Korunmasız.

42 5 0
                                    

AAA YENİ HİKAYEYE BAŞLIYORUM ŞANS DİLEYİN YA

Ama konu eski kitabım ile aynı  TwT


** : POV          >/</=/-/+/#   : Konuşma

----------------------------------------------------------------

Sarışının evden atıldığından beri tek hissettiği şey, soğuktu. Karlı geceyi yararak yürürken, içine işleyen buz gibi rüzgarı engelleyecek bir sığınağı yoktu hala. Sinirliydi. Ona ihanet etmişlerdi.. Bunca yıldan sonra. Verdiği o kadar emekten sonra onu hiç saymışlardı. Kafasında sadece bu düşünceler dönerken yoluna devam etti.

Gerçi, ne yoluydu ki bu? Tek bildiği şey,  sisli ve karlı havanın içinde bilinmeyene doğru yürüdüğüydü. Evet etrafta binalar vardı. Ama hiç birini tanımıyordu, daha önce hiç birini görmemişti.

Derken dışarı gürültünün yayıldığı bir binanın önüne geldi. İçeride yüksek sesli müzik dinleniliyor gibi görünüyordu. Merak edip binaya doğru yürüdü. Duvarlarda posterler asılıydı. Bir süre onları inceledikten sonra içeride konser olduğunu öğrendi. 

*Acaba hala bilet var mıdır? Ama... çok param da yok. Aslında eğer içeri girersem fazladan para elde etmenin de bir yolunu bulurum sanırım. Tek taşla iki kuş?*

Led tabelalar ile aydınlatılmış girişin olduğu yere yöneldi. Orta yaşlı gibi görünen bir adam, öylece oturup kabinin içindeki televizyonu izliyordu. Camı tıklattı Katsuki, adamın onu fark etmesi için çaba sarf ediyordu.

Televizyonun ekranında kaybolmuş olan adam onu sonunda fark edince, aralarında duran camdaki boşluğa doğru yöneldi ve konuşmaya başladı:

- Affedersiniz, şu an devam eden konser için biletiniz kaldı mı?

< Merhaba delikanlı, şu an mevcut 4 biletimiz var hala. Uygun mudur?

- Evet. Şey, tekim zaten.

< Pekala, 35 yeter o zaman.

Sarışın soğuktan titreyen elleriyle, cüzdanından sahip olduğu tek ellilik banknotu çıkarmaya çalışırken, adam hiç de beklenmedik bir soru sordu:

< Uzun zamandır bu kenar mahallede yaşıyorum. Fakat seni ilk defa görüyorum. Yeni misin buralarda?

- ... Sayılır diyelim. Buyurun, 50. Bozuğum yok da.

< Sıkıntı değil, bende var.

Adam para üstünü verip girişi tarif etti. Katsuki binanın rutubet kokan koridorlarında yürürken bir anda ışıklar ve ses patlamaları olan vahşi büyüklükte bir odaya girdi. 

*Kocaman.. ve sıcak... Çok fazla kişi var, ama dışarıda kimseyi görememiştim? İlginç. Her neyse, para bulmaya ve yemek yemeye odaklanmalıyım.*

Koca bir insan kütlesini geçerek, "WC" yazan kısma yöneldi. Erkekler tuvaletine girdiği zaman, lavaboda elini yıkayan birini gördü. Orta boylu, sıska ve parlak giyimli bir adamdı bu. Saçları ensesine kadar geliyordu ve dalgalıydı, fakat öne doğru eğildiği için yüzünü göremiyordu.

O girişte adamı süzerken, baktığı kişi kafasını kaldırdı.

Göz göze geldiler.

Sarışın, içinde bir yanma hissetti. Gerildi, kasları sımsıkı kasıldı. Karşısındaki adamın da gözleri fal taşı gibi açılmıştı.

Katsuki hiç zaman kaybetmeden kabinlerden birine yöneldi ve girdiği anda kapıyı kilitledi.

Dışarıdaki adamın ayak seslerini duydu. Adam koşarak tuvaleti terk etmişti.

Onun gittiğinden emin olunca etrafı inceledi, bir çıkış yolu aradı.

Gözüne takılan havalandırma deliğini açıp içine girmesi bir oldu. 

Şimdi güvende olduğunu düşünüyordu. Öyle miydi?



(420 XD)




You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jan 25 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

⁂«ʏoųʀ ɱãFıå» ⁂ ⁓TDBK?/DKBK?⁓Where stories live. Discover now