1.BÖLÜM: "TANIDIK YABANCI"

Start from the beginning
                                    

                                            🖇️

Saatlerce süren yoğunluğun ardından emniyetten ilk çıkan ben oldum. Gergindim ama bunun zararı sadece bana dokunuyordu.

''Bu kadar abartacak bir durum yoktu Akça,'' dedi ablam sanki her şey çok normalmiş gibi. ''Ayrıca kendi başımın çaresine bakabiliyorum.''

''Hah,'' diye tepki verdim arkamı dönüp kızıl gözlerinin tam içine baktığımda. ''Bunu da her hafta bir vukuatla başımıza bela açan sen mi söylüyorsun abla?''

Alnı kırıştı. ''Abartıyorsun.''

''Haklısın,'' dedim kafamı sallayarak. ''Zaten her abla kardeş arasında böyle tatlı buluşmalar olabilir.'' Bu sırada gözlerimin önünde bulunduğumuz emniyet kapısını işaret etti. ''Ama artık yeni yerler keşfetmenin vakti... Ne bileyim emniyet sarmıyor beni.''

Dudağının kenarını hissizce kıvırdı. ''Bir sonraki adres mezarlık olur belki ha? Hem elin boş da gelmezsin bir demet çiçek yakışır.''

Omuzlarımı düşürdüm ve ona diyecek tek bir kelime bile bulamadım.

Önüme dönüp tekrar yürümeye başladığımda, ''Babamlara bu durumdan bahsetme,'' dedi yanımda yürürken. ''Şimdi hiç çekemem.'' Elini cebine attı ve dudaklarından bir küfür firar etti. Kaşlarımı çatıp ona baktığımda, ''Sigaram bitmiş,'' diye homurdandı.

''Bak evren mesaj veriyor,'' dedim. ''Biraz onu dinle.''

''Şu büfeden bir sigara alayım.''

''Zaten çok geç kaldık, abim defalarca kez aradı.''

''Uydurmuşsundur sen bir şeyler.''

Ardından seslendim. ''Sayende master bile yaptım.''

Kahkahasını işittim ve bu beni zerre kadar güldürmedi zira ablam için hayat bundan ibaretti. Sorumluluk alma lüksüne girmez, etrafa verdiği huzursuzluğu umursamaz ve bunu dert bile etmezdi.

Onu seviyordum ama bu her şeye yetmiyordu.

Ablam sigara paketinden bir sigara çıkarıp dudaklarının arasına yerleştirdiğinde, ''Zaten geciktik bir de sigara keyfi mi yapmanı bekleyeceğim?'' diye sordum.

Sigaranın ucunu ateşe verdiğinde, ''Korkma ben seni idare ederim,'' dedi.

''Şu durumda kimin kimi idare ettiği belli.''

Beni duymazlıktan geldiğinde kollarımı göğsümde topladım ve kaldırım kenarında bir taksi bulmayı bekledim. ''Ayrıca,'' diye döndüm ablama. ''Senin o heriflerle ne işin olur? Polis serbest bırakmış olabilir ama...''

Sözümü kesti. ''Alacak verecek davası kızım,'' dedi. ''Bana bir şey olmaz merak etme. Bana bir iyilik yapmak istiyorsan susarsın olur biter.''

''Abla senin için endişeleniyorum.''

Gözlerini yüzüme kaydırdığında gülümsedi ve yanağımdan bir makas aldı. ''Vay vay, küçük kız kardeşim ablası için endişeleniyor ha?''

''Seni sevdiğim ve düşündüğüm olabilir mi?''

''Olabilir.''

''Üstelik,'' dedim dudaklarımı ıslatırken. ''Eniştemin pardon eski eniştemin de senin bu halinden hoşnut olduğunu sanmıyorum.''

''Siktir et o gavatı,'' dedi ablam. ''Beni boynuzlamadan önce düşünecekti. Bak kızım; erkekler hiçbir kadını düşünmez sadece muş gibi yapmayı iyi bilirler. Tamam belki dişe dokunur bir insan değilim ama tecrübe sahibiyim; erkekler başta ayaklarını keser sonra saçlarında kalan son teli...''

AKÇAWhere stories live. Discover now