8. SPİDERMAN (ÖRÜMCEK ADAM)

807 23 1
                                    

11 Şubat 1979'da gerçekleşen İran Devrimi'nin üzerinden sadece 9 ay geçmiş. O gün, 20. yüzyıl tarihinin en ilginç olaylarından biri yaşanıyor Tahran'da.

Tahran'daki ABD Büyükelçiliği hâlâ çalışıyor. Çalışıyor çalışmasına ama, "casus yuvası" gibi... Bunun bilincinde olan İranlı genç devrimci öğrenciler, Eylül ayından başlayarak elçilik binasını gizli gizli takip ediyorlar. Kimler giriyor, kimler çıkıyor, kaçta açılıp kapanıyor, hangi saatlerde kapısının önünde ve bahçesinde ne tür hareketlilikler yaşanıyor; bütün bunların hepsi takip ediliyor.
........................................
O unutulmaz 4 Kasım 1979 günü, sabah saat 06:30'da elçiliğe yakın bir yerde toplanıyor öğrenciler. Çok erken bir vakitte hazır oluyorlar. Elçilik henüz açılmamış bile.

Bir buçuk - iki saate yakın bir bekleyişten sonra, elçilik açılıyor. ABD'li elçilik görevlileri ve çalışanları, binaya giriyorlar.
Derken, saat 09:00'a doğru, bütün dünyayı ayağa kaldıracak o muhteşem eylem başlıyor: Genç bir kız öğrenci, elindeki metal kesici ile büyükelçilik etrafındaki zincirleri kırmaya başlıyor. Elçilik korumalarının daha "Bu çarşaflı bayan ne yapıyor orda?" demesine kalmadan, baskın başlıyor... Kızlı - erkekli yüzlerce genç öğrenci "Allâh-û Ekber" nidâlarıyla dalıyorlar elçilik binasına...

ABD Elçiliği'ndeki toplam 66 kişiyi esir alan eylemciler, içerideki bütün belgelere ve evraklara el koyuyor. Belgelerde neler yok ki neler?!.. Öğrenciler, ABD emperyalizminin İran'da çevirdiği tüm dolapları, yaptığı tüm casusluk faaliyetlerini, içeride hangi hainlerle işbirliği içinde olduğunu, bütün bunların hepsini ifşâ ediyorlar...
........................................................
Öğrenciler, ABD Elçiliği'ndeki 66 kişiyi esir alıyorlar ve içeride rehin tutuyorlar. İran polisi ve askeri bile giremiyor içeri. Esirleri ne kendi devletlerine, ne de başka bir devlete teslim ediyorlar.

Dünya, bu olayı konuşuyor... Diplomatlar günlerce içeride rehin tutuluyor. Öğrenciler ise, elçilik binasının pencerelerinden ve balkonlarından "Allâh-û Ekber", "Merg ber Emrika" (Amerika'ya Ölüm) sloganları atıyorlar...

Toplam 66 kişiyi rehin alan aktivist öğrenciler, eylemin 11. gününde bu 66 rehineden 14'ünü serbest bırakıyorlar.

.......................................................................

Evet... Günler günleri, haftalar haftaları, aylar ayları kovalıyor, ama İranlı öğrenciler ABD'li diplomatları serbest bırakmıyorlardı.

Düşünün... Tahran'da bir bina ve o binanın içinde aylarca bekleyen, içeride diplomatları aylarca rehin tutan öğrenciler...

Aylar geçtikten sonra, çaresizlik içindeki ve dünyaya rezil rüsvâ olmuş olan ABD devleti, Tahran'daki elçilik binasında rehin tutulan diplomatlarını kurtarmak için askerî bir operasyon düzenliyor. 24 Nisan 1980 tarihinde, yani elçilik işgalinden 5 buçuk ay sonra "Kartal Pençesi Operasyonu" adı verilen operasyonda, ABD'ye ait bir grup C - 130 askerî nakliye uçağı ve 8 adet RH - 53 helikopteri, (Pakistan veya Afganistan tarafından gelerek) İran'ın doğusuna iniyorlar...

Fakat İran'ın, kendi topraklarında yabancı bir askerî gücün gerçekleştirdiği bu operasyona karşı kılını bile kıpırdatmasına gerek yok! Niye mi? Bakın ondan sonra ne oluyor:

İki helikopter kum fırtınası nedeniyle arızalanırken, üçüncü bir helikopter de iniş sırasında hasar alıyor. Helikopterlerden biri de C - 130 uçaklarından biriyle çarpışıyor. Kaza sonucunda 8 Amerikalı deniz piyadesi ölüyor, çok sayıda Amerikan askeri de yaralanıyor. Operasyon böylece iptal ediliyor ve başarısız bir şekilde arkalarına bile bakmadan kaçıyorlar. Kendi kendilerine geliyorlar, kendi kendileriyle çarpışıyorlar, kendi kendilerini öldürüyorlar ve kendi kendilerine geri dönüyorlar.

Temmuz 1980'de, elçilik binasında 8 aydır rehin tutulan Amerikalı diplomatlardan biri daha serbest kalıyor. MS (Multiple Sclerosis) hastalığı teşhisi konulan bu Amerikalı, sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakılıyor. Geriye kalıyor, 51 rehine...

Ekim 1980'de, yani elçilik işgali üzerinden bir yıl geçtikten sonra (6 gün sonra tam 1 yıl olacak) ve İran - Irak Savaşı'nın başlaması üzerinden bir ay geçtikten sonra, ABD rehineleri kurtarmak için ikinci bir askerî operasyona hazırlanıyor. Fakat ilk seferki acemilik ve düştüğü komik durum, tedbir almaya yöneltmiş Sam Amca'yı... Bu seferki operasyonu yapacak olan birlikler, uzun bir zamandır sırf bu operasyon için özel olarak eğitilip yetiştirilmiş. Ve operasyonda kullanılacak olan YMC - 130 H Herkül tipi uçak, sırf bu eylem için özel olarak dizayn edilip hazırlanmış... Bu sefer herşey tamam yani! Operasyon tereyağından Sylvester Stallone çeker gibi kolay olacak, anlayacağınız...

Bu operasyonu gerçekleştirip rehineleri kurtaracak olan YMC - 130 H Herkül askerî uçağı, operasyon öncesi günlerde Amerika'da ardı ardına tatbikatlar yapıyor. 29 Ekim 1980 günkü tatbikatta ise, o da kendi kendine kaza yapıp düşüyor. Böylece ikinci operasyon, daha yapılmadan iptal ediliyor.

Öğrencilerin 4 Kasım 1979'da başlattıkları bu eylem, İran devletinin ve diğer arabulucu devletlerin öğrencilerle yaptıkları görüşmeler ve pazarlıklar sonucu, 20 Ocak 1981 günü sona erdiriliyor... Rehineler serbest bırakılıyor ve ülkelerine gönderiliyor...

Amerikalı diplomatlar, 4 Kasım 1979 - 20 Ocak 1981 arası, yani 1 yıl 2 ay, yani tam 444 gün öğrencilerin elinde rehin kalıyorlar. Bir elçilik binasının içinde...

..................................................

Düşünün, o "Süper Güç" denilen, o "Gökte Tanrı Yerde Amerika" dedikleri, "dünyanın efendisi" (!) koskoca ABD devleti, 1 yıl 2 ay boyunca bir binanın içine girememişti...

Dünyaya rezil olan ve "karizması çizilen" Amerika, bu mahcubiyetini bir şekilde perdeleme ihtiyacı duyuyordu. İşte tam da bu noktada çizgi kahraman "Spiderman" (Örümcek Adam) devreye giriyordu.

Kim demiş "Amerika bir binaya giremedi" diye? Canım; siz gerçek hayata ne bakıyorsunuz? Gerçek hayat yalanlarla ve spekülasyonlarla dolu. Siz iyisi mi ekrânlarınızın başından ayrılmayın!

İşte bakın, kostümü ve kıyafeti "ABD bayrağı" olan Spiderman (Örümcek Adam), ne kadar bina varsa hepsine tırmanıyor. Koca koca gökdelenlere bile örümcek gibi rahatlıkla tırmanıyor bu "ABD bayrağı kostümlü" çizgi kahraman... Binalara tırmanırken herhangi bir alet veya araç da kullanmıyor üstelik. Elleriyle tırmalayarak tırmanıyor bütün binalara...

Aslında ilk olarak 1962 yılında Stan Lee ve Steve Ditko tarafından çizilen bir çizgi karakter olan Spiderman, İran'da Devrimin gerçekleştiği 1979 yılından itibaren yayınlanan tüm serilerinde "en büyük düşmanı" olan "Yeşil Cin" ile savaşır. Çizgi filmdeki ana karakterlerden biri olan "baş düşman Yeşil Cin", İran'daki İnqılâb'dan sonra doğmuştur.

Çizgi Film GerçekleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin