Koparılan Çiçekler

Start from the beginning
                                    

Yönümü o tarafı döndüğümde belimden tutanın...Reklamlar şaka tabiki şaka şaka.Belimden tutanın Komutan olduğunu gördüm.Beni kendine çekmesiyle aramızdaki yakınlık azalmıştı.

Bir anda beni pistin ortasına çektiğini fark ettiğimde şaşkın gözlerle ona bakıyordum.Biz dans mı edicektik?Yok ebesinin şeysi yani ama bas baya dans ediyordunuz Irmak...

Ona ayak uydurmak için ellerim boynuna dolanmıştım fakat uzun tırnaklarım her seferinde ensesine çarpıyordu.Bu da nedensiz bir şekilde vücudun kaskatı kesilmesine sebep olmuştu.Bunu hissediyordum.

Benim tırnaklarım ensesini çarptığında belimi daha da çok sıkıyordu.Bu ne kadar da hoşuma gitse de şuan bir dansın ortasındaydık.Aramızda sessizlik sır gibi korunurken sessizliği bozan kulağıma yanaşıp fısıldaması oldu.

"Tırnaklarını artık ensemden çeksen iyi olacak"dediğinde ona şaşkın gözlerle bakıyordum.O ise tekrardan kulağıma eğilip fısıldadı."Yani senin için..."

Kafasını benden uzaklaştırırken inadına tırnaklarımı ensesine bastırıyordum.Sinirle gülünce gözlerimiz birbirine çakıştı."Hadi ya sen hoşlanmaz mısın"dedim büyük bir sinirle.Ben temastan hoşlandığını düşünüyordum.

O ise etkileyici bir şekilde gülüyordu.İkimiz de hiçbir şey demezken bir anda müziğin bitmesiyle istemeden birbirimizden uzaklaştık.

Ben ona son bir kez bakıp masama doğru uzaklaşırken onun hala bana baktığına emindim...

Yazardan

Görev timi Yüzbaşını şaşkınlıkla izliyorlardı.Onu hep duygusuz ve acımasız biri olarak biliyorlardı.

"Vay be Yüzbaşı da aşık olabiliyormuş"diyerek masaya doğru eğildi Matkap.Soner ona dönüp göz devirdikten sonra önüne döndü.

"Valla ne yalan söyleyeyim bende şaşırdım"diyerek lafa atladı Güneş.Herkes kendi halinde takılırken masaya gelen garson ile hepsinin gözleri parladı.

Matkap hemen garsonu yanlarına çağırıp yerinden doğruldu."Kardeş sen şöyle bize bir Tekirdağ rakı getir hadi koçum"diye omzunu sıvazlarken garson şaşkın gözlerle Matkap'a bakıyordu.

Soner Matkap'ın kafasına vurarak garsona doğru yöneldi."Birader sen ona bakma yanına balık felan da getir"diyerek önüne döndü Soner.

Garson hala onlara bakarken Selim'in masaya elini çarpmasıyla irkildi."Oğlum ne bekliyorsun yanına kavun,peynir falan da hadi"diyen dünyaları yese de doymayan Selim oldu.

Güneş Selim'e şaşkınlıkla bakarken aynı zamanda utanmış bir şekilde elini alnına çaktı.Ardından daha fazla rezillik yaşamamak için garsona döndü."Garson bey siz bize kırmızı şarap getirin"dedikten sonra garson yanlarından ayrıldı.

"Kızım sen deli misin şöyle donatsın masayı işte "diye yükseldi Soner.Matkap rakı gelmediği için üzgün olmasına rağmen Soner'in omzunu sıvazladı.

"Boşver devrem kızlar bizi anlamaz"dedikten sonra salak bir şekilde güldü.Selim ise Güneş'e böyle denmesine sinirlenmişti.Güneş bu durumu takmıyordu çünkü Matkap'ı gereksiz bir gerizekalı olduğunu düşünüyordu.

"O dilinin kemiği olsun siktirtme belanı Matkap"dedi sinirle Selim.Matkap suçu yokmuş gibi ellerini havaya kaldırdı.

"Aman be birşey demedim hadi cilveleşin siz"diye önüne döndükten sonra Selim sinirden kıpkırmızı olmuştu fakat Matkap'a olan siniri uzun sürmezdi.

Buradaki herkes kardeş gibiydi.Selim yerinde duramazken Güneş onu sakinleştirmeye çalışıyordu.Bu hareketi Güneş'i ne kadar etkilemiş olsa da belli etmemeye çalıştı.Selim sigarasını eline alıp cebinden çıkardığı çakmağıyla yaktı.

Gönlüm Sana YakınWhere stories live. Discover now