9. Bölüm

95 5 8
                                    

Kahveler olunca salona gittik ve Eliz Su kahveleri dağıttı. Mehmet babam söze girdi.

Mehmet: Kahvelerimizi içtiğimize göre. Allah'ın (c.c.) emri Peygamber efendimizin (s.a.v.) kavli ile kızınız Eliz Su'yu oğlumuz Arda'ya istiyoruz.
Cengiz: Verdim gitti. Hayırlı olsun.

Dedi ve herkes ayağa kalktı. Eliz Su ve Arda herkese sarıldı. Biraz daha oturduk ve nişan hakkında konuştuk. Biraz daha oturduk ve kalkıp evlere dağıldık. Eve gelince hemen odaya çıktım ve üzerimi değiştirip makyajımı sildim. Odadan çıkıp aşağı indim. Tahir'de üzerini değiştirip geldi. Televizyonu açtık ve izlemeye başladık. Ben Tahir'e sarılmıştım. İzlediğimiz film reklama girince Tahir'e baktım.

Tahir: Çok güzelsin.
Nefes: Teşekkür ederim.
Tahir: Teşekkür etme.
Nefes: Bakarız.

Dedim ve gülümsedik. Tahir dudağım kısa bir öpücük bırakıp ayağa kalktı ve beni kucağına aldı. Işıkları ve televizyonu kapatıp odaya çıktık. Odaya gelince yatağa yattık ve uyuduk. Sabah Tahir'in telefonunun çalması ile uyandım. Tahir'de uyanmıştı. Yataktan doğrulmuştuk.

Tahir: Off kim arıyor bu saatte ya?

Demiş ve yatakta doğrulmuştu. Telefonu açtı ve konuştu. Kapatınca bana döndü.

Tahir: Hadi bakalım. Bugün çok işimiz var. Ama önce kahvaltımızı yapalım. Şimdi düşündüm de acaba seni mi yesem?

Dedi ve bana yaklaşıp beni gıdıklamaya başladı. Ben ise gülüyordum. Durduktan sonra dudaklarıma yapıştı ve nefessiz kalınca ayrıldık.

Nefes: Hadi kalkalım artık.
Tahir: Aslında kalkmayabiliriz.
Nefes: Ama olmaz kalkmamız gerek.

Dedim ve ayağa kalktım. Hemen kıyafetlerimi aldım ve banyoya gittim. Rutin işlerimi hallettim ve hazırlandım. Üstüme Yarısı beyaz siyah şeritli diğer yarısı mavi beyaz şeritli gömlek elbisemi giymiştim. Saçımı ise önlerden 1 tutam bırakıp yanlardan 2 tutam alıp ördüm. Ardından ördüğüm tutmaları arkadan birleştirdim. Makyaj yapmadan kalktım ve parfümümü sıktım. Çantamı aldım ve içine cüzdanımı, telefonumu, evin anahtarını koyup ağzını kapattım. Hızla beyaz converse spor ayakkabımıda giydim.

Tahir: Kahvaltıyı dışarıda yapalım.
Nefes: Tamam.

Dedim ve birlikte odadan çıkıp aşağı indik. Kapıdan çıkınca kapattık ve kilitledik. Arabaya bindik ve kahvaltı yapacağımız yere geldik. Kahvaltıöızı yaptık ve diğerlerini bekledik. Diğerleri gelince biraz sohbet ettik. Erkekler ve kızlar olarak ayrılmıştık. Kıyafetlerimizi seçtik ve aldık. İşimiz bitince kafeye geçtik ve bekledik. Asiye abla hamile olduğunu bize söylemişti. Hepimiz tebrik etmiştik. Erkeklerde geldi ve biraz oturduk. Bir süre sonra kalktık ve evlere dağıldık. Eve gelince aldıklarımızı odaya götürdüm ve aşağı inip yemek hazırlamaya başladım. Kırmızı mercimek çorbası için sıvı yağını tencereye alarak yemeklik doğranan soğanları hafif pembeleşinceye kadar kavurdum. Daha sonra un ilave ederek kısık ateşte kavurmaya devam ettim. Biraz salça ilave ettim. Kavrulduktan sonra küp küp doğradığım havuç ve iyice yıkadığım mercimekleri suyunu süzüp ilave ettim. Üzerine su ekleyerek karıştırdım ve tencerenin kapağı kapattım. Çorba kaynayana kadar orta ateşte pişirdim. kaynadıktan sonra ise mercimekleri ve havuçlari yumuşayana kadar ara ara karıştırarak kısık ateşte pişirdim.
Çorba piştikten sonra el blenderı ile güzelce ezdim. Karabiber ve tuz ekleyerek karıştırdım. 5 dakika daha pişirerek ocaktan aldım. Öncelikle asma yapraklarını suya alarak tuzunun çıkması için beklettim. Tencereye zeytinyağını alarak yemeklik doğradığım soğanları ekledim ve biraz kavurup üstüne yıkanmış pirinçleri ilave edip kavurmaya devam ettim. Domates rendesi, tuz ve baharatları ekleyip karıştırdım. Suyu ilave edip iç harcı suyunu çekinceye kadar kısık ateşte pişirdim. Harcı ocaktan aldım ve
Küçük küçük doğradığınız maydanozu ilave ederek karıştırdım.
Artık yaprakları sarmaya geçtim. Yaprakları düz bir yere serdim ve içerisine çok fazla olmayacak şekilde  yaprağın büyüklüğüne göre iç malzemesini koyup yanlarını kapatarak sigara böreği gibi sardım. Artan yaprakları tencerenin tabanına Sardığım yaprakları tencereye düzenli bir şekilde dizdim. Bütün yaprakları sıraladıktan sonra üzerlerine limon dilimleri yerleştirdim. Zeytinyağı ekledim ve
Sarmaların üzerine gelecek kadar su ilave ettim. Kaynadıktan sonra kısık ateşte sık sık suyunu kontrol ederek suyunu çekinceye kadar pişirdim. Pişince altını kapatırken belimde iki tane kol hissetmiştim. Ocağı kapattığım gibi arkamı döndüm. Tahir arkamdan sarılmıştı. Hemen boynuna kollarımı doladım. Kafasını boynuma koydu ve koklayarak öptü.

Berdel (+18)Where stories live. Discover now