: Neyse ben gideyim artık, sen Sandy ile yalnız kalırsın.

Leon: Eyvallah kardeşim, okulda görüşürüz.

Daha fazla oyalanmadan okula gitmeye başladım. Saate baktım ve okulun başlamasına 30 dakika olduğunu gördüm. Çok uzaklaşmıştım zaten aynı yerleri dönüp durmuştum sadece.

Yaklaşık 10 dakika sonra okula vardım ve sınıfa ilerledim. Edgar sınıfa gelmişti bile. Normalde Sandy ile oturuyordu ama bugünlük yanına ben geçsem sorun olmazdı herlade? Hem zaten benim yanımda Leon oturuyor Sandy ile oturmuş olur o da.

Edgar'ın sırasına gidip yanına oturdum. Bana döndü ve kaşlarını havaya kaldırdı.

Edgar: Niye yanıma oturdun, Sandy var burada.
Omuz silktim.

Fang: Olsun, bugünlük ben oturayım burada. Sandy Leon'un yanına geçer.

Edgar: Neden?

Fang: Çok soru soruyorsun.
Kaşlarını çattı.

Edgar: Yanıma neden oturduğunu merak edemez miyim?

Fang: Canım istedi sadece, oldu mu?

Edgar: Oldu.

Tekrar önüne döndü ve kitabına birşeyler karalamaya başladı. Zaten 2 dakika sonra ders başlamıştı.

___________________________________________

458 kelime yeter bence.

Sandy ve Leon sınıfa ışınlandılar tamam mı?

Birde söylemeyi unutmuşum Chester, Colt ve Buster farklı sınıfta.

Sunshine/FangarWhere stories live. Discover now