5, babamın mezarı

36 7 24
                                    

uyuya kalmıştı, yatağa yerleşip ayakkabılarını çıkarmıştım. onun için bir oda hazırlatmam lazımdı sanırım, burada kalacağını dediğine göre.

yanından ayrılacakken irkilerek uyandı etrafına hızlıca bakınıp beni gördüğünde geriledi. daha ne kadar olmuştu ki uyuyali, hep mi böyle erken kalkıyordu?

hafifçe yanına eğildim. "kabus gördün sanırım, geçti bak."

başını hafifçe sallamış ellerine bakmıştı. gozlerinize gözlerime çıkardı. aklıma gelenle hızlıca konuştum. "istersen evi gezersin istediğin odayi ayarlariz sana."

"burada uyuyamaz mıyım? kovuyor musun beni?" afalladım bu ihtimalle ben başka yerde uyuyacak oluyordum. güzel, rahat etsin başka bir şey istemem.

"uyuyabilirsin tabi, ben giderim."

başını iki yana salladı. "beraber uyuyamıyor muyuz ki illa birisi mi gitmek zorunda?"

"beraber uyumamızi düşüneceğini düşünemedim sadece." bana ters ters baktı yatakta yan döndü.

"aşağıda yemek yapacağım, inmek istersen gelirsin." kollarımı sıyırarak mutfağa doğru adımladım. indiğimde jennienin favori yemeklerinden birini yapmaya başlamıştım.

kısa sürede yanımda hissettiğim haraketlilikle hafifçe döndüm. biraz yüksek olan tezgaha oturmaya çalışıyordu, ama çalışmakla kalıyordu sadece.

hafifçe yaklaşıp belinden kavrayarak kaldırdım tezgaha oturunca bana dikkat etmeden yemeğe döndü sakince izledi. bu sakinliği hayra alamet değildi pek.

pizzanın malzemelerini hamurun üzerine yerleştirdim. meraklı gözlerle beni izleyen kızın sevdiği gibi yapmıştım, zeytinsiz ve bol domatesli. aklıma gelenle burukca gülümsedim.

hazırladığı pizzaya hevesle bakan kızı önüne çekti tezgahla kendi arasına alıp gülümseyerek boynunu öptü.

"ya zeytinleri ayıkladığımı farkettin mi?"

kıkırdayıp kollarını lalisaya daha fazla sardı, lalisa onu kucağına aldığında bacaklarını beline sarmıştı.

"acabaa pizzanın üzerinde domatesli kalp yapar mısın!"

tatlılığına dayanamayarak dudaklarından öptü, doğradığı domateslerin pizzalardan birinin üzerinde güzelce dizdi. kalp şeklini alınca jennie resmen gözlerinden kalp çıkar şekilde lalisaya bakıp yanaklarını kavrayarak dudaklarını ardi ardina defalarca öpmüştü.

"çok çok teşekkür ederim bayıldım ben bu pizzaya."

lalisa gülüp daha sıkı sarıldı pizzayı fırına verdiğinde kucağında bebek gibi sarılan kızla tatlı sohbetin içine dalmıştı.

pizzanın üzerine bilinçsizce domateslerden kalp dizmiştim, bunu yanımdaki kızın elini sertçe pizza hamuruna vurmasından farkettim. ona döndüğüm anda boğazıma yapıştı kedi gibi üzerime daha da yaklaştı.

"bir daha yapmayı deneme, seni öldürürüm." fısıldayan sesiyle beraber bileklerini kavrayıp uzaklaştırdım. bana bakmadan pizzaya dönmüştü, elinin izi kalmıştı.

umursamadan diger şeyleri dizdim. "patilerinin izini yersin artık." dediğime gözlerini devirmiş ayaklarını sallamıştı. pizzayı fırına gönderdiğimde tezgahtan atladı, dolaptan kendisine meyve suyu doldurdu. tezgaha yaslanıp kollarımı bağladım gözlerim yanımdaki kızda gezindi.

"beni öldürmekle tehtid ediyorsun ama ben ölürsem güvenecek dalın kalmayacak."

bardak durdu yavaşça geri çekip eliyle ağzını sildi. bana doğru dönüp keskin ve küçümseyen bakışlarla beni süzdü.

paramparça, jenlisaWhere stories live. Discover now