" Jeongguk bak, sen reşit bir bireysin ve anladığım kadarıyla ailen bunun pek farkında değil. Sorunu detaylıca bize anlatmasan da fark edebiliyoruz. Eğer bir sorun yaşarsan sadece bize söyle. Daha önceki teklifimiz geçerli hâlâ. Hep birlikte kaldığımız malikaneye taşınabilirsin. Yanlış anlama. Sen elbette kendini koruyabilirsin ancak yorulursun. Bence Kore'ye geri döndüğümüzde bizimle kalmaya başla. Üç gün sonraki çekimlerde sende olursun. Şimdi de ben ufak bir fotoğraf paylaşacağım tamam mı bebeğim? "

Yanaklarıma ufak bir ısı yayılırken kafamı salladım. Bana bazen böyle hitaplar kullanıyorlardı. Utandığımda şirin olduğumu söylüyorlardı. Çokça memnundum. Sonuçta Namjoon hyung benim gerçek idolümdü. En başından beri örnek aldığım bir abi, baba gibiydi. Buraya geldiğimde alışmama en çok o yardımcı olmuştu. Şimdi de beni bir abi, baba gibi kolluyor olması karnımın kasılmasına sebep oluyordu. Benim için aile olmuşlardı.

-

kim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

kim.rm: küçük bir tavşan yakaladım sanki 🐇

❤️ 8.13 billiar like 💬 17.5 billiar comment

h: oha OHA ÖLÜYORUM ASKİNİZDAN YETER ARTİK YENİ BİRİ GELİRSE KALBİM BUNU KALDİRAMAZ

g: vazgectim sadece yoongi'yi degil namunun kasli kollari arasindaki adami da dava edecegim

m: iy bu cocuk gay mi?

s: bana yeni üye geliyor derseniz yemin ederim atarım kendimi aşağı. Çocuğun tipine bak, bi deri ceket giyse hepimiz burun kanamasindan ölür gideriz
» y: oha yeni uye mi yok artik olmaz oyle sey be
» k: olur mu olur bu arada kendimizi hazir tutalim kardesim

-

" Hoseok Hyung biraz konuşabilir miyiz lütfen? Eğer müsaitsen. " Hoseok hyungtan isteyecektim borcumu. O yanında en rahat olduğum çekinmediğim kişiydi. Eğer veremezse de bir şekilde halledecektim. Nasıl yapacaktım şuan bilmiyordum. " Tabii, gel biraz bahçeye çıkalım kahvelerimizi alıp. " Kafamı sallayarak kahvemi aldım ve ayağa kalkmış hyungumun arkasından pıtı pıtı yürüdüm.

Bahçedeki karşılıklı rahat koltuklara oturduk ve kahvelerimizi masanın üstüne bıraktık. Ellerimi ovuşturup derin bir nefes alırken hyung üzerinde ki ceketi çıkartarak omuzlarıma bıraktı. Ceket geniş ve sıcak olduğundan rahat ederek hafifçe arkama yaslandım. Gerilmiştim. " Çekinme Jeongguk. Söyleyebilirsin rahatça. Abinim ben senin. "

Omzumu sıvazlayarak şefkatle gözlerime baktığında dudaklarımı büzerek nasıl söyleyeceğimi tekrar düşündüm. Karar verirken omzularımı dikleştirdim. " Hyung, ben üniversitede aldığım bursu geri ödemekle uğraşıyorum. Artı olarak bir miktar kredi çekmek zorunda kalmıştım onu ödüyorum ve şey evimin kirası da var. Aldığım maaş elbette yeterli. Sadece çok sıkıştım bu ay. Ben, yani eğer sorun olmazsa bir miktar borç verebilir misin diyecektim. "

" Tanrım! Bunun için mi çekiniyordun küçüğüm? Eğer çok zorlanıyorsan abilerine daha önceden söylemeliydin. Senin için hemen hallederdik. Borç demene de alındım biraz. Borç falan veremem. Parayı senden hayatta geri istemem Jeongguk. " Kesinlikle aradığım bir sıcaklıktı bu. Hafifçe gözlerim dolarken uzun süredir bu derece ilgi görmediğimi fark ettim. Sevildiğimi hiç böyle fark etmemiştim. Abi sevgisi, baba sevgisi nedir bilmiyordum ve şimdi bana böyle yaptıklarında kendimi ağlamaktan nasıl alıkoyabilirdim ki?

" Hyung, teşekkür ederim ben çok çalışacağım gerçekten. Teşekkür ederim. " Sandalyemi tutarak kendine çekti ve omzuma elini attı. Ağladığımı görmemesi için başımı eğdim. " Kredi borcunu halledeceğim tamam mı? Parayı bana geri vermeye çalışma bile. Daha çok gençsin Jeongguk. Bu kadar stres altında kalmamalısın. Ağla ve biraz rahatla hadi. " Ağzımdan kaçan hıçkırıkla geniş, sıcak omzuna gömdüm kafamı. O sırada bir ses daha duydum. Büyük eller kafamı kaldırmamı engelledi.

" Sorun ne? " Yoongi hyungtu bu. Hoseok hyungla beni bu halde görürse yanlış anlayabilirdi. " Birşey yok bebeğim. Sadece dertleştik biraz. " Ufak birkaç hareket sesi daha duydum. Ağlamam durmuyordu. Gözlerimi silmeye çalışsam da her seferinde yeni bir yaş daha ekleniyordu işte. Tekrar derince iç çektiğimde sırtıma koyulan battaniyeyi ardından saç diplerimi sıvazlayan ince parmakları hissettim. Ağlamam olabilirmiş gibi daha da arttı.

My Time | TaekookWhere stories live. Discover now