1.bölüm

3 0 0
                                    

Sabah okula geç kalmıştım ve acele etmezsem bir sonraki otobüse yetişemiycektim. Çantamı toplamaya başladım , çalışma masamda bulduğum her şeyi çantaya tıktım ve odamdan çıktım.
Baba: Anahtarlarını unuttun.
Babam bana doğru anahtarları attı , ona bakıp hafif gülümsedim.
Haeun: Teşekkürler.
Babamin yanina gidip onu yanağından öpüp sarıldım. Annem ben bebekken öldüğünden babam geride kalan tek aile bireyim , buna dayanarak da ne kadar yakın olduğumuzu tahmin edersiniz.
Haeun: Gitmem gerek yoksa dahada geç kalıcam.
Baba: Tamam dur bak ne diycem. Akşam işten geç gelicem o yüzden istersen Jakelere gidebilirsin.
Montumu giyip hazırlanmamı bitirince babama döndüm.
Haeun: Akşam seni arar haber veririm. Görüşürüz.
Baba: Kendine iyi bak güzel kızım , görüşürüz!

Apartmandan çıktım ve otobüs durağına doğru koşmaya başladım.
Otobüse zar zor yetişmiştim. Kartımı bastığımda yetersiz bakiye uyarısı verdi.
Şöför: Bir sonraki otobüsü bekle.
Haeun: Diğer otobüsü beklersem geç kalırım.
Şöför: Zaten geç kaldın.
Yapıcak bir şeyim yoktu , kartımda bakiye olup olmadığını kontrol etmediğimden bu duruma düşmüştüm.
İnmeye yönelmiştim ki arkamdan bir kolun uzanıp kart basmasiyla duraksadım.
Jake: Onun yerine ben basabilirim.
Jake benim yerime de basınca geçmem için bana yol verdi. Boş bir yer bulup oturdum fakat Jake ayakta kalmıştı. Benim önümde durup eliyle yukarıda asılı olan plastik yere tutundu.
Jake: Uyuya mı kaldın?
Haeun: Bugün olucak sınava çalıştığımdan dolayı , öyle keyfimden falan değil .
Jake: En başından çalıştırayım dediğimde kabul etmeliydin. Benim gibi  hoca nadir bulunur.
Haeun: Aynen kesin öyledir onu boşverde bak ne diycem akşam size geliyorum
Jake: Çocuklarla akşam maç yapmaya gidicez.
Haeun: Bende gelsem olmaz mı?
Jake'e yalvarır gibi masum bir şekilde bakıyordum. Jake bir süre sadece bana baktı ve sonra kafasını çevirdi.
Jake: Olur gel.
Haeun: Zafer! Akşam 7even' dan atıştırmalık da alalım.
Jake kafasıyla onaylamıştı fakat yüzüme bakmıyordu.

İneceğimiz durağa gelmiştik. Otobüsten inip hızlıca okula geçtik. Kapıda bizi beden hocası karşıladı ve ceza olarak 3 tur koşturdu. Yavaş olduğum için fazladan bir tur daha koşmak zorunda kalmıştım. Sınıfa geçtiğimde ilk ders çoktan bitmiş , teneffüs olmuştu. Jake yanıma elinde suyla geldi.
Jake: Bayılacak gibi gözüküyorsun , al şunu iç.
Suyu bana uzattığında tereddütsüz bir şekilde alıp içtim.
Haeun: Teşekkürler.
Jake: Bir şey değil.
Suyu ona geri uzattım ama o almak yerine geri çekilip redetti.
Jake: Suyu senin için aldım , sende kalsın.
Heeseung: Jake! Bizim çocuklarla basketbol maçı yapıyoruz gelsene.
Jake: Geliyorum.
Jake geri bana döndü ve el sallayıp Heeseungun peşinden gitti.
Cam kenarında ki sırama geçip bir sonraki dersin kitaplarını ayarlarken orta sırada oturan kızların konuşmasına kulak misafiri oldum.
X:Akşam bizim sınıfın erkekleriyle diğer sınıfın erkeklerinin maçı varmış.
Jiwoo: Jake varken şansları yok.
X : Nikiyi unuttun galiba.
Y: Doğru o da futbolda iyi.
X : Tek futbolda değil.
Kızlar birden gülüşmeye başladılar.
Niki sadece bu iki sınıf arasında değil , okullar arasında bile çok popülerdi. Görünüşünden dolayı mı yoksa tavırlarından mı popüler bilemiyorum.
Kendisiyle hiç tanışmadım ama Jake' in Eğelnceki tavırları ve görüntüsü nedeniyle popüler olduğunu düşünürsek , aynısı Niki için de geçerli olabilir.
Jiwoo: Akşam maçı izlemeye gidelim.
Y: Bizim o maçta ne işimiz var?
X: Jakeden hoşlanıyor ya o yüzden.
Elimde duran kalem elimden kayıp yere düştüğünde ne duyduğuma inanamamıştım. Sınıfın zorba kızı Jake'den mi hoşlanıyor?!

İlk bölüm böyle oldu umarım beğenerek okursunuz💗




Criminal LoveWhere stories live. Discover now