Bölüm 12

23 3 2
                                    

...Gözlerimin tam içine bakarken "Yıldızlar kolayca görülebilir fakat ulaşılamazlar." Dedi.

Duyar duymaz kafamda şimşekler çakmıştı. Kalp atışımın hızlandığını hissettim. Avuç içlerim terlemişti bile. Bu cümleyi aylar önce ilk kez duyduğumda hissettiğim şeyleri ilk günkü gibi hatırlıyordum.

Changbin'in çenesinde bir kas seğirdi ve bir adım daha yaklaştı. Şaşkın bir yüzle ona bakmaya devam ediyordum. Kafamda parçaları yerleştirmeye çalışıyordum bir yandan.

"Gerçekten beni hatırlamadın mı, Kim Joa?"

3 ay önce

Annemin cenazesi sadece birkaç saat önceydi. Bütün hayatı boyunca olduğu gibi cenazesinde de kimsesi yoktu annemin. Hayatımız mahvolmadan önce annemin etrafında dolanan arkadaş bozuntularından eser yoktu. Kimse onu son kez uğurlamaya gelmemişti. Yalnızca ben vardım.

Ağlamaktan şişen gözlerimi ovuşturdum ve kafamı kaldırıp etrafa baktım. Saatlerdir nereye ilerlediğimi kestirmeden yürüyordum. Gözyaşlarım bir an bile durmamıştı. Güneş çoktan batmıştı. Kalabalık azalmıştı. Kendimi annemin öldüğü noktada bulmuştum. O an bir kabus gibi tekrar ediyordu zihnimde. Yapayalnızdım artık. Nereye gideceğimi, nerede yaşayacağımı ne yiyip içeceğimi bilmiyordum. Tüm dünyanın ortasına çırılçıplak bırakılmıştım.

Dünya etrafımdan kayıp gidiyordu, sesler boğuklaşmıştı, gözlerim yaştan net göremiyordu. Nemli yaz akşamı havasını içime çektim ve tam karşımdaki binaya girdim. Annemin öldüğü sokağın tam ortasındaki binaya girdim. Yavaşça merdivenlerden çıktım ve sonunda çatıya ulaştım. Cebimden sigara paketimi çıkardım ve bir dal ateşledim. Sert dumanı soludum ve ciğerlerimdeki herbir hücreyi zehirledim. Şehrin ışıkları benimle alay eder gibi huzurlu görünüyordu.

"Siktiğimin hayatı." diye sayıkladım.

"Sigara içtiğim için kızıyorsun değil mi anne? Birazdan yanına geleceğim, işte o zaman beni dilediğin kadar pataklayabilirsin." Dedim. Yıldızlara bakarken annemin beni duyduğunu umarak. Gökyüzünde bir yıldız olmuştu artık.

Sigaradan son bir nefes çektim ve fırlattım. İyice kenara yaklaştım ve aşağı baktım. Çok yüksekteydim. Hafifce esen rüzgarı hissettim yüzümde.

"Geliyorum anne." dedim.  Bir adım daha yaklaştım. Ve bir adım daha. Son bir adım daha...

Gözlerimi açtığımda sert bir zeminde gelişi güzel uzanıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Gözlerimi açtığımda sert bir zeminde gelişi güzel uzanıyordum. Tam üzerimde koca gökyüzü yıldızlarla bana göz kırpıyordu. Hemen yanımdaki silüeti fark etmem için kulağıma dolan seslerin netleşmesi gerekiyordu.

"Hey! İyi misin? Beni duyabiliyor musun?!"

"Sen de kimsin?" diye mırıldandım. Ölmüş müydüm çoktan?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 07 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DEEP END | Changbin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin