2.BÖLÜM ( GİRİŞ 2)

Comenzar desde el principio
                                    

" Ula! biz uçan kuşun kanadından vururiz mi deduk ! "dedi Dursun. Yiğit ensesine kaşırken

" Onu biraz abarttım galiba "

" Biraz mı gardaşım, sen baya sıçtın! "dedi Baran.

Feyzullah tüm konuşmaları dinledikten sonra Yiğitin kolundan tutup kendine çevirdi

" Şans istedik verdi! Bu işe bir kez girdik, dönüşü yok. Şimdi çömez sen gidip silahını getir! " Süleyman'a dönüp

" Sende yasin okumaya başla" Baran 'a döndü

"Elmalar sende. Ben ve Dursunda  gözlerimizi bağlamak  için birşeyler bulalım. Hepimiz 15 dakika sonra parkurda olacaz!" diyip görev dağılımını yaptı.

Hepsi başını salarken Yiğit beli etmese de baya tedirgindi. Bu işin sonunda görev arkadaşlarının canı vardı. Öyle kolay bir atış değildi ve bu şimdiye kadarki hiçbir atışa benzemiyecekti.

Dursun Yiğitin durgunlaşan halini görünce elini omzuna koyup

"İş işten geçtu hemşerum, yapacağun  şey namazunu kılıp atişinu yapmak" dedi güven vermek için ve Feyzullahla birlikte askeriyeye doğru hızlı adımlarla gitti.

Baran herkesin gittiğini anlayınca kolunu Yiğitin omzuna attı ve,

"Bu gün ölmek için güzel bir gün haa!" dedi Yiğit onun dediğine yarım ağız gülerken Baran karnına vurarak

"Gidelim gundi, sıçtın barı sıvıyalım"...

15 dk sonra....

Zaman çarkı tam onbeş dakika ilerlemiş, timdeki askerleri  akan her bir saniye heycana sürüklemişti. Yiğit yüzünden başına gelen şeyden dolayı kimse üstüne gitmemiş hata onlara bir şans verdiği için mutluydular. Yiğit heyecanını atlatmış arkadaşlarından güç almıştı. Aldığı eğitim saniye saniye süzgeçten geçip bir film şeridi gibi gözünün önünden geçerken niye seçildiğini anlamıştı.

BİNBAŞI ardında bir askeri ile gelirken Feyzullah son defa Yiğit 'e

"Çömez, sen bu time boşuna alınmadın. En iyi atışını yap yüzümüzü kara çıkarma.. Oldu da ıskaladın, korkma şehitlik bize yakışır.." dedi gülerek. Süleyman yaklaşan binbaşıyı ve askerin duyamayacağı şekilde

"Kelime-i  Şehadet getirmeyi unutmayın!" dedi. Baran binbaşıyı bakıp  sırıtarak

"Buyrun cenaze namazına. İmam öne geç!" dedi.

Binbaşı yanlarına gelince Yiğit hariç hepsini hedef tahtasının önüne yolladı. Feyzullah ve Süleymanın  getirdikleri bez ile gözlerini kapatıp başlarına yanında  getirdiği askerin elma koymasını izledi. Yiğit'e ithafen ama hepsinin duyacağı şekilde

"ÇÖMEZ  POZİSYON AL!" dedi. Yiğit aldığı emirle silahına sarılıp pozisyon aldı. Hedefinde sağ baştan Feyzullah, Dursun, Süleyman ve en sonda Baran vardı.  Hepsine dürbünle tek tek bakarken iki saniyeden fazla bakamadı. BİNBAŞI yanında getirdiği askere,

"İSTİKLÂL MARŞININ ON KITASINI SÖYLEMEYE BAŞLA. BİTMEDEN O ELMALARI YERDE GÖRMEK İSTİYORUM!" dedi. Yiğit duyduğu şeyle ilk başta binbaşıya sonra yanındaki askere döndü. Yanında getirdiği asker şaşkınlıkla binbaşıyı bakarken gözleri yerinden çıkacakmış gibi duruyordu. Binbaşı tek kelime etmeyen  askere dönüp,

" ASKER! "dedi ikaz dolu bir sesle.

" BAŞLA! " asker kendini silkeleyip

" Emredersiniz komutanım! "dedi ve yüksek çıkan sesi ile

BİR KİBRİT YAK (ASKER KURGU ) +18Donde viven las historias. Descúbrelo ahora