Ve bu kişiler Serkan'ın yüzü ve sesi oluyor.. Eve geldiğimden beri de o kazayı sürekli rüyamda görüyorum. Kaza yerinde bana bir şey bırakıyor, gerçek mi hayal mi bilmiyorum, rüyalarımda da görüyorum ama asla bulamıyorum. Ben hiç iyi değilim. Ben deliriyor muyum?"

İstemsizce gözlerim doldu. Esra bana sarılıp;

"Hayır kuşum, sen ölümden döndün. Kafan darbe aldı. Bazen böyle halüsinasyon görmen normal. Bu büyük bir travma.. Kaza, Serkan, bebekler... Bunlar çok çok ağır şeyler. Hala kalbin durduğundaki rüyanın da etkisindesin. Öyle ki aldığın ilaçlarda çok ağır. Böyle bir etkisi olabileceğini demiştik...Ama için rahat etsin istiyorsan doktora gidelim."

"Hiçbir şey bilmiyorum Esra.. Bizimkiler bilmesin olur mu?"

"Tamam canım ama korkma, Serkan ve ikizi öldü..."

Kafamı salladım..

Yarım saat oturduk, sonra odaya Lalin geldi. Teyzesine sarıldı. Ona bir şeyler anlattı, ben buradan ayrıldım. Mert'in yanına geldim. Odada tekmiş zaten, direkt girdim.

"Kocamm.."

"Karımm.."

Gülümseyerek ona doğru ilerledim. Yanına gidip sarıldım. Yarım bir şekilde masasına oturdum. Yüzü biraz düşük gibiydi.

"Ne yapıyormuş bizim minnoş babamız?"

"Sinirlerimi yatıştırmaya çalışıyorum."

"Ay nedense hiç şaşırmadım.."

Ama bu sinirli yüz değildi, o da var tabi ama farklı bir şey daha var belli oluyor. Sormadım, varsa kendisi illaki bana anlatır..

Bana böyle yandan baktı. Bende havaya baktım.

Bir şeyleri imzalıyordu. Sonra bana bakıp;

"Yavrum sen oturup, kendin imzalasan kağıtları. Ufak bir işim var.."

"Ne işi öğrenebilir miyim?"

"Yarım saate gelmiş olacağım."

Dedi, ceketini alıp beni de öpüp odadan çıktı.

Bende yerine oturdum, kağıtları okuyarak tek tek kendi imzamı attım. Ne kadar çok imza attım bilmiyorum..

Odaya Mert'in yeni bölüm müdürleri vs. geldi.

Birkaç tane daha evrak getirmişler. Hepsi beni görünce şaşırdı tabi.

Onlara bakıyordum ama konuşmuyorlardı.

"Sizi dinliyorum.."

"Özür dileriz Eftelya hanım. Mert bey burada sanmıştık. Bir kaç evrak daha var, onların onayı, imzası lazım. "

"Tamam verin ben imzalarım."

Bir tanesi;

"Mert Bey özellikle istemişti Eftelya hanım. "

İmzayı atarken ona baktım. O sırada Mert'in asistanı da odaya geldi..

"Tamam, o gelince okur. Diğerini de verin.."

Mert'in asistanı onlara kağıdı vermesi için işaret yaptı. Ömer de odaya geldi. Karşıma oturdu, onlara bakıyordu.

"Ama Eftelya hanım sizin imzanız olmaz."

Gözümü kapatıp derin nefes verdim. Ömer'e bakıp;

"Ömer, Mert Beyinizin imzası ile benim imzamın arasında bir fark var mı?"

Onlara bakıp;

"Var mı beyler?"

Şaşkınca bakıyorlardı. Ben söze girip onlara baktım;

Mafya'nın AşkıWhere stories live. Discover now