4

62 11 1
                                    

Neredeyim?

Bunlar benim kıyafetim değil.
Ve bu serum ne?

Kapı açıldı.

"Uyanmışsın."

Saçları neden dağınık? Hep düzenli yumuşacık görünüyorlardı.

"Burası benim evim, bayıldığın için buraya getirdim."

"Orada neden duruyordun Riki?"

Açık değil mi?

"Denizi izlemek için."

"Riki,.."

Göğüsü kalkıp iniyor sürekli. Niye böyle oluyor?

"Bir daha o kadar yakından izleme lütfen."

Daha yakından izlemek isterdim.
İzin vermedin.

"Aileni aramak istedim ama telefon şifreni bilmediğim için yapamadım. Endişelenmiş olmalılar."

Ne saçmalıyorsun.

Bakamadım gözlerine, seruma diktim gözlerimi.

"Arasan-"

"Endişelenmezler. Hiç bir zamanda endişelenmediler."

Senin gibi endişelenmedi hiç kimse.

Neden endişeleniyorsun benim için? Neden yapıyorsun bunu bana? Ne olurdu sadece silinseydim yer yüzünden? Neden engel oldun?
Acı çekiyorum.

Seruma baktım tekrar. Saçmalık.
Çıkardım elimden. Ayağa kalktım.

Başım dönüyor. Yürümem gerek.

Topallıyorum karşısında. İzliyor sadece. Niye dolu o parlak gözler?

Acıyor mu bana?

Ah.

Kapının koluna attım elimi.

Çeviremedim aşağı doğru.
Yine engel oldu bana.

Bırak beni. Yalvarıyorum sana. Bakma gözlerimin içine. Daha çok acı çekiyorum.

Yaşamak istiyorum onlara bakınca. Ben çoktan öldüm. Dur artık. Çok yaklaşıyorsun.

"Gitme."

Sus. Sus lütfen.

"Gitme Riki."

Sana sus dedim.

"Yanımda kal lütfen.. gitme."

Sus demiştim. Çok geç artık.

Çektim kolumdaki elini. Belini tuttum o kolumla. Kendime çektim. Öptüm gözlerini. Onlarca kez.

Durdurmak istedim gözyaşlarını. Parlak gözlerinden akan yaşları.

Ani hareketimle kolları, bükülü bir şekilde göğsümün üzerinde kalmıştı.

Hiç bir şey yapmadı. Tek kelime etmedi. Etmedik. Sadece göz yaşı akıttığı her bir yeri öptüm.

...

"Özür dilerim Sunoo. Yapamam."

Run away | sunkiWhere stories live. Discover now