" Komutanım bakın bana " sesimi duymamış gibi yere bakmaya devam etti.

" Bu halde olmamızın sizinle hiç bir alakası yok suçlamayın kendinizi " yavaşça kaldırdığı kafası ile gözlerimiz anında birleşti. Adıma benzeyen gözlerine baktım. Hüzünle karşılık verdi bakışlarıma

Kapının önünden gelen tıkırtılarla isteme istemeye çektiğim gözlerimi kapıya doğru çevirdim.

" Asi eğ başını kapat gözlerini " dediğini yaparken kapının o sıra açıldığını duymuştum. " Gel puşt kaldığımız yerden devam edelim. "

" Komutanım puşt falan ayıp ediyorsunuz " Yusuf'un sesi ile eğdiğim başımı hızla kaldırırken Asrının zincirlerini açmaya çalışan terörist kıyafetli Yusuf'a baktım. "Aslanım be nerede kaldınız " tek elini indirip elini sağa sola doğru esnetti.

" Geldik komutanım şerefsizler bu sefer iyi saklanmışlar " elleri çözülür çözülmez yanıma doğru adımlayan adamdan alamadım gözlerimi

Arkama doğru gelip bileğimdeki sıkı sıkı bağlanmış ipleri çözdü. Omzumdaki bıçak yarası dayanılmaz bir hal alırken kollarımı güçlükle kendime doğru çektim. Önüme gelip dizlerini kırarak eğilen Asrın ne zaman aldığını bile görmediğim hırkaya benzer şeyi omzuma dikkat ederek vücuduma doladı. Büyük elleri saçlarımı bulurken okşayarak kulağımın arkasına sıkıştırdı.

" Şu bok çukurunda olduğumuz her an tek yapmak istediğim ölüp bittiğim şu sarılarına dokunmaktı. " sözleri ile yorgun bedenim biraz daha çökerken gözlerim hafifçe doldu. Saçlarımda gezinen ellerini elimin içine alıp bileklerini okşadım.

" Çok zorlamışsın hep kesilmiş "

" Senin karşımda bu halde olmandan daha çok hiçbir şey canımı yakmadı. " bileklerini bırakıp ellerimi yüzüne çıkardım. Şu an nerde olduğumuzun etrafımda kimin olduğu umrumda bile değildi. Tek derdim karşımdaki adamdan başkası değildi.

" Senin karşında bu halde olmaktan başka hiç bir şey canımı yakamaz " Dolu olan gözlerimden bir damla yaş akarken hızla kaldırdığı eli ile gözyaşımı sildi.

" Ağlama daha fazla yakma canımı şu delikten bir çıkalım uzun uzun konuşacağız " Kafamı sallayıp isteme istemeye çektiğim elim ile yerimde doğruldum. Önümden çekilen beden ile bağlandıkları yerden kurtulan timime baktım.

Canımın acısı katlanılamaz bir hal alırken onlara çaktırmadan yanlarına adımlamaya başladım. " İyisiniz değil mi " " Biz iyiyiz sen nasılsın asıl " Pusatın konuşması ile kafamı oraya doğru çevirdim. Aniden kararan gözlerim ile olduğum yerde sarsılırken güçlü kolların beni tutması ile düşmekten kurtulan bedenim hızla havalandı.

Başımı gövdesine bastıran Asrına baktım. Konuşmama izin vermeden eliyle başımı biraz daha bastırdı. " Çıkalım komutanım Binbaşı dışarda delirmiş vaziyette bekliyor. " konuşmasını bitirir bitirmez dışarıdan yükselen kurşun sesleri ile etraf hareketlenirken Yusuf bize doğru yaklaştı.

" Komutanım ben alıyım siz de yarılısınız" bedenim onun bedenine daha çok bastırılırken vermek istediği mesaj gayet açıktı. " Sen önden git Yusuf tim çıkıyoruz toparlayın kendinizi "

Kucağından inmek için yerimde kıpırdandığım zaman bakışları yüzüme düştü. " Kımıldama çıkıyoruz "

" Komutanım "

Büyük eli başımı biraz daha gövdesine bastırdı ve kapıya doğru adımlamaya başladı.

" Komutanım ben ve Hasan abi önden çıkıyorum ortada Gece komutanım ve siz olun Pusat , Onur , Akif de arkanızdan gelecek " silah sesleri artarken kapının önünde bekleyen bir kaç kişiyi vurduğunu görmüştüm.

ASİWhere stories live. Discover now