" Evleniyormusun asker? "

"Evet komutanım"

"Hayırlı olsun"

"Sağolun komutanım. Ben görevimi yapmaya -"

"Gerek yok. Sen kardeşlerin ile" sonra durdu "arkadaşların ile konuş. Sonra halledersin" diyip Barbar'ın tasmasından çekiştirip dışarı doğru yöneldi.

Timuçin binbaşının tavrı konusunda şaşırırken

"N'oldu ya öyle?" dedi. Zeynep alal alade bir şeyden bahder gibi

"Bir şey yok ya. Boşver sen" dedi. Timucini başını sallarken bana baktı

"Sen niye beni çağırdın Asena?"

Ben mi çağırdım? Bu da nerden çıkmıştı? Başımı zeynepe çevirdiğimde bana kaş göz yaptı. Şu an olay tam oturdu bende. Zeynep bizi rahat bırakmak bahanesi ile gitmiş ve Timuçine Asena çağırıyor demişti. O buraya gelince de binbaşıya gerçekleri göstermişti. Allahım ben bu kıza ölürüm ya..Gülerek Timuçine döndüm

"Seni öyle iş yaparken görünce dedim gelip bir çay içsin. Rahatlasın, yorulmuştur"

"İyi düşünmüşsün ama komutanıma yakalanmak kötü oldu" Zeynep birden atladı

"Yok yok kötü olmadı . Hata iyi oldu.. Neyse otur sen bana ayrıntı ver" diyip sandalyeden birini gösterdi. Timuçin sandalyeye yönelirken Zeynebin kolundan tutup kulağına

"Ne yapmaya çalıştığını anladım" güldü

"İyi idare ettin. En azından artık sevgili olmadığınızı biliyor"

"Delisin sen"

"Biraz var diyebiliriz" dedi sırıtarak. Kolunu bırakıp sedyeye oturdum. Getirdiği tepsiyi alıp kucağıma koydu

"Bir şeyler atıştır"

"Bir şey mi oldu Asena, iyi misin?"

"İyi iyi Timuçin. Bir şey yok. Aç kalmış. Neyse boşver sen onu nasıl oldu anlat.. İnciğine cıncığına kadar anlat" diyip karşısına oturdu. Timuçin aldığı cevap bana bakarken hala tedirgin gibiydi. Başımı bir şey yokmuş gibi sallayınca ikna olup Zeynebe döndü.

Zeynep ile Timuçin sandalyeye oturup detaylar hakkında konuşurken bense Zeynebin getirdiği atıştırmakla meşguldüm. Sabahtan beri bir şey yemediğim için onları afiyetle yerken ara sıra sohbetlerine dahil olsam da onlara yetişemiyordum.
Zeynebin neredeyse her konuda fikri vardı ve düğün konusunda da tabiki de fikri vardı. Sürekli Timuçin sıkıştırıp davetiyeler şu renk olsun, mekan bu olsun, çeyizi şuradan alın diye diye neredeyse çocuğu evlilikten caydıracaktı. Timuçin Zeynep ten duyduğu ayrıntıların bir çoğu hakkında hiçbir bilgiye sahip değildi ve bu kadar detayın olmasına şaşırıyordu.

Atıştırmalıkların bir kaçını yedikten sonra tepsiyi kenara koydum. Onlar sohbet ederken ben binbaşının tavrına güldüm. O nasıl bir yüzdü ya.. Adam resmen bana iltifat etti. Beni kim sevmezmiş yanı o da mı seviyor? Ahh bu ihtimal içimi kıpır kıpır ederken kızarmamak için dua ettim. Timuçin ile sevgili olmadığımı öğrenmişti dolaylı yoldan hata bunu Zeynep sayesinde öğrenmişti . Ama o olmasaydı da ben cesaret edip söyleyip bu yanlış anlaşılmayı ortadan kaldıracaktım. Başta Timuçine kızsam da şu an iyiki diyorum..

"Oha Zeynep! " dedi Timuçin şaşkınlıkla. Zeynep omuz silkeyerek
"Oha değil ki bunları da bilmen gerek"

"Sen bu kadar bilgiyi nerden biliyorsun? Hayırdır daha önce evlendin de bizim mi haberimiz yok?" Zeynep onun dediğine gülerken bende güldüm

BİR KİBRİT YAK (ASKER KURGU ) +18حيث تعيش القصص. اكتشف الآن