1

1.9K 55 83
                                    

1

"Kaybettin"

Duyduğu ses ile yavaşça gözlerini yerden kaldırdı Yoongi. Tüm zarafeti ile elleri cebinde dikilen adamı süzdü baştan sona. İnce belini saran pantolonun ceplerine ellerini sokan Taehyung yürümeye başladı. Ayakkabısının topuk sesi küçük yerde tıkırdarken nefes almakta bile zorluk çekiyordu Yoongi.

"Biliyorum"

Yine de kuyruğu havada tutmakta ısrarcı olan Yoongi'nin ses tonuna, alaycı bir gülüş sergileyen Taehyung, yürümeye devam etti. Avını kıstırmış kaplan misali onun etrafında daire çiziyordu.

"Soğuk Prens şimdi benim kediciğim olacak mı? Seni bu tuşların üzerinde ağlayana kadar becereceğimi söylemiştim"

Dudaklarını ısırdı Yoongi. Yumruk yaptığı elleri ile sağ omzunun üzerinden tuşlara basmakla uğraşan Taehyung'a baktı. Öfkeli bakışlarına karşılık veren Taehyung keyifle doğruldu ve yeniden yürüdü.

"Kızma küçük kedim. Bunu kendin kabul ettin"

Sadece piyona üzerine tutulmuş, cansız beyaz ışığın ortasında küçük bir gölge gibi kalan Yoongi, etrafında dönen adam ile küçük adımlarla etrafında dönerek takip ederken ona cevap verdi.

"Hile yaparak kazandın? Performansa Jungkook'un gelmeyeceğini biliyordun. Onun yerini alman seni gerçek siyah kuğu yapmaz. Sen sadece bir taklitçisin"

Karanlığın içinden aniden çıkan Taehyung, Yoongi'nin boğazını sardığında nefesi kesilen Yoongi, belini piyanoya vererek geriye doğru yaslandı. Üzerine eğilen Taehyung'un zarif ama bir o kadarda korkutucu bakışları onun gözlerini buldu.

"Gerçeğin ben olduğumu biliyorsun Min"

Parmaklarını gevşetip kızarttığı beyaz tene bakarak gülümsedi. Ardından dudaklarını yaladı ve hafifçe araladığı bacakların arasına girerek onu piyanoya doğru bastırdı. Zaten ince olan sahne kıyafetleri ile çırılçıplakmış gibi hisseden Yoongi dudaklarını ısırdı.

"Ben sadece beni sikmek için her şeyi deneyen birini görüyorum? Yıkıkça"

Onu kışkırtması Taehyung'un hoşuna gidiyordu. Yalan yoktu ne zamandan beri onu arzuluyordu kestiremiyordu ama bahsettiği şekilde şansını birkaç kez denememişti. Bir kez denemiş ve sonucunda onu şimdi burada alacaktı.

"Yalan söyleyen edepsiz ağzını boğulana kadar menilerimle dolduracağım Min Yoongi ve hepsini teker teker yutacaksın"

Yoongi'nin çenesini tutup ağzına parmaklarını sokarken kafasını sağa yatırıp dudaklarını boynuna bastırdı. Kuyruğu hâlâ havada tutan Yoongi huysuz dursa da bel boşluğundaki elin varlığı önündeki bedene sürtünme ihtiyacı güdüyordu.

"Güzelce em"

Yoongi parmaklara sıcak dilini sararken üzerindeki ceketi omuzlarından sıyıran Taehyung ayaklarının dibini bulmasına izin verdi. Parmaklarını çıkarıp onun yerini dudakları aldı ve onunla dillerin savaştığı bol ıslak bir öpüşmeye başladı. Bu sırada ıslak parmaklarını göğsünden aşağı kaydırarak bağlı birkaç düğmeyi açtı ve parmaklarını pantolona sokarak Yoongi'yi kendisine çekti. Kontrolü ele almış olan adamı tüm iştahı ile öperken boynuna sarılmıştı Yoongi. Bedenini saran boncukları çıkarıp yere bırakırken, onun tıkırtılarına kendi kemerinin boşluğa düşme sesi de eklenmişti. Önündeki bedenin önce beyaz sonra siyah ceketini ellerini omuzlarına sokarak aşağı doğru indirmişti. Sevişmek için çok fazla giyiniklerdi.

"Ne çok şey giymişsin"

Yoongi'nin siyah tişörtünün altından ellerini sokarken mırıldanan Taehyung, bu kez üst dudağını kavradı. İkisini de şişene kadar emecekti. Düğmesini açtığı pantolona ellerini sokarak onun çıplak kalçalarını avuçladı ve kendisine bastırdı. Aldığı koyu inleme onun ödülüydü. Kıyafet yığını içinden onu çekip diğer tarafa götürdü ve tuşların üzerini kapatarak onu kaldırıp oraya oturttu. Bir süre kıyafetlerle sürtünmüşlerdi.

SlowdiveМесто, где живут истории. Откройте их для себя