17 - Bitti

2.6K 147 106
                                    

"Son iki hafta. HADİ BİLEĞİNİZE KUVVET!"

Akif'in bol bağırmalı motivasyonlarıyla maça devam ederken alnımdan akan teri tişörtümün ucuna silmiştim. Yorgunluktan bayılmak üzereydim. 2-2 olan skor tablosuna döndüm. Neyse ki son setti.

Güney'den sert bir servisle gelen topa geriye adım alıp arkamda duran Tahir'e bıraktım. Tahir topu manşetle çevirip bana bıraktığında parmak pasla sağımda kalan Buğra'ya çevirdim. Buğra sert bir smaçla karşı sahaya tekrar gönderdiğinde Furkan yere yatıp kolunun içiyle yakaladı. Düşmediğini gören Güney, hızlı bir hareketle topu yakalayıp Akif'e bırakmış, Akif gelen topu plaseyle bizim sahaya bıraktığında set tamamlanmıştı.

3-2 kazanmalarıyla Güney yere yatıp nefes nefes kollarını iki yana açtı. Kaan hüzünle başını iki yana sallayıp soyunma odasına giden Tahir'i takip ederken Akif yüzünde gururlu bir gülümsemeyle tüm takıma tek tek göz gezdiriyordu.

Furkan, Güney'in yanına yaklaşıp aynı Güney gibi kendini yere bıraktığında Buğra ile göz göze gelmiş, beraber soyunma odasına yönelmiştik. İkimiz de ter içinde kaldığımız için olabildiğince birbirimizden uzak yürümeye çalışıyorduk. Soyunma odasının önüne geldiğimizde kapıyı yavaşça aralayıp içeri daldım.

"Kaan, anlamıyorsun abi işte. Anlamıyorsun. Diyorum ki adamın sikinde değilim. İki gün oldu. Kırıldığımı elbet fark etmiştir. Bir gelip konuşmayı bile denemedi anasını satayım."

İçeri girdiğimizde Kaan ve Tahir bir banka yerleşmiş, yan yana oturuyordu. Tahir buram buram alınganlık kokan sesiyle Kaan'a dert yanıyordu. Kaan başını iki yana sallayıp teselli vermeye çalışırken bir elini Tahir'in sırtına atmış pat patlıyordu.

"Dur dur, yapma. Terden yapış yapış oldum zaten."

"Ee ne olacak? Sanki daha önce hiç terli adama dokunmadım. Allah Allah."

Kaan sahte bir kızgınlıkla azarlayıp Tahir'i daha çok kendine çektiğinde Tahir'in yüzünde ufak bir gülümseme belirmişti. Kaan'ın kolları altına girip oturduğu yerde iyice yayılarak başını Kaan'ın omzuna bıraktı.

"Yemin ediyorum çok kırıldım lan. Vallahi bak. Daha önce de alındığım ettiğim olmuştu ama bunca zaman geçirdiğimiz tüm vakit yalanmış gibi hissettirmemişti hiç."

Bu esnada Buğra kendine kendine 'Bütün yolculuğum bir yalanmış, onurum kırıldı.' diye mırıldanarak dolabına doğru ilerliyordu. Tahir anlayamadığı cümleyle kaşlarını çatıp Buğra'ya döndüğünde Buğra çoktan duşlara yönelmişti.

"Ne diyor bu?"

Sinirle söylendiğinde Kaan omzunu bilmiyorum der gibi kaldırıp indirdi. Duyması daha çok sinirlerini bozacağından ben de sessiz kalmayı tercih ettim.

Birkaç saniye sonra tekrar aralanan kapıyla içeri giren Akif yüzündeki gülümsemeyi bir saniye olsun silmeden yanıma oturmuştu.

"Çok iyi. Böyle oynarsak kaybetmemiz olanaksız."

Gururlu hissetiği ses tonundan bile belli olurken takımı bu denli önemsiyor olması hoşuma gidiyordu. Akif'i bildim bileli istisnasız her zaman takım için ruhunu bile satabilecek bir adam olmuştu.

Tahir ve Kaan gülümseyerek Akif'e karşılık verirken ben elimi Akif'in omzuna koyup konuşmuştum.

"Ee Çağrı baba sahalara dönünce, tabii olur öyle şeyler."

Akif'in yüzündeki gülümseme büyürken terli kolunu boynuma dolamış, kolunun altına çekip saçlarımı karıştırmaya başlamıştı. Aynı saniyelerde ter kokusunu ciğerlerime kadar çekerken bayılmamak için ben de debelenmeye başlamıştım.

AŞKA ÇAĞRI - GAY (YARI TEXTİNG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin