Bölüm¹⁸

9.6K 301 33
                                    

1 H A F T A S O N R A

"Daha iyisin değil mi?"

"İyiyim kızım iyiyim, babanla halandan Allah razı olsun çok iyi bakıyorlar."

"İznim bitmeseydi kalacaktım anne..."

"İşin gücün var annem, aklın kalmasın bende."

"Tamam yarın bir Reşat hocayı arar öğrenirim durumunu. Çok dikkat kendine görüşürüz annem. Çok öpüyorum."

"Görüşürüz annesinin birtanesi."

Telefon kapandığında önümdeki komidine bırakmışken arkadan belime sarılan kolları hissettim. "Nasılmış annen?"

"Daha iyiymiş..."

Omzunu çeneme yasladığında elimi kaldırıp yanağına koydum. Başını eğip omzumu öptüğünde beni daha çok yasladı kendine.

"Hani ikimizinde ortak bir hayali vardı onun için çalışmalara başlamamız lazım..."

Kaşlarım havalandı. "Hmm..."

Beni kendine çevirdiğinde göz göze geldik. "Dün gece ne yaptık biz sevgilim?"

Elimle yanında durduğumuz yatağı gösterdim. "Daha yatağımız dağınık, duştan yeni çıktık."

"Hatırlamıyorum ben?" Dediğinde güldüm. "Sekiz kere aşkım, unutman imkansız bir kere..."

"Dokuzuncu?"

"Hayır!" Dedim genişleyen göz harelerimle. "Artık kahvaltı yapmamız lazım."

Akşam oldu ama olsun...

"Ben seni yerim..."

Boynumu öptüğünde kollarımı boynuna sardım. "Sonra yersin beni." Tekrardan öptüğünde belimden tuttuğu gibi dağınık olan yatağımıza yatırdı.

"Yusuf!"

Boynumdan aşağı doğru indiğinde saçlarının arasına parmaklarımı geçirdim. Geceliğimin askılığını indirecekken çalan kapı ile durdu. "Birini mi bekliyorduk?"

"Hayır?"

Yusuf üzerimden doğrulduğunda başucumdan sabahlığımı alıp giyindim. Odamızdan çıkıp kapıya ilerlediğimde eğilip mercekten kimin geldiğine baktım. Melek anneyi görmemle göz harelerim genişlerken hızla açtım kapıyı.

"Anne?" Dedim gülümseyerek. "Hoşgeldin!"

"Rahatsız ettim kızım değil mi?"

"Olur mu öyle şey? Seninde evin bura ne rahatsızlığı?"

Elindeki poşetle içeri girdiğinde ayakkabılarını kenarda indirdi. "Sarma sardım sabahtan tek yiyemem dedim, evdede bunaldım çıkıp geleyim dedim,"

"Çok iyi yapmışsın," kapıyı kapattığımda elindeki iki poşeti aldım. Kabanını çıkartırken konuştu. "Yusuf yok mu?"

"Uyuyordu, yeni uyandı. Dün gece biraz geç geldi işten."

At yalanını Miray şey yapayım inananı.

Görücü UsulüWhere stories live. Discover now