15. AİLE NE DEMEK?

Start from the beginning
                                    

"Özür dilerim Nil. Aklımdaydı, yemin ederim bir an boşluğuma geldi. Mutfaktan hemen çıkacaktım."

"Can..." dedim bezmiş bir sesle, "Sen ne zaman mutfağa girer girmez çıktın ki?" diye sorduğumda sessiz kaldı.

"Tamam." dedim ona daha fazla yüklenmeyerek. İlk defa böyle bir şey olmuştu ve ne kadar üzgün olduğunu görebiliyordum.

"Açelya, Korhan'ı çok sevdi..." diye mırıldandım.

"Korhan?" dedi sorarcasına. Sonra gözleri büyüdü. "O adam..." dedi yutlunarak.
"Nil. O adam hiç tekin biri değil." dediğinde güldüm.

"Ama Açelya bunu anlayacak yaşta değil."

"Onları bir daha, bir araya getirmeyelim." dediğinde Can, derin bir nefes alıp verdim.

"Çok geç. Korhan gitmeden önce 'görüşürüz' dedi. Bu da demek oluyor ki bir daha gelecek. O da Açelya'yı çok sevdi." dedim sıkıntıyla.

"Allah kahretsin!" dedi Can, "Elimden hiçbir şey gelmiyor ya bu beni deli ediyor!"

"Saçmalama!" dedim ona. Bir şey yapmak zorunda değildi. "Bir daha gelirse onunla güzel bir dilde konuşacağım. Bence öyle kaba saba bir adam değil. Adamlarına özür diletti." Dediğimle Can gülerek başını iki yana salladı.

"Sende etkilenmişe benziyorsun, Açelya gibi..."

"Saçmalama Can!" dedim sinirle. "Sadece kulaktan duyma sözlerle peşin hüküm vermiyorum."

"Ya Nil... Adam ile ilgili tek bir bilgi yok ki internette. Bakmadım mı sanıyorsun?"

"Neyse..." dedim bu konuyu kapatmak isteyerek. "Nergis ne zaman geliyor?"

"Çıkmış işten birazdan burada olur. Ama bak bu konu kapanmadı." dedi kaşlarını kaldırarak.

Bir şey demeden oturduğum yerden kalktım. Nergis gelene kadar ufak tefek olan işlerimi bitirip Açelya'yı kontrol ettim. Nergis geldiğinde hep beraber akşam yemeği yedik. Kafe kalabalıklaşmaya başlamıştı. Açelya hala yorgun olduğu için onunla eve döndüm.

Beraber anne kız gecesi yapmaya karar verip bilmem kaçıncı kez izlediğimiz animasyon filmini açtım.

Karlar Ülkesi...

Açelya her zamanki gibi Elsa'yı hayran hayran izlerken başımı iki yana salladım. Prenses elbisesini giydirdiğimde ben Elsa'yım diye ortalarda gezerdi. Benzemediğini inkar edemezdim. Sarı saçlarıyla Elsa'yı andırıyordu.

Çizgi filmin sonuna doğru uykuya dalınca onu odamıza taşıdım. Yanına kıvrılıp düşünceler içinde boğuşurken aklıma olur olmadık şeyler geliyordu.

Ne olursa olsun kafamda olan kötü senaryolara inanmak istemiyordum. Ama bir yanımda temkinli olmamı söylüyordu. Daha önce yaşadığım hayal kırıklığını bana hatırlatıyordu.

Uyku beni tüm yorgunluğumla birlikte kendine çekerken yarının güzel olmasını diliyordum...

...

Yeni gün beraberinde bana, bir gerçeği daha hatırlatmıştı.

Bu gerçek ise Emre'ydi.

Açelya ile birlikte zaman geçirmek istiyordu. Ki bu onun en doğal hakkıydı ama bunu benimle beraber istiyordu.

Bir aile gibi, beraber bir gün geçirmemizi istiyordu.

Bundan emin değildim fakat Açelya beni hiç Emre ile bir arada görmemişti. Emre ile pek bir araya gelmek istemediğim için Açelya'yı görmek istediği zaman bunu Can veya Nergis ile sağlıyordum.

ALDAT KENDİNİWhere stories live. Discover now