"Güüünaayyydddııınn Kore halkıı bu sabah nasılsınız..."
"Aaah Jiminn-shiii televizyonun sesini kısar mısınnn"
"Hayır tetem artık kalkman gerekiyor"
"Amaaaaa"
"Aması yok Taehyung işe geç kalacaksın"
Jimin hyungumun bu sözünden iki salise sonra kafamı kaldırıp saate baktım. 8.45 benim 9 da holdingte olmam lazımdı! Hızlıca yataktan kalkıp banyoya koştum.
"Yaa Jiminnn beni niye kaldırmadın geç kaldım işteee"
"Tanrı şahit seni saat 8 den beri uyandırmaya çalışıyorum"
Konuşurken aynı zamanda hazırlanmaya devam ediyordum:
"Telefonum! Telefonum nerdee!?"
"Cebine koydun ya Taehyung"
"Çantamı aldım, saatimi taktım,telefonla cüzdan da cebimde, arabanın anahtarını aldim...Başka bir sey unutmadim herhalde"
Tekrardan saate baktığımda 8.55 olduğunu gördüm
"Jimin-shii ben çıktım hadi akşam görüşürüz bir şey lazım olursa ararsınnnn~"
"Taehyungg kahvalti yapmadinn!'
"Hyung gec kaldım şirkette yaparım hadi gittim ben bayyy"
"Dikkatli ollll"
Evden çıktığım gibi arabaya koştum. Hızlıca şirkete sürmeye başladım. Saat 8.57 olmuştu. Vaayy bee çok hızlı hazırlanmışım tarihe geçmeli jsjdksjsks. Kendi kendime düşünürken holdingin önüne gelmiştim. Hemen arabayı otoparka park edip holdinge doğru ilerlemeye başladım.
"Günaydın Taehyung-shi"
"Günaydın hyunggg gec kaldım Bay Jeon un yanına gitmem lazım öğlen arası konuşuruz olur muu?"
"Olur tete görüşürüz"
Hoseok hyungla vedalaştıktan sonra asansöre bindim. 9.kata bastım tam kapı kapanıyordu ki içeri bir el uzandı. İçeriye Bay Jeon girdi.
"Geç kalmışsın Kim Taehyung"
"Üzgünüm Bay Jeon dün bana verdiğiniz dosyaları dol-
"Şaka yapıyorum güzelim seni bilmesem kızardım ama senin kadar çalışkan bir işçi bulmak gerçekten çok zor"
Utanmıştım doğrusu...
"Aaa şeey ee ben.. teşekkür ederim"
"Rica ederim güzelim"
Asansör kapısı açıldığında önden Bay Jeon çıktı.Hemen arkasından da ben gidiyordum.
"Bay Jeon bugün bize rakip olan holdingle toplantınız var"
"Tamam başka bir şey var mı?"
"Toplantı dışında başka bir şey yok. Onun dışında bugün boşsunuz"
"O zaman bugün öğlen yemeğini beraber yeriz"
"Tama-"
Ne!?
"İşin mi vardı?
"Hayır Bay Jeon"
"Tamam o zaman öğlen arası yemeği beraber yiyoruz"
"Peki Ba-
"Bir de şu her cümlenin sonuna 'Bay Jeon' diye eklemene gerek yok çok sinir bozucu"
"Tamam Ba- yani tamam.."
.
.
.
İşler o kadar yoğundu ki ne zaman öğle arası olduğunu fark etmemişim bile! Veeee sanki bir şey yapacaktım ama.... Bir dakikaa UNUTTUMM
"Taehyung?"
"E-efendimm"
"Hazırsan çıkalım mı artık"
"Ha şey ben- hazırım"
Jungkook la beraber çok lüks bir restauranta gelmiştik. Vay anasını bu ne lan çok pahalı burası. Tabi adam para babası. Neyseeeehhh... Ve siparişlerimizi verdik.
"Eee Taehyungg daha daha nasılsınnn"
"İyiyim Jungkook, sen nasılsınnn"
"İyiyim bende hahah seni görünce daha iyi oluyorum tete"
Tete miiiğğğ ağağağağa neee!!!?????!??!???!???
"T-tesekkur ederim"
"Rica ederim güzelim"
Garson siparislerimizi getirdiğinde ikimizde sessiz bir şekilde yemeklerimizi yedik.
|
|
|
Yemeklerimizi yedikten sonra sirkete geri dönmüştük ve ben yine eşek gibi akşama kadar çalışmıştım... Aishhh cidden saat kaç olmuşsa ofistekilerin çıktığını nasıl duymadım...
Hemen toparlanıp şirketten ayrıldım. Açıkçası hava çok güzeldi. Arabayı yarın alabilirdim ve bu yüzden yürümeyi tercih edecektim.
Biraz yürüdükten sonra eve yaklaşmıştım. Eve gitmek için ara sokaklardan geçmesi beni aşırı derecede ürkütüyordu. Kendi kendime düşünürken öndeki çıkmaz sokaktan sesler geliyordu. Yaklaşıp dinlemeye başladım..
"SÖYLE,KONUŞSANA KİM GÖNDERDİ SENİ"
"Efendim lütfen beni dinleyi-"
Yumruk atti galiba
"Su pici alın depoya götürün eğer orada da konusmazsa ne yapacağınızı biliyorsunuz"
"Emredersiniz efendim"
Sanırım buraya geliyorlardı-
DUR Bİ DAKİKA BURAYA GELİYORLARDI
"HEY! Hey sen! Buraya gel"
Hassiktirrrr topukla tae topuklaaa
Ama adam benden daha çevik ve hızlı olduğu için bana yetişti...
Omzumda tutup kendine çeviriyordu kii pat diye bayıldım....
