Son Roman

koku

Uyandığım saatten itibaren tam olarak 2 saat geçmişti kahvaltıyı tek başıma yapmıştım kızlarla mesajlaşmaktan başka bir uğraşım yoktu. Ve acıkmıştım evdeki görevli izin alıp çıkmıştı açlıktan ölmemek için kendime bir şeyler yapmam lazımdı.

Barış'ın sabah bıraktığı notta " görevli 1 saat sonra gidecek istediğin ne varsa soldaki odada var dikkatli ol erken gelmeye çalışacağım" yazısından sol odaya gidecektim ama önce dolaba bakmam lazımdı.

Buzdolabını açtığımda içinde viskiler biralardan başka bir şey yoktu.

Hızla sol tarafa yöneldim ancak solda iki kapı vardı hangisi bahsettiği kapıydi ki.

İlk kapıyı açtığımda burnuma fazlasıyla ağır bı koku geldi, kan kokusu.

Anlık gelen bı cesaretle ilerledim küçük beyaz odanın sol köşesinde aşağı açılan bı merdiven vardı başımı boşluğa uzattığımda esmer bir adamın kanlar içinde baygın yattığını gördüm.
Resmen nutkum tutulmuştu bir süre hareket edemedim. Olduğum yerde durdum ve ayağa kalkıp kapıyı sertçe kapattım.
Diğer odaya girdim titreyen ellerimle makarna bulmaya çalışıyordum. Sakinleşmek için içimden mırıldanıyordum ''Ah evet burada,biberler,sos,kan... Kafanı topla Derin sakin ol ve peynir evet evet burada." Mutfağa resmen koşarak geri döndüm evde iki değil üç kişi mıydık biz?
Bu adam neden buradaydı?
Ve bir soru daha bu adam neden Barış'ın yeni yazdığı kitabının tanıtımında ki adamın tanımıyla uyuşuyordu?

Biberleri alıp titreyen ellerimle kesmeye başladım kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum ama olmuyordu bir anda arkamdan biri geldi ve elini omzuma koydu.

Ani refleksle elimdeki bıçağı saplamadan sağ göğsüne dayadım
Bana şaşkınlıkla bakan ela hareler bu duruma anlam veremiyor gibiydi. Barış benden bir adım uzaklaştı ve elimde sıkıca tuttuğum bıçağı sakince tezgaha bıraktı."Sakin ol korkuttum sanırım özür dilerim "dedi titreyen ellerimi iki elinin arasına aldı. Benim ellerimin aksine onun elleri fazlasıyla sıcaktı.