"Bu kadar büyük bir yer beklemiyordum."
"Senin oğlunun evi çok mu küçük ki buna şaşırıyorsun?" diyerek başını hafifçe iki yana salladı Gemma.
"Benim bu kadar güzel bir bahçem yok."
"Yakında buraya taşınırsın senin şu bahçe aşkından da kurtuluruz." Harry ona dil çıkardı. Louis'nin kapıyı açtığını görünce artık arabada daha fazla oyalanmamaları gerektiğini anladı. Arabadan inip çiçeği kucakladı. Gemma tatlıyı alarak ona yardımcı oldu. Anne baba önde, iki kardeş arkada Louis'nin yanına ilerlediler.
"Hoş geldiniz." diyerek karşıladı Louis onları. Yüzünde yine o sevimli gülümsemelerinden biri vardı. Harry onun gülümsemesine dalmıştı yine. Gemma, onun durumunu fark ederek dirseğiyle hafifçe dürttü. "Tanıştırma işini üstlenmen gerek." diye mırıldandı. Harry boğazını temizleyerek annesinin yanına geçti.
"Annem Anne, babam Robin, kız kardeşim Gemma ve sevgilim Louis." Louis sırayla hepsiyle tokalaştı ve onları misafir etmekten duyduğu memnuniyeti belirtti. Louis'nin arkasındaysa daha meraklı bir ekip vardı. Misafirlerini salona yönlendirirken arkasında bekleyen kardeşlerini tanıttı.
Lottie ve Fizzy, Harry ile çok uzun zamandır tanışıyormuş gibi samimiyetle sarıldılar. Küçük ikizler ise utangaç tavırlarla selam verdiler. Annesi Johannah'da tıpkı büyük kızları gibi sarıldı ona. Öncelikle misafirlerinin biraz soluklanması için salona aldılar. Louis'nin en büyük kız kardeşi gözünü Harry'den ayıramıyordu. Harry onun sürekli kendisine baktığını fark edince yerinde kıpırdandı. Yanlış bir şey yapmaktan çekiniyordu.
Louis, Harry'nin rahatsız olduğunu anlayınca etrafına bakındı. Kız kardeşinin dikkatle onu süzdüğünü görünce "Lottie sen mutfağı son defa kontrol ettin mi?" diye sordu. Kız hemen farkında olmadan yaptığı şeyi fark ederek özür dileyen bakışlar attı.
Garip bir hava vardı evde. Herkeste ilk defa karşılaşmış olmanın verdiği bir suskunluk vardı. Neyse ki her iki tarafın ebeveynleri ortamı yumuşatmak, gergin havayı kırmak için büyük uğraş veriyordu. Artık yemeğe geçmeye karar verdiklerinde Harry servis için yardım etmek istedi. Louis buna gerek olmadığını söyleyerek onun yanına oturmasını sağladı.
Kısa sürede sohbet ederek yemeklerini yemeye başladılar. Konu Louis'nin birkaç gün sonraki konserine gelince "Hepinizi mutlaka orada görmek istiyorum." dedi Louis.
"Evet, benim söylemeye fırsatım olmadı. Louis sizi de şovuna davet etmişti."
"Orada olmaktan çok büyük bir mutluluk duyacağız. Bazen konser videolarına denk geliyorum ve açık konuşmak gerekirse orada olanları kıskanıyorum. Mükemmel bir atmosfer."
"Annem konsere gitmeye bayılır, siz de anlamışsınızdır." Harry'nin cümlesinin ardından herkes güldü. Konu konuyu açtıkça Gemma'nın daha sakin müziklerden hoşlandığını, Anne ve Robin'in ise hareketli olan her şeye bayıldığını öğrenmişlerdi. Johannah beş çocuğun ardından fazla hareketin ne kadar hoşlanılabilir bir şey olduğunu sorguladığını söyleyince kızları onu, yaramaz olmadıkları için onu hiçbir zaman yormadıklarına ikna etmeye çalışmıştı. Konu Harry'ye döndüğünde ise bu durumdan memnun olmayan tek kişi Harry idi.
"Bizim evde Harry'nin en büyük hayranı Lottie olabilir." demişti Jay. Lottie buna hevesle gülümserken Harry utangaç bir şekilde sessizce teşekkür etmişti.
"Ben daha önce bir filminin galasına gelmiştim."
"Gerçekten mi?"
"Evet, iki yıl önceydi. Tabi bir türlü sana ulaşamadım ama ilk defa canlı görme şansı yakalamıştım. Orada bulunan ekipler hayranlarınıza fazla yaklaşmanızı engellemişti. Çok fazla kişi varmış da, izdiham çıkabilirmiş de falan filan." Harry onun yakınmasına tebessüm etti. Onun tarafından bakıldığı zaman haklı bir isyandı.
"Maalesef bazen orada bulunanlarla yakın etkileşime geçmemize izin verilmeyebiliyor. Hem galanın düzenli ilerleyebilmesi için hem de oyuncuların medya mensuplarıyla daha fazla zaman geçirebilmesi için. Bana çok mantıksız geliyor ama plana uymak zorundayız."
"Yine de orada bulunan herkes bu durumdan şikayetçi değildi. Tek amaç seni görmek ve desteklediklerini göstermek."
"O gün orada bulunduğuna göre sana da desteğin için teşekkür ederim." Lottie iri gözlerini birkaç defa hızlıca kırptı. Sanki o an hatırlamıştı karşısındaki kişinin kim olduğunu. Onun bu hali yine herkesin gülmesine neden oldu.
Yemekten sonra tatlı getirme ve kahve hazırlama işlerini Harry ve Louis üstlendi. Böylece biraz yalnız kalabildiler. Harry tatlıları tabaklara servis ederken Louis kahve makinesine kahve koydu. "Nasıl gidiyor sence?"
"Gayet güzel. Sanki uzun yıllardır tanışıyor gibiler. Gemma, kızları çoktan kendi yanına çekti bile."
"O zaman artık ben de seni kendi yanıma çekebilirim." deyip kollarını karnına sardı.
"Bence biraz uslu çocuk olmayı deneyebilirsin." Louis onun boynunu öptü.
"Peki uslu olursam ödülüm de olacak mı?"
"Louis!"
"Tamam bir şey demedim. Kahvelere bakayım en iyisi ben." Kahve makinesinin başına geçtiğinde kendi kendine mırıldanmaya başladı. "Sanki ne dedim ki? Alt tarafı sevgilime yakın olmak istiyorum. Zaten birkaç gün aynı evde olmayacağız. Kahrolmamı istiyor herhalde. Yazık değil mi bana da?" Harry onun tüm söylenmelerine karşı sadece sessizce gülebildi.
•••
Duyuru!
40. Bölüm final olacak. Yani son beş bölüm.
