Dedi bay Simon
Bu kadarmı demeden edemiyo insan ama etrafıdaki herkes benimle hemfikir değil sanırım çünkü hepsi heyecalı görünüyor
Matthew ise yanımda sessiz ama duyabileceğim bir şekilde konuştu

"Neden bu kadar heyecanlandılar anlamıyorum"

Onu kafanla onaylayarak

"Bende"

Dedim

Matthew kafa dengi bir insandı en azından benim kafamla
kendiyle uymayan bir fikri duyduğunda buna karşı çıkmayı severdi
bu karşı çıkış her nekadar ortalığı karıştırsada
ama tekrar düşününce nedenini anlıyorum
ailesi yani babası buralı değildi 9. Kubbeden burayı seçip gelen biriydi, Yani bu demek ki aile içinde bu tür konuları çok konuşuyorlardı aynı zamanda bu konuları konuşmayı sevmek kanında da vardı aynı zamanda zeki ve kurnazdı tabi bı okadar da mizah seviyesi kaliteliydi tek eksiği yumruklarını sıkmaktı bu yüzden sivri dili ile gelen zorbalar bişey yapamıyordu

Ne kadar laf söylesemde bende öyle

Her neyse kimtakarki demi en iyisi devam edeyim
Diğerlerinin sevinmesini anlayamıyordum çünkü onlar sadece parkurun Enigma kullandığımız kısmı için heyecanlıydılar
Sanırım insanlar sadece kullanmamızı izin verdikleri azıcık simya enigmasını kullanmaya ve güçlerini boşa harcayarak ilaç yapmaya çok meraklı
Halbuki eskiden tek bir Enigma'ya sahip değildik, neden şimdi sadece simya neden sadece simya ile ilaç yapıyoruz ve neden kimse bunu araştırmıyor
Bı anlık gelen insanlığa olan gıcıklığım tutmuş olucak ki elimi kaldırıp Bay Simon'a soru sordum

"14. Kubbenin tek enigması simyamı duyduğuma göre eskiden su da bizim Enigma'mızmış ve şu an sadece ilaçmı yapabiliyoruz"

Bay Simon bana baktı eski Max korkutucu formuna geri dönerek konuştu

"Haklısınız bay Aldon 14. Kubbe sadece ilaç yapar ve bununla da gurur duymalı nede olsa sizlerin simya bilgisi 'çok yüksek' değilmi?"

Eeeeveet tabi,
sesindeki alaycılığı sağır bile 100 metre ilerden duyar
ayrıca bay Simon o ilaçları biz değil de diğer kubbeler kullanıyor ve bize 3 katına satılıyor gerçi bunu bilerek konuşma ihtimali hayli yüksek ne muhteşem
Yinede bay Simon'a başımı evet anlamında sallayarak kısık sesle

"Haklısınız"

Dedim

Ardından kimse bişey olmamış gibi bay Simon'un salonu hazırlamasını
bekledi bu ders sınavın 2. Ve 3. Partına hazırlık olduğu ićin salonda eski labaratuvar aletleri de vardı
bay Simon bazen derslerinde, şimdi olduğu gibi bu aletleri parkurun sonuna koyar bizi daha çok zorlardı
aslında yani normalde 14. Kubbenin Enigma bakımından olan güçleri yüzünden labaratuvar aletlerine ihtiyacımız olmamalı
fakat dediğim gibi
Kullanmamıza izin verildiği kadar olduğu için bir alete ihtiyaç duyuyoruz
Ama bu şeyleri birine anlatmak isteyince sana
kara propagandacı diyen amcalar ve biraz şükret diyen teyzelerden sonra bek anlatasın gelmiyor o yüzden aradabi sadece Matthew la bunu konuşmakla yetiniyorum

Her neyse bay Simon bize bu uzun parkuru bitirdikten sonra tahmin ettiğim gibi Enigma kullanarak bir ilaç yapmamızı istedi tabi sadece labaratuvar daki aletlerle

"Evet gençler boy sırasına geçin ve sırayla başla dediklerim çıksın dediğim gibi süre tutucam... Ne bekliyoruz boy sırası hadi"

Hemen hepimiz boy sırasına geçtik boy sırasında en önde olan kız parkurun uzunluğundan korkup heyanlanmış görünüyordu sanırım adı sonia olucak
Pek hatırlamıyorum
Bay Simon

"1 2 3 başla"

Komutuyla kız koştu
ilk garip denge tahtasından dengeyi sağlamaya çalışarak koştu 5 dk nin ilk dksını bunla geçirdi
Düşündüğüm tek şey kızın bu dersi her hafta almamıza rağmen hala amatör ve beceriksizce denge tahtasında neden dengede durmada zorlanmasıydı
en sonunda denge tahtasını bitirdiğinde sallanan direklere geçti ve abartısız 4 kez direklere takılarak yere düştü 5 dk dan kalan 4 dknın 2 dksı da buna gitti
Mathew arkamdan

"Zamanında bitirmez ama en azından deiger etaba geçeceğine 15 kent pezosuna bahse girerim"

Dedi
Bende Ona doğru sırıtarak

"Kabul"

Dedim
Kız en sonunda direklerden geçip maymunluklara geldiğinde b
Bay Simon

"Süre bitti"
Diye seslendi
Ve sonia'ya

"Bayan Agners mağlesef parkuru bitiremedim sınavda hayatta kalmayı unutabilirsin"

Dedi sonia bay Simon'a sinirle bakarak parkuru yapanların geçtiği oturma yerine doğru gitti
Omzunda bir el hissettim ve yavaşça elin sahibine baktım Matthew omzunu tutmayan elini açmış yüzünde tam bir piç gülüşüyle benden parasını istiyordu
Meymenetsiz insan o an tek yapabileceğim şey cebimdeki 15 kent pezosuna çıkartıp suratımı aşarak ona vermekti parayı verdiğim an Matthew un yüzündeki piç gülüşü daha çok büyüdü
Ve keyifle

"Saolasın canısı"

Dedi
Sırada Sonia'nın arkasındaki kızdaydı onun adını hatırlamıyorum kız yerine geçti bende Matthew'a döndüm

"Maymunlukları geçip tırmanma duvarında takılıcak 15 kent pezosuna bahse açığım"

Diyip elimi uzattım Matthew elime baktı sırıttı ve

"Kaybediceğim bir bahis ama kabul"

Deyip elimi sıktı
Bay simonun başla komutuyla
kız Tamda Matthew'a söyldeğim gibi denge tahtasını ve direkleri geçtik ki bu onun 3 dk sını almıştı
maymunluklara geldi ve bu da onun 1dk sını aldı yinede geçti ardından tırmanma duvarına vardı beklediğim gibi orda da bocaladı ve süresi bitti
bu sefer yüzünde piç gülüşü olan ben Matthew'a baktım o ise ellerini teslim olmuş şeklide açarak parayı verdi
Bu bahis şeyini 16 kişinin 10'u bitiremeyene kadar yaptık ve sonunda para bende kaldı sıra yavaş yavaş bize geliyordu bizden önce olan 4 5 kişi vardı tabi en başta olup sırası gelen sizlere zorbalar diye bahsettiğim kişilerin başı olan Carter McClain'dı









Hello naber geçlik
Yeni bölüm geldii
biraz yarıda kesilmiş gibi oldu ama olsun destek için oy verip fikirlerinizi yorum yapmanız ve takip etmeniz harika olur

en kısa sürede yeni bölüm atmaya çalışıcam ve konuşma bölümüne attığım ana karakterin yeni soy adı ne olsun sorusuna cevap vermenizi istiyorum
bu ad tam hissettirmiyor gibi

neyse BYEEEE

15. Kubbe [isim değiştirilebilir]जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें