Lala ^^

103 11 5
                                        

"Sonunda lan sonunda!"

Minho sabahın bu vaktinde okul aynı zamanda ev arkadaşının neden böyle bağırdığını bilmiyordu ama buna kafa yormaktanda gidip ev arkadaşının kafasını kırmak daha mantıklı geldiği için hızlıca yatağından fırladı. İlk başta biraz sendelese de hızlıca toparlayıp arkadaşının odasına daldı. Tam yatağın üzerinde zıplayan sarışın arkadaşının üzerine fırlayacaktı ki arkadaşı ondan önce davrandı ve kollarını Minho'nun beline sarıp onu havaya kaldırdı.

"Kanka geliyor, sonunda geliyor özlemim bitecek çok yakında."

Minho için bu cümleler yetmişti ne olduğunu anlamak için.

Hyunjin ve kendisi bu sene üniversiteye başlamışlardı. Önce aynı sınıfı, sonra aynı sırayı ve en sonda aynı evi paylaşacak kadar yakınlaşmışlardı. Bir sene kadar kısa bir sürede mükemmel denilecek o kusursuz arkadaşlığı kurmuştu ikiside ama son zamanlarda Minho bu arkadaşlığı bozduğu için epey üzülüyordu.

Hyunjin naif ruhlu bi sanatçıydı, sırf evdeki boş odayı resim atölyesi yapmak için daha fazla kira ödüyordu. Bu ilk başlarda Minho'nun işine gelsede sonradan Hyunjin'in yaptığı resimleri gördükçe etkilenmeye ve daha fazlasını görmeye merak sarmıştı.

Genelde tek bir kişiyi çok farklı ortamlarda resmediyordu. En son Minho bu güzel insanın kim olduğunu sorunca Hyunjin'den aldığı yanıt pek hoşuna gitmemişti.

"Arada sırada sana bahsettiğim memleketimdeki sevgilim."

Minho günlerce rüyasında arkadaşının sevgilisini görmüştü bu kendini kötü hissetmesine yeterken üstüne birde Hyunjin sevgilisini ballandıra ballandıra ev arkadaşına anlatıyordu.

Hyunjin bir sanatçı her ne kadar sanatını resim yaparak gösterse de kelimelerle de arası çok iyiydi.

Seungmin'i anlatırken özenle seçtiği kelimeler sonunda Minho'yu sadece resimlerden gördüğü çocuğa sırıl sıklam aşık etmişti.

Minho sonunda Hyunjin'in kollarının arasından kurtulmayı başarmıştı.

"Ne demek geliyor? Hani ailesi izin vermiyordu başka şehirde okumasına."

Seungmin'in ailesi onun kendi yanlarında okumasını istediği için şehir dışına göndermeyi düşünmüyordu. Bu Minho için iyi bir şeydi, hiç görmezse bir süre sonra onu unutup arkadaşına daha fazla ihanet etmemiş olurdu ama bu haber onun duvarlarını yıkan son darbe olmuştu.

"Hocaları konuşmuş kanka ileride meslek hayatı için daha iyi bir okula gitmesi gerektiğini söylemiş onlarda sonunda ikna olmuş. Sevgilimle aynı evde kalıp aynı okulda okuyacağız."

Hyunjin heyecanla anlatırken arkadaşının düşen yüzünü sonunda fark etmişti.

"Sen bi sevinmedin gibi. Ne oldu? Yoksa bizimle yaşamasını istemiyor musun?"

Minho aldığı soru karşısında resmen tutuşmuştu. Suratına yapay bir gülümseme yerleştirdi.

"Olur mu öyle şey? Çok sevindim tabiki de sadece uyku sersemiyim o kadar."

Tanrım, lütfen arkadaşıma ihanet etmek zorunda bırakma beni. Yalvarırım sana...

Dixi ^^Where stories live. Discover now