76.Bölüm: YIKIM VE KIYIM

Start from the beginning
                                    

Sessiz kaldım.

"Aşkın! Bebeğim bak bu böyle olmaz..."

"Ne bekliyorsun Ateş? Ne yapmamı bekliyorsun? Çelik hep haklıydı, bu şekilde yaşamak benim doğama aykırı."

"O mu soktu bunu aklına? O piç Rusya'da bile senin aklını mı karıştırıyor?" Hemen öfkelenip eli telefona giderken Çelik'i arayacağını biliyordum. Telefonunu elinden çekip koltuğun üzerine bıraktım.

"Olay bu değil, anlamıyorsun. Korkuyorum Ateş! V görevini bitirmeden beni bitirir diye korkuyorum. Bu zamana kadar yaptığım her şey bir hiç olur diye korkuyorum!"

"Yaptıkların hiç uğruna değildi ki Aşkın! Sen neden kendini ve yaptıklarını küçümsemeye bu kadar yer arıyorsun ben anlamıyorum! Daha ne yapacaksın? Daha ne yapabilirsin ki? Sen bir insanın verebileceği tüm savaşı verdin zaten, biraz yaşamak senin de hakkın değil mi?"

"Değil, görevimi bitirmeden değil." Sözlerimle oflayarak nefesini verdi.

"Sanırım benden, buradan sıkıldın," dediğinde ona aksini düşündürtecek bir harekette bulunmadım. "Sakinlikten mi sıkıldın? Doğumdan sonra çatışabileceğin bir oyun alanı yaparım, çok gerçekçi olur,"

"Ateş, saçmalama güzelim."

Ensesini ovuştururken düşünüyordu. "Ne yapayım peki? Sen söyle bana." Gözlerime çaresizce baktı. "Seni kaybetmemek için ne yapayım ateş parçası?"

"Bitirmeme izin ver." Sözlerimle hemen kaşları çatıldı.

"Sanki izin beklediğin mi var Aşkın? Ayrıca neyi bitireceksin? Bitirince için rahatlayacak mı? Aşkın sana bir şey olursa ben yaşayabilir miyim? Çocuğumuz için bile yaşayamam! Çocuğumuzu hem öksüz hem yetim bırakmak istiyorsan devam et çünkü ben sensiz bir hayatta yaşayabilecek kadar güçlü değilim."

"Amacım kendimi öldürtmek değil Ateş, yarım bıraktığım işi bitirmek."

"Yarı bıraktığın işi bitirdiğinde ne olacak sanıyorsun? Tam da bu olacak! Yoruldum Aşkın, seni kaybetme düşüncesiyle savaşmaktan çok yoruldum."

"Doğru yoruldun, dışarıda bir sürü kadın varken sen salak gibi bana âşık oldun." Yutkundu, daha fazla dayanamayarak ayağa kalktı.

"Hâlâ söylediklerimi atlatamadığını biliyordum."

"Çünkü haklıydın Ateş." Omuz silktim, ben de ayağa kalkarak karşısına dikildim. "Olabileceğin en yanlış kadına âşık oldun. Ablam bile zorundalıktan sevmişti beni, kardeşiyim diye." Kafasını şiddetle iki yana salladı. "Ben olmasaydım her şey için herkes çok daha güzel olurdu, senin için de. Seni gerçekten hak eden bir kadın bulurdun ve..."

"Aşkın," Yüzümü avuçları arasına aldı. "Saçmalama güzelim. Lütfen, bu acıyı bana tekrar tekrar yaşatıp utancımı yüzüme vurma."

"Neyden utanıyorsun? Benim gibi bir kadını sevmekten mi?" Onu sinirle göğsünden ittirdiğimde kolları iki yanına düştü. Yorgunca gözlerini kırpıştırdı.

"Hayır, hayatımdaki diğer yarımı bu kadar incittiğim için utanıyorum." Dolan gözlerini tavana dikti kendini tutmaya çalışarak. "Tek istediğim seninle ve çocuklarımla huzurlu bir hayat yaşamak. Sana yemin ederim bir kez bile sana aşık olduğum için isyan etmedim."

"Tamam, hamile olan benim. Bu kadar duygusal olma," dedim haline dayanamayarak.

Onu omzumdan tutup kendime çektiğimde bana sıkıca sarıldı. Başımı göğsüne yasladı ve saçlarımı okşadı yine o güzel parmaklarıyla.

ATEŞPARE (+18)Where stories live. Discover now