•23.Bölüm-Sönmüş Ateş(S.F.)

En başından başla
                                    

Victoria,maskeyi ağzından çekti ve maske boynunda kaldı.

"Gidebiliriz,bu kimliğiniz olarak göstereceğiniz kart."silahı tutan elinden küçük bir kart uzattı."Bunun sayesinde içeriye girebilirsiniz hatta belki buna bile gerek kalmaz."

Başka bir şey söylemedi ve askerlerin başında olduğu teşkilatin giriş kapısına geldiler.

Askere emir verenin kim olduğunu gayet iyi biliyordu.En büyük örgüte sahip Thomas olmalıydı.Zaten her şey planlanmıştı sadece oyunu oynuyorlardı.İçerideki katillerde onların kozu muydu,bilmiyordu.

Askerlerin yanına geldiklerinde hepsi kadına dik dik bakıyorlardı.

"Kim bu?"

Oyuncu asker ilk Victoria'ya sonra ise soru yönelten askere baktı."Kendisi-"

"Çekil asker,emrimdir!"

Elindeki kartı gösterip hiçbir cevap beklemeden içeriye daldı.Artık cevaplaması oyuncu askere düşmüştü.Yüksek makam olduğunu düşündükleri için bir şey demeyeceklerini düşündü.Olabildiğince dikkat çekmemeye çalışarak hızla yürüdü.

Giriş-çıkışların kapatılması büyük sorundu.İçeride olan seri katillerin dışarıya çıkmaması için her yer kilitli olmalıydı...

'Nereden girebilirim'diye düşünürken aklına teşkilatın kiler kapısı geldi ama orası içeriye açılmıyordu...

Buraya girmesi belki de imkânsızdı, sadece kendisini hebâ ediyordu.

Düşünceleri arasında boğuşurken bir anda giriş kapısının açılma sesi duyuldu.Ufak bir klik sesinden sonra kapı hafif aralandı.Bunun nasıl olduğunu sorgularken arkasına bakmasıyla büyük bir ışık gözünü aldı."Kahretsin!"dedi küfür ekleyerek.Gazeteciler onu maskesizken çekmişlerdi...sokakta artık herkes onu tanıyacaktı.

Telefonunun titremesiyle yabancı numaradan gelen mesaja tıkladı.

"Çabuk içeriye gir ve onları kurtar.

~Komiserin"

Gülümseyerek telefonunu kapattı ve cebine attı.Bu adama bayılıyordu...

***

~Elena Robinson

Yaklaşık olarak yarım saattir ofistelerdi ve yetkili çoğu polis ellerinde silahları ile kapıya nişan almış bekliyorlardı.

"Midemde karıncalanma hissediyorum."

"Dylan'ın mutfak kısmı için getirdiği poğaçalar olmasaydı hepimiz açlıktan ölürdük."

"Şüphesiz."

"Burada bir gündür duruyor olabilir miyiz?"

Kalabalığın sohbetleri arasından en çok bu ilgisini çekti Elena'nın.

"O kadar olmamıştır ama yakındır."diyerek yanıtladı Elena.

"Bence burada öleceğiz."

"Tanrı aşkına Jack!Yüzlerce polis var iki tanecik katile mi yenileceğiz!"

KANLI SİSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin