Delta'nın sıcaklığına ve feromonlarına ihtiyaç duyduğu sıralarda duş alırsam biraz iyi olurum düşüncesi ile duş almıştı. Ama yine bir yanılgı içine düşmüştü. Terlemeyi bir an olsun bırakmayan bedeni artık titremeye başlayınca jimin'i aramaya karar vermişti çünkü Taehyung ile bu konuyu nasıl konuşacağını bilmiyordu ve utanıyordu.

Bu durumdayken utanması saçmaydı evet. Şu an utanması gereken son kişinin delta olduğunu biliyordu. Ama elinde değildi.

Titreyen vücudu ile telefonunu alıp jimin'i aradığında olan biteni anlatmış, jimin ona sakin olmasını ve Taehyung'a söyleyeceğini dile getirerek telefonu kapatacağı sırada küçük olanın kasıklarındaki ağrıdan dolayı yüksek sesli inlemesini duymuş, tekrar konuşacakken yanına gelen abisi ile hızla telefonu kapatıp bu durumu zorlanarak da olsa onunla paylaşmıştı.

Gözünün önünde an ve an kırmızıya dönen gözler ve nefesini kesen feromonlar ile ağzını açamadan Taehyung siyah kabanını alıp orayı terk etmişti.

Jungkook, Taehyung'un geleceğini duyunca heyecan ile yerinde duramazken kurdu deli gibi uluyordu. Ortalığın dağınık olmasını umursamadan aynanın karşısına geçmiş vişneli dudak parlatıcısını dudağına sürerken kalçasındaki ıslaklığı göz ardı etmeye çalışmıştı.

İyi görünmek istiyordu.

Alnındaki terleri peçete ile silip nemli saçlarını düzeltirken Taehyung nefes nefese son trafik ışığından geçmeyi bekliyordu.

Elleri direksiyon üzerinde belli bir ritim ile hareket ederken yeşil ışığı gördüğü gibi gaza basmıştı. Biraz ilerisindeki evi görmesi ile arabayı üstün körü park edip arabadan inmişti.

Kapıyı sert bir şekilde kapattığında attığı ilk adımda burnuna dolan omega'nın yoğun feromonları ile çivi gibi yerine çakılmıştı. Gözlerini kapatıp sakin olmaya çalışırken derin bir nefes almış ve yere âdete yapışan ayakların hükmederek kapıya doğru yürümüştü.

Kıpkırmızı gözleri deli gibi görmek istediği omega için kapıdan ayrılmamış, Jungkook ise anında hissettiği delta'nın feromonları ile merdivenlerden inip kapının önüne gelmişti.

Delta daha net hissettiği omega'nın varlığı ile çenesini sıkarken kapıyı çalmak için hareketlenmişti ki kapı aniden açılmış, karşısında yanıp tutuştuğu bedeni görmüştü.

Jungkook gerçekten onu mahvediyordu...

Gözleri omega'nın bayık bakan mavi gözlerinde, pembe yanaklarında, kırmızı dudaklarında, giydiği bol beyaz tişörtten görünen ince beline ve son olarak beyaz, uzun bacaklarını sıkı sıkı saran dizinin üstündeki şortunda gezinmiş, omega'yı baştan aşağıya süzüp, beyaz tenliden sesli bir yutkunma kazanmıştı.

Gözleri bu defa beyaz boyuna kayarken küfredip içeri adımlarken omega'yı belinden ve ensesinden tutarak kendine çekmiş ve dudaklarını sert bir şekilde buluşturmuştu.

Dudaklarını aralayıp omega'nın alt dudağını emdiğinde genç çocuk kollarını boynuna dolayıp delta'yı kendine çekmiş ve hızlı atan kalbi ile öpüşüne karşılık verip esmerin kendini geri ilerletmesine izin vermişti.

Taehyung kapıyı ayağı ile kapatırken omega'nın üzerine doğru adımlayıp sırtının soğuk duvara yaslanmasını sağlamıştı.

Dudakları birbirleri üzerinde hiç durmadan sertçe dans ederken küçük olan ellerini esmer boyundan çekerek delta'nın kabanını omuzlarından iterek tok bir sesle yere düşmesine ve delta'nın ellerinin saniyelik üzerinden ayrılıp tekrar sıkı sıkı beline dolanmasına neden olmuştu.

Full Moon Night حيث تعيش القصص. اكتشف الآن