2

442 38 13
                                    

Ertesi gün şemsiyeyi verebilmek için okula erken gittim. Kantinde dışarıyı görebileceğim bir masaya oturdum.
Bir süre gözümü hiç dışardan ayırmadım.

Yaklaşık onbeş yirmi dakika sonra geldiler. Onları gördüğüm an dışarı çıkmak üzere ayaklandım. Bu sırada Reyyan'ın abisi beni görüp eliyle dur işareti yaptı. Ben kapıya doğru yürüdüm,onlar yanıma geldiler.

"Günaydın hocam"

"Günaydın Kerem bey,şemsiye için çok teşekkür ederim" diyip gülerek şemsiyeyi uzattım.

Şemsiyeyi alıp
"Rica ederim ama bey demeseniz,fazla resmiyet yapmacık geliyor"

Gülüp
"Peki" dedim.

Aslında öğrencilerimin ailelerine her zaman bey,hanım şeklinde hitap etme taraftarıyım ama bu gerçekten banada bazen yapmacık gelebiliyor.

"Şey,ben Reyyan'ın durumunu öğrensem"

"Ben yeni geldiğim için henüz bende bilmiyorum,bu haftanın sonunda konuşabiliriz bunu"

"Doğru,o zaman şey"

"Ney"

"Iıı"

Anlamadığımı belli etmek için hafif gülerek kaşımı kaldırdım.

"Ben gidiyim o zaman"

"İyi günler"

"İyi günler"

Kerem Reyyan'ı öpüp gitti.

"Hadi sınıfa çıkalım canım"

"Öğretmenim daha zilin çalmasına bi saat var"

Ne? Ben o kadar erken mi gelmişim? Ben erken gelsem bile bu adam bu çocuğu neden bu kadar erken getirdi ki?

Saatime baktım.

"Aaa,sen neden bu kadar erken geldin ki"

"Bilmiyorum ki öğretmenim. Abim erkenden kaldırdı getirdi beni"

İşi falan vardı erken bırakmak zorunda kaldı heralde.

"Gel hadi o zaman birlikte oturalım şurda"

Birlikte bir masaya oturduk. Çantasından resim defterini çıkarıp bana çizdiği resimleri bana göstermeye başladı.

Bu sırada Kerem içeri girdi. Reyyan ve ben anlamsız anlamsız baktık.

Elindeki pastel boyayı Reyyan'a uzatıp bana bakarak
"Reyyan pastel boyasını evde unutmuşda" dedi

"Abi bugün resim dersim yok ki"

"Iı,hah,sen dedin ya abicim tenefüslerde resim çiziyorum diye"

"Yoo demedim"

Gülüp
"Çocuk aklı iste bi dediği bi dediğini tutmuyo" dedi.

Ben ona gülerek tepki verdim

Kerem Aktürkoğlu | Çağır Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin