BERİVAN'IN İMKANSIZI (KARA PEÇE 2) +)18.

35 bölüm

Rukiye hanım da gelinleri

Davullar çalıp yemekler pişiyordu avluda kalabalık çoktu insanlar avluya sığmıyordu her yer çok kalabalıktı Boran bir anlık olsun elimi bırakmamıştı korkuyordu sanki şivanla Rojda merdivenden aşağı doğru indiğinde gelinlik öyle bir yakışmıştı ki rojda'ya adeta peri kızı gibi olmuştu herkesin gözü onlardaydı mutluluğu en az onlar da herkes kadar hak etmişti.

Kayınvalidem Rukiye hanım mutlulukla ikisine bakarak elini yukarıya kaldırıp Allah'a dua etmeye başladı galiba anne böyle bir şey demekti elimi hafif kanımın üzerine koyarak ben de evladım için her şeyin en iyisini istiyordum tıpkı karşımda gördüğüm Ruken hanım gibi.

Her tarafa mutlulukla bakarken gözlerim deniz'le Gül baharı bulduğunda tebessümle ikisine bakmaya başladım bir şeyler konuşuyorlardı ikisi birbirine öyle bir yakışıyorlardı ki ikisinin adına çok mutlu olmuştum

Onlar merdivenden aşağı inerek yanımıza geldikten sonra belim çok kötü bir şekilde ağrıyordu boran'a bakarak biraz yukarı çıkıp dinleneceğim dediğinde bana bakıp istersen seninle geleyim başımı iki yana sallayarak hayır kendim giderim dedikten sonra yavaş adımlarla merdivenden yukarıya doğru yürümeye başladım.

Yazarın ağzından.

Berivan yukarıya doğru adım attığında herkes kendi derdine düşmüştü Boran bir anlık olsun gözünü karısından ayırmıyordu arkadaşa gelip yanına konuştuğunda arkadaşına bakıp konuştuğu sıra teyzesiyle berivan'ın merdiven başında konuşurken gördüğünde bir anlık panikledi.

Şerife hanım berivan'a bakarak bu kadar mutluluk sana fazla benim kızım üzülürken senin burada mutlu olman benim canımı yakıyor dediğinden Berivan Şerife hanım'a bakarak benim hiçbir suçum yok ben kimseye bir şey yapmadım bana asıl kötülük eden senin kızın dediğinde.

Arkasını Dönüp tam gireceği sıra Şerife hanım onu kolundan tutarak kendine doğru çevirip nereye gidiyorsun ben sana git dedim mi ki arkanı dönüp gidiyorsun beni sonuna kadar dinleyeceksin dediğinden Berivan başını iki yana sallayarak seninle uğraşamam canım ağrıyor yukarı çıkıp biraz dinleneceğim dediği sıra tam adım atacağı anda Şerife hanım elini berivan'ın karnının üzerine koyarak sırt üstü merdivenden etek yemeye başladı.

Boran arkadaşına bakarak seninle sonra görüşürüm dedikten sonra tam merdivene doğru dönüp gideceği sıra teyzesinin berivan'ı sırt üstü merdiven üzerinde etekleri düşürdüğünü gördüğünde nefesi kesilmiş bir şekilde koşmaya başladı beri bana yetişene kadar Berivan en üst basamaktan aşağı kadar yuvarlanarak merdivenin tam başına düştüğünde Boran hızlı bir şekilde berivan'a kucağına alıp bağırmaya başladı beri bana bir şey oldu diye haykırdığında Miran barzan hepsi birlikte berivan'ın başına toplandığında branın ayağa kalkarak karısını son hızla.

Arabaya doğru koşmaya başladı herkesin yüreği ağzına gelmişti insanlar ne yapacağını şaşırmış bir vaziyetteydi Şivan karısını bırakıp bora'nın arkasına doğru koşmaya başladığında arabayı süren beritan abisine bakarak yengem güçlüdür bir şey olmaz lütfen abi sakin ol dediğinde bora'nın elini koltuğa vurarak çabuk ol acele et ona bir şey olursa yemin ederim o kadını kendi elimle öldüreceğim ahtım olsun ki onu elimle geberteceğim dediğinde bas bas bağırarak .

Berivana bir şey oldu sesi çıkmıyor korkuyla beritan ona bakıp gelmek üzereyiz abi ne olursun sakin ol beni de korkutuyorsun dediğinde bora'nın gözlerinde akan yaşları artık gören beritan daha çok korkmaya başlamıştı araba hastanenin önünde durduğunda herkesin yüreği ağzında arabadan inerek hastaneye doğru koşmaya başladılar Boran kucağına koyduğu karısını hızlı bir şekilde hastaneye koridorunda koşturarak lütfen yardım edin diye bas bas bağırmaya başladı.

Ona doğru koşan doktorlar berivan'ın setreye yatırıp hızlı bir şekilde müdahale odasını almışlardı Boran evini duvara vurarak Allah kahretsin neden bu başımıza geliyor dediğinde koridorda dolup Taşan insanlar hepsi ona bakıyordu Miran hızlı bir şekilde bora'nın yanına yaklaşarak elini onun omuzuna koyarak o güçlüdür bunu da atlatacak inanıyorum dediğinde Boran gözleri dolu bir şekilde mirana bakarak o kadın benim elimle Can verecek yemin ediyorum onun canını ben alacağım dediğinde Miran ona bakarak polisler onu aldı götürdü dediğinde Boran daha çok sinirlenmişti bunu benim öldürmem gerekiyor onun canını kendi elimle benim almam gerekiyor Allah onun belasını versin diyerek haykırmaya başladığında.

Miran artık kız kardeşi için endişelense de kendince inandığı bir şey vardı o güçlüydü diyordu ama unutul bir şey vardı sonuç olarak o da bir insandı o da bir can taşıyordu herkes gibi ona da bir şey olabilirdi bazen abisine doğru gelerek abi ne olursun bana kötü bir şey olmadığını söyle dediğinden Miran bilmiyorum diyerek elini boşlukta salladığında.

Herkes koydurdu durup bekliyordu sanki bu sonsuz bir bekleyiş gibiydi Boran dizlerin üzerine çökerek sırtını duvara yaslayıp akan gözyaşlarını artık engellemiyordu çünkü karısı canı ciğeri de orada can çekişirken elinden hiçbir şey gelmemesi onun çok zoruna gidiyordu hızlı bir şekilde kalkarak ayağına kapıya vurup Allah kahretsin neden kimse bir şey söylemiyor diye haykırarak bağırmaya başladığında herkes onu seyrederken miran'la pardon elinden tutup sakinleşmesi için kanepede oturtmaya çalıştığında annesi oğluna bakarak tam yaklaşacağı sıra Boran elini yukarıdan tutup bana yaklaşma her şey senin yüzünden sana kaç defa dedim ki o kadını çağırma gelmesin Allah onun belasını versin.

İnsan hamile bir kadını o şekilde merdivenden iter mi halen düşündükçe yüreğim ağzıma geliyor çıldıracak gibi oluyorum gözlerimin önünde onu itekleyerek aşağı düşürdü kazada değildi bile isteyen yaptı onu ve onun canını da ben alacağım ahtım olsun ki Berivan bir iyileşsin ona ne yapacağını ben çok iyi biliyorum diyerek tekrar elini yumruk şeklinde yapıp duvara vurduğunda kafasını arka tarafını duvara vurarak Allah benim belamı versin ki onu koruyamadım keşke onu tek başına göndermeseydim yukarı onunla birlikte ben de gitseydim bunların hiçbiri olmayacaktı.

Hemşire hızlı bir şekilde odadan çıkıp arkasını dönmeden koşmaya başladığında Boran endişelenmiş bir şekilde hemşirenin arkasından bakıyordu ne oluyor neden kimse bana bir şey söylemiyor diye haykırmaya başladığında hemşirenin eninde 2 ünite kanla birlikte geri döndüğünde Boran daha çok korkmaya başlamıştı karısına bir şey olmuştu ve bunu hissediyordu sanki kalbi duracak gibiydi elini kalbinin üzerine koyarak derin derin nefesler almaya başladı ona bir şey oldu hissediyorum berivana bir şey oldu dediğinde Miran hızlı bir şekilde ona bakarak bir daha böyle bir şey söyleme ona bir şey olmayacak diyerek gözlerinin yaşını silerek kapıya tam baktığında kapıdan çıkan doktora herkes koşarak ne söyleyeceğini bekliyordu.

Boran korku ile başını iki yana sallayarak sakın ama sakın bana ona bir şey oldu deme doktor başına eğerek Berivan hanım maalesef daha fazla dayanamadı ve başınız sağ olsun dediği anda Boran doktorun yakasından tutarak sakın sakın bana ona bir şey oldu deme diyerek hızlı bir şekilde doktora itekleyip içeriye girdiğinde berivan'ın üzerindeki örtüyü gördüğü an kalbi duracak gibi çarpmaya başlamıştı örtüyü çekerek berivan'ın elinden sımsıkı tutup sarsmaya başladı.

Aç gözünü beni bırakıp gidemezsin sana aç gözünü diyorum diye bas bas bağırmaya başladı elini sedriye vurarak ç gözlerini yemin ederim şurada kendimi öldürürüm gözlerini açacaksın beni bırakıp gidemezsin bana bunu yapamazsın hakkın yok buna anladın mı aç gözünü sen benim imkansızım deme ve yine imkansızı başardığı gibi bugün de başaracaksın anladın mı aç gözlerini diye bas bas bağırmaya başladığında yeri göğü inletecek şekilde sesi yüksek bir şekilde çıkmıştı.

Sizce gerçekten Berivan öldü mü yoksa kocasının sesine dayanamayıp tekrar kalbi çalışacak mı bakalım.

İyi okumalar