Orman

4.1K 134 17
                                    

Hey,nereye?Kafeterya'ya gitmiyor muyuz?" Olivia'nın sorusuyla ona döndüm."Yok ya eve gidip ders çalışmam lazım" Olivia güldügünde kaşlarımı çattım "Komik olan ne?" diye sorduğumda yanıma gelip koluma girmişti bile."Kızım daha yeni dersten çıktın ne bu ders sevdası?Hem zaten derslerin iyi bu kadar kasma."Bir şey dememe fırsat vermeden kolumdan tutarak sürüklemeye başladı."Tamam,tamam geliyorum." Kolumu elinden kurtardım ve Kafeterya'ya doğru ilerledim.

Olivia kahverengi gözlü,kumral,160 boylarında tatlı bir kızdı.Onunla üniversitenin ilk yıllarında tanışmıştık.Şimdi ise dördüncü yılımızdaydık.Ben evde takılmayı tercih etsem de o dışarı çıkmayı tercih ediyor.Özellikle geceleri...

Olivia'nın sesi ile düşüncelerimden ayrıldım."Sen bir yere otur bende yiyecek bir şey alıp geliyorum." demesiyle boş masa arama umudu ile etrafıma bakındım. O sırada gözüme çarpan şey ile duraksadım.Alaylı bakışları ile beni süzen Rüzgar ve onun ekibini görmezden gelerek ilk bulduğum boş masaya oturdum.Bir kaç dakika sonra Olivia gelmişti."Sana ton balıklı salata aldım." bakışlarımı Rüzgar ve ekibinden çekip Olivia'ya çevirdim "Teşekkür ederim" Rüzgar'ın bakışlarını umursamadan tabağımı önüme çektim.

"Rüzgar neden buraya bakıyor?" umursamazca omuz silkip çatalımı salataya batırdım ağzıma götürdüm ve çiğnemeye başladım.

"Bilmem umrumda da değil." Olivia'da yemeğine gömüldüğünde gelen adım sesleri ile çatalımı
bırakıp sesin geldiği yöne döndüm."Ev kuşu sonunda bir yerlere çıkabilmiş, şaşırdım doğrusu."

Derin bir nefes alıp Olivia'ya baktım.Kaşları çatılmış halde Rüzgar'a bakıyordu.Rüzgar ise onu umursamadan sadece bana bakıyordu."Ne istiyorsun?" dememle baştaki sandalyeyi çekti ve oturdu "Oturabilirim değili mi ev kuşu?" sesiz kaldım ve soruma cevap vermesi için bekledim "Ne mi istiyorum?"

Olivia'nın alaycı kahkahası kulağıma dolduğunda ona baktım."Mümkünse bir şey isteme ve geldiğin gibi git olur mu?" Olivia'nın sorusu Rüzgar'ı sinirlendirmişti.

"Muhattap olduğum kişinin sen olduğunu düşünmüyorum cüce." Rüzgar'ın cümlesiyle Olivia ayağı fırladı "Ne saçmalıyorsun sen be?"

"Senden tek bir isteğim var ev kuşu."Olivia daha fazla dayanamadı ve kafeteryanın çıkışına doğru adımladı.Olivia'nın peşinden ayağı kalktığımda Rüzgar elini koluma sarıp beni durdurdu."Sakın bana dokunma." kolumu sertçe elinden kurtarıp çantamı aldım ve çıkışa ilerlerken son duyduğum ses Rüzgar'ın arkamdan seslenişiydi."Ev kuşu şimdi olmasa bile ilerde ne istediğimi anlayacaksın!"

Onu umursamadan kafeteryadan çıktım. Olivia'nın peşinden koşup ona yetiştim."Bekle ne oluyor?" adımları yavaşladı "Ne istiyormuş?" omuz silktim."Bilmiyorum,umrumda da değil.Sen neden birden çıkıp gittin?"

"Ondan nefret ediyorum ve sen onunla konuşuyorsun.Şaka gibi gerçekten."

"Hayır,bir şey istiyorum diyip duruyor ama onu dinlemedim bile."

"Peki tamam benim dersim var görüşürüz."

"Tamam görüşürüz." Sanırım şuan en çok istediğim şey eve gidip dinlenmek. Olivia gözden kaybolduktan sonra bende bir tane taksi çağırmıştım. O sırada aklıma Rüzgar geldi bizim gibi dördüncü sınıf öğrencisiydi.Siyah saçlı,mavi gözlüydü ve 185 civarı gösteriyordu.Açık konuşmak gerekirse kas kütlesi diğer erkeklere göre fazlaydı sanırım spor yapıyordu.Bu dört senedir üniversitedeki sıradan iki öğrenci gibiydik ama birkaç aydır gözleri sürekli üstümdeydi. Ne zaman baksam bana sert bir bakış atıyor veya bana bulaşıyordu.Gerçekten de acaba benden ne istiyor?

Ben bunları düşünürken aradığım taksi gelmişti. Şöföre konumu söyledim ve kafamı cama yaslayıp düşünmeye başladım. Yol 30 dk civarı sürmüştü Olivia ile beraber yaşıyorduk bu evde. Oturduğumuz ev ormana 20 dk mesafeli bir yerdeydi. Bu Olivia'yı rahatsız etse de bana huzur veriyordu. Parasını ödeyip taksiden indim ve eve doğru yürümeye başladım.

MucizemWhere stories live. Discover now