44. Bölüm

4.7K 150 47
                                    

"Aktan!" diyerek yanına koşarken adamlar birden Aktan'ı aralarına aldılar ve dövmeye başladılar. Aktan bağırıyordu.

"Bırakın! Tamam lütfen bırakın yeter çekilin!" deyip hepsini itmeye çalışıyordum.

"Çekilin! Lütfen!" deyip itmeye devam ettim ama çekilmiyorlardı, Aktan acıdan inliyordu. "Aktan!"

"Eftal! Git..." diye ses gelince çığlık attım ve son gücümle birini itip aralarına girdiğimde hepsi birden geri çekildi.

Aktan'a döndüğümde gördüğüm şey ile başım döndü.

Tekrar adamlara baktım, sonra etrafımızda oluşan kalabalığa baktım. Alkışlar, konfetiler, bağırışlar, ıslıklar...

Tekrar Aktan'a döndüm.

"Çok kötüsün..." deyip arkamı döndüm ve dökülen göz yaşlarımı sildim.

"Normalde o yemekte bana gelen pastadan sana verdiğim küçük dilimde yüzük olacaktı, ama sen yemeğin teklif yemeği olduğunu bildiğin için hazırlanıp gelmiştinz giydiğin elbise, yaptığın makyaj ve mükemmel ötesi kokan saçların, güzeldi, ama bu halin kadar değil." deyip gülümsedi ve dizini hafif düzelti. "Seni yanıltmak istedim, ama evlilik teklifi konusunda değil, güzel olman konusunda, senin saçlarını dalgalandırıp makyaj yaptığın elbise giydiğin halin de çok güzel, ev haliyle ve örülü saçlarla doğal yüzün de çok güzel, her halin o kadar güzelki senin bunu anlaman gerekiyordu."

"Aktan." çenem titriyordu, dudağım büzülüyordu.

"Bugün sana ilk defa bileklik aldım, seni ilk defa bu kadar ciddi ve lüks bir yemeğe çıkardım, ilk dansımız oldu, aynı zamanda ilk defa senin saçlarını ördüm, burda özel bir şey yok, sen en doğal halinlesin, ben en doğal halimle ve en sevdiğin halimleyim."

Bacakları titriyordu... "Kalk." dediğimde kafasını olumsuzca salladı."

"Bundan sonra seni birileri ile tanıştırırken sevgilim demek yerine karım demek istiyorum, bundan sonra bir kadın bana yaklaştığında parmağımda duran yüzüğümü göstererek evli olduğumu göstermek istiyorum, bir yerlere giderken senden izin almak hatta izin vermediğinde istediğin her şeyi yaparak gitmek istiyorum, resmi yerlerde Eftal Şahin demek yerine Eftal Yakaza denmesini istiyorum, her gün aynı yatakta aynı evde yatıp kalkmak istiyorum, senin gözlerinde uyanmak istiyorum, bana fikrimi sorduklarında karıma sorun deyip senin fikrini almak istiyorum. Sevgilim olmanı değil, arkadaşım olmanı değil, KARIM olmanı istiyorum. BENİMLE EVLENİR MİSİN?"

İçimde tutamadığım göz yaşlarımı bırakıp güldüm.

Herkes Evet diye bağırıyordu.

Tuğçe, Ozan, Poyraz, Ecrin bile vardı, Aktan'ın çoğu koruması ve hizmetlileri de vardı, dedesi ve birçok tanıdığımız insan vardı.

"Artık sevgilim demekten sıkıldım... Kocam demek istiyorum, Evet... Evet... EVET!" diye bağırdığımda ayağa kalkıp elimi tuttu ve yüzüğü taktı.

Gözlerimi kapatıp sarıldım ve omzuna kafamı gömdüm.

Ozan elindeki çiçeği Aktan'a verdiğinde ayrıldık ve çiçeği de verdi.

Beyaz lale.

"Sana aşığım." gözleri dolmuştu. İkimizinde gözleri doluydu, "Eve gidince ağlayalım..." deyip gözlerini sildiğimde gülümsedi.

Tekrar konfetiler patladığında güldüm.

"Yenge, kusura bakma, hayırlı olsun." Aktan'ı döven adamlardan biriydi. Kaşlarımı çatıp koluna vurdum. "Yürü git." dediğimde güldü ve gitti. Hepsi özür dilemişti.

Solcu Aşk +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin