(6) " Salon Beyfendisi "

48.7K 1.9K 444
                                    

Lütfen oy kullanın değerli okurlarım ❤️‍🔥

-

-

Ruhu yaralı çocuklar hiç büyümezdi.

Ruhları yara aldıkça o yaralar kanadıkça yaralı bir çocuk olarak kalırlardı.

Sabah gözlerimi açtığımda koltukta uyuyan Agit'i gördüm.

Eğer o olmasaydı belki de şu an asla toparlanamayacağım yaralar almış olucaktım.

Gelmişti...

Ondan umudumu kestiğim an elini uzatmıştı bana ve ben bunu ömrümün sonuna kadar asla unutmayacaktım.

Yataktan sessizce kalktım ve elime aldığım battaniye'yi üzerine örtmek için ona doğru yavaş adımlarla ilerledim.

Üstünü örtmeden nasıl uyumuştu ki

Battaniye'yi üzerine örtüğümde gözlerini hızla açmış ve bileğimi yakalamıştı.

"Özür dilerim korkutmak istemedim" dediğimde bileğimi bırakmış ve kendine gelmeye çalışmıştı.

" İyi misin dün gece seni rahatsız eden birileri olmadı değil mi " diye sorduğunda gülümsedim.

" Hayır " dediğimde ayağa kalkmıştı.

"Üzerini değiştir seni evine bırakayım" dediğinde yine babamı görücek olmak canımı sıktı.

" Tamam " dediğimde dün çıkardığım elbisemi elime aldım. Banyoya gideceğim sırada Agit bileğimi yakaladı.

Bakışlarımı ona çevirdiğimde bileğimi geri bırakıp gözlerimin içine baktı.

"Baban ve abin için endişelenme Devin çünkü seni evine bıraktığımda onlar evde olmayacak ikisi de uzunca bir süre hastane de tedavi altında kalacak" dediğinde gözlerim kocaman açıldı.

Onları hastanelik olacak kadar ne yapmıştı ki bunu gerçekten merak ediyordum.

"Üstünü değiştir Devin dışarda kahvaltı yaptıktan sonra seni bırakırım" dediğinde onu başımla onayladım ve banyoya girdim.

Üzerimi değiştirdikten sonra çıktığımda onun da her zaman ki gibi siyah bir takım giydiğini gördüm.

"Hazırsanız çıkalım mı küçük hanım"
dediğinde elini uzatmıştı.

Derin bir nefes içime çektiğimde uzattığı elini tuttum.

Elim onun elinin içinde kaybolmuştu âdeta.

Birlikte aşağı indiğimizde avlu'da kimsenin olmadığını görmek beni mutlu etmişti.

Agit'in arabasına bindiğimizde arabayı çalıştırmıştı.

İkimiz de hiç konuşmamıştık araba kahvaltı salonunun önünde durduğunda park etmiş ve inmiştik.

Elini uzattığında uzattığı eli bir kez daha tuttum.

İki kez uzattığı eli geri çevirmeden tutmuştum.

Bunun nedeni aşk mıydı hayır.

Güven , ben ona dün geceden sonra güvenmeye başlamıştım.

Herkes gibi o da güvenimi boşa çıkarır mıydı bilmiyorum ama böyle bir şey olsun istemiyordum ben birine tüm kalbimle inanmak ve güvenmek istiyordum.

Sessiz Çığlıklar ( +18 ) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin