Tam itiraz edecekken alacaklı gibi çalınan kapı ile "Kapıya bakıp geliyorum." diyerek odadan çıktı Alp.

Birkaç adım sonra kapıya ulaşınca kulpu aşağıya doğru çekerek kapıyı açmıştı.

"Abicim, nasılsın?"

İclal'in gereksiz neşeli bir şekilde içeriye girmesi ile Alp şaşkınlığını gizleme gereği duymayarak "Ne oluyor?" diye sordu.

İclal çantasını kenarıya bırakarak "Bir şey olmuyor abicim. Seninle konuşmaya geldim. Hatta mümkünse arkadaşını da çağır." deyince, Ömer kendisinden bahsedildiğini duyarak üzerine bir tşört geçirip odadan çıktı. "Buyur geldi arkadaşı."

İclal, Ömer'in üzerinde gözlerini kısaca gezdirdikten sonra gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Hâli küçük bir çocuğu andırıyordu. Saçı başı birbirine girmiş eliyle de gözünü ovuşturuyordu.

"Ben düşündüm hem de çokça. 3 gündür falan. Ömer'in bana anlattıkları hakkında daha fazla detay bilmek istiyorum."

Alp gözlerini Ömer'e çevirerek "Ne anlattı ki Ömer sana?" diye sordu İclal'e.

Aklına gelen şeyi yapmamış olmasını umuyordu.

"Buraya neden geldiğinizi."

Ömer bu konuyu ayaküstü konuşmak istemeyerek "Ayakta dikilmek yerine içeriye geçip oturmayı tercih edebilirsiniz. Ben de su içeceğim." diyerek mutfağa doğru yöneldi. İlk önce su içmesi gerekiyordu.

Alp, Ömer'in arkasından "Rahatlığa bak." diye söylenerek salona geçince İclal'de arkasından yürüyerek Alp'i takip etmişti.

"Niye gerildin ki abicim? Sana yardımcı olmak için geldim buraya."

Alp yüzünü buruşturarak "Şu konuşma tarzını bırakır mısın İclal?" diye sitem etti.

"Hayır, ben çok beğendim böyle sinir bozucu olmayı."

Ömer suyunu içtikten sonra salona gelerek "Niye hâlâ oturmadınız siz?" diye bir soru yöneltip tartışmayı bölmüştü. Yeni uyanmış kafa ile bu kadar gürültüyü kaldıramazdı.

"Sen niye İclal'e anlatmaman gereken şeyleri anlatıyorsun? Ayrıca siz ne ara tanıştınız?"

Ömer omuz silkerek koltuğa oturup "Anlatmam gerekenleri anlattım." diye açıklama yaptı.

Alp sinirlenerek "Buna kim karar veriyor?" diye bir soru yöneltince, Ömer aynı rahatlık ile "Ben karar verdim." diyerek cevapladı. Bu anlamsız olayların daha fazla sürmesini istemediği için anlatmayı tercih etmişti zaten.

Eliyle saçlarını karıştırdıktan sonra "Hasbinallah." diyerek yüzünü cama doğru dönmüştü Alp. "Sen ne bilmek istiyorsun İclal?"

İclal tartışmanın bitmesi ve konunun sonunda konuşmak istediği şeylere gelmesi ile "Şükür." diye mırıldanarak "Planınızın devamını ve detaylarını bilmek istiyorum." diye de eklemişti.

"İyi, Ömer anlatır sana."

Ömer kendisine vurulan lafı üstüne alarak "Dedikoducuymuşum gibi davranma bana. Sizin bu kaçak dövüşünüzü daha fazla çekemezdim ben. Birileri bir şeyleri bilsin ki ortalık biraz yumuşasın öyle değil mi?" diye konuştu.

"Bunu yapmakta sana mı kalmıştı?"

"Aynen bana kalmıştı." diyerek Alp'in sorusunu cevapladıktan sonra "Hatta detaylarını anlatmak da bana kaldı." diyerek devam etti. "Bizim birer tane eşe ihtiyacımız var İclal."

İclal anlamadığı için kaşlarını çatarak "Niye?" diye bir soru yöneltti.

"Bu işin daha iyi ilerlemesi için."

YILLARIN ACISIWhere stories live. Discover now