Bazı insanlar hatalarını anladıktan sonra ülkelerinden kaçmak isterler. Fakat bazıları kalır. Ben Almanya'da eğitim görmek isteyen fakat bir Antalya kızıyım. Ve şuan ise New Yorktayım. Evet hayat bize cidden oyun kuruyor dostlar. Range Rover arabama binmiş 3. yılımızı kutluyorum. 2 kadeh kaldırdım... Biri kendimin biri ise New York'un. Değerimi bilmelisin New York.
Ben Leyla Nur Yarım 23 yaşındayım ve 20 yaşından beri Amerikada yaşıyorum. İktisat bölümünden mezunum. Aslında öğretmen olmak isterdim. Fakat annem veya babam gibi değil. Onlar bana hayatı yaşanmamıştı. Hayatımda soyadım gibi hep yarım olmuştu. Eskiden herkes Yarım soyismi ile dalga geçerlerdi. Şuan ise beni arayıp ne kadar büyük işler becerdiğimi söylüyorlar.
Zirvede olmaya alışıksın falan diyorlar fakat. Zirve bana yetmez çünkü onun bile bir yüksekliği var. Mesela 10 ödül falan alsam yeter diyor insanlar fakat başarı bu değil. Başarı hep çabalamak. Hatırlıyorum da eskiden engelliler için bir gözlük yapmıştım. Bu gözlük baya teknolojik şeyler içeriyordu ve buna imkanımız yoktu. Ben ise kartondan bir elektrik akımı yapmayı becermiş babaannemin yadigar saatini akıllı saate çevirmiştim
Yani kısacası olay şu ben zirve değil yeni terimler bulmak istiyorum şu hayatta....
Bugün iş görüşmem vardı. Bir gazete ekonomi bölümü yazmamı istedi. Ve iyi de maaş veriyorlar maalesef kiralar bile burada çok yüksek. Bu yüzden biraz alışverişe çıkıp yarın ne giyeceklerimi satın aldım. Kuaföre uğrayıp bir kaç santim saçlarımı kestirdim. Bugün baya değişmiştim. Yeni bir Leyla Nur olarak eve döndüm.
Aslında çok özenen bir kız değildim. Fakat burada ün alırsam kendi gazetemi kurabilirdim.
Pazartesi görüşmem vardı ve pazartesi
yarındı...
Pazartesi 19.04.2028
×: Leyla Nur Yarım siz misiniz?
L: Evet benim.
×: İş görüşmesi için değil mi?
L: Ah evet öyle ne zaman görüşeceğim?
×: Hemen Kerem Beye söyleyip geliyorum siz şurada oturabilirsiniz.
Kerem Altındağ bu gazetenin yayın yönetmeniydi ve gazetenin sahibiydi. Kendisi çok gençti fakat savcı idi. Kendisi 26 yaşında benimle aynı kaderi yaşamış. Kendisinin hiç bir konuşmasını kaçırmam. Hele hele ekonomi ile ilgiliyse. Kendi sorularımı gönderirim ve yanıtları incelerim. Ve şuan ise onun şirketindeydim...
×: Buyurun Kerem Bey sizi bekliyor.
K: Merhaba Ekonomist Leyla Nur Yarım.
L: Merhaba Kerem Altındağ sonunda karşılaşabildik.
K: Sana resmen hayranım her konuşmanı dinlerim.
L: Bendede aynı durum var maalesef bir konuşmanı en az 3 kere dinlerim.
K: Neden gazeteci olmak istedin?
L: Aslında hayalim üniversitede öğretmen olmak idi. Fakat orada başarısız olursam eğer bir işim olsun istedim. Ve cidden size hayrandım zaten teklifi geri çeviremezdim.
K: Yarın gel işe başla ilk maaşın olan 40.000€ burada.
L: Bu çok fazla
K: Olsun doya doya kullan.
Biraz yağcılık yapmıştım beni işe alsın diye. Oda bana aynısını yapmıştı. Tabikide birbirimize hayran değildik veya bütün konuşmaları 3 kez dinlemiyorduk.
Hemen ilk işim 40.000€ satıp ₺' he çevirip tekrardan €'ya çevirdim. Böylece ise 40.000' dan 45.000€ oldu.
Eve gelince bir sıcak duş aldım. Herkes ılık veya soğuk alırken ben sıcak alıyordum. Ya ne kadar saçma dimi ben hiç soğuğu sevmem ne yapıcağım donarak ölmeyi mi bekleyeceğim?
Bilgisayarımın yanına oturup güzel bir ev incelemesi yaptım ve artık 2+1 güzel bir evde yaşayacaktım.
Çarşamba 21.04.2028
Bugün hem işte 2. günüm hem de evde 2. günümdü. Küçük köpeğim hawwy ile yeni evimize yerleşmiştik. Aslında hawwy kardeşimde idi. Ve ben ondan geri aldım. Tabii kendisi çok üzüldü fakat onun kedisi var.
Kardeşim Bora Can Yarım ünlü bir siyaset avukatı. Bizim ailenin soyu siyasetten geliyor yargılamayın lütfen.
Karşımda duran çiçeğe baktım bu çiçek evime nasıl girmişti?
Galiba şizofren olmaya başlıyorum.
Ah yine bu sesleri duyuyorum.
Leyla kızsın sen erkek değil ekonomistlik de ne? Sana ameliyat yaptıralım da erkek ol bari. Niye elbise giymiyorsun Leyla yoksa erkekler elbise giymez mi? En sonunda Bora ile giyinmeye başlayacaksın galiba? Leyla Nur Yarım kendine gel sen erkek değilsin!
Anne sus nolur
Anne lütfen sus
O lanet sesini duymak istemiyorum.
Telefonu elime aldığım an psikoloğum yani abim Umut Yarımı aradım
L:Abi sınırları kaldır dört üç beş yedi çok kötüyüm o sesleri duyuyorum ilacımda yok hemen evime gelmelisin.
U: Ne oldu neden böyle oldun Nurum anlatmaya başla.
L: Abi evime bir çiçek gelmiş ve o çiçek yıllar önce odama gelen çiçekle aynı...
U: Üzerinde not olmalı Nur görebiliyormusun ?
L: Evet o burada
U: Hadi Nur onu bana oku
L: Sadece kendini düşün prenses o çiçekle özgürlüğüne kavuş, 3 şarap kaldırdım biri Leyla Nur'a biri Bora Can Yarım'a biri ise kıymetli abine Umut Yarım'a.....
Gözlerim kapanmaya başım dönmeye başlamıştı fakat abim hemen gelince ilacımı içtim
B: Leyla iyi misin haberleri Umuttan aldım
L: İyiyim sıçan hadi git uyumaya.
B: Leyla ciddi bir ortamdayız.
L: Dedik olabilir
U: İkinizde kesin hasi dinlenmeye Nur.
L: Ama Umutum o sıçan da uyusun.
U: O sıçan değil ve sende uyu.
Abim ve kardeşimle aramda 1 yaş vardı . Aynı okullara gitmiş farklı bölümler okumuştuk. Abim psikolog olduğu için biraz daha resmiydik. Hemen o resmiliği kaldırmak için dört üç beş yedi kodunu kullanıyorduk. Bunun anlamı ise Leyla 5 harfti Umut 4 harfti Bora Can ise 7 harfti fakat biz Can'ı da kullanıyorduk yani onun harfide 3'tü.
U: Hadi biz de uyuyalım canpare.
B: Tamam abi.
♡
Çok değişik bir kurgu ile karşınızdayım dostlarr🦋. Yanlış yazmamak için çoooooooooook çaba sarfettim💪🏻. Hikayemi beğenirseniz lütfen etkileşim verin o kadar uğraştık yani🙏🏻. SİZİ SEVIYOREMM💍💐💕
YOU ARE READING
Bir New York Yağmuru
Teen FictionBelkide gerçek kişiyi Türkiye de değilde Amerika da bulacaksın. Hemde yağmurlu bir günde öğreneceksin o kişinin gerçek kişi olacağını...
