9| ''Stop putting the cost of your mistakes on me.''

Beginne am Anfang
                                    

Taehyung sağ yanağını yastığa bastırdığı sırada, sol eliyle yastığı çekiştirdi ve avuçları arasına aldıktan sonra dudaklarını yastığa bastırdı. Eşi her zevk noktasına baskı uyguladığında, uzun süreli bir temas kuruyor, Taehyung'un başının dönmesine sebep oluyordu. Eşi bunu bilerek yapıyordu; kocasının zevk noktasını ezbere biliyor, o bölgeyi ardı ardına acımasızca ezdiğinde, bazen duraksıyor ve kendisini sonuna kadar iterek eşinin nasıl titrediğine, deliğinin kasılıp gevşediğine şahit oluyordu.

Jungkook dirseğini yastığa bastırdığında, Taehyung'un dudaklarına bastırdığı yastığı hırçın bir şekilde çekti. "Sesini duymama izin ver bebeğim." dedi, sinirli bir şekilde, kasıklarını ardı ardına birkaç defaya mahsus eşinin dolgun kalçalarına iterken. Tenin hızla tene çarpma sesi tüm odayı doldururken, bu sesleri esmerin çığlık atarken ki cılız sesi takip etti.

"Ah, ah, dur-sikeyim, çıldıracağım Jungkook dur!" Taehyung, sol elini arkaya atıp eşinin kalçasına sardı ve söylediğine tezat olarak, içinde daha rahat ilerlemesine yardımcı oldu. Başını geriye savurarak eşinin dudaklarına yasladığında, ağladı ağlayacak bir ifadeyle, "Ç-çıldıracağım!" diye, bağırdı. Bu sırada eşinin hareketleri durmuştu. Artık Taehyung, kendisini eşinin kasıklarına sertçe itiyor, arada sırada kalçalarını kıvırıp Jungkook'un zevkten gözlerinin kaymasına sebep oluyordu. "Yetmiyor, ne yaparsan yap yetmiyor."

Bu gece için defalarca kez pozisyon değiştirmiş olan ikili, bir kez daha Taehyung'un isteğiyle ayrıldı. Taehyung, yan pozisyonda yatan eşini göğsünden sertçe ittirdi ve sırt üstü uzanmasına sebep oldu. Jungkook kollarını çaprazlayarak başının altında birleştirdi ve eşinin ne yapacağını, altı dudağını dişleri arasına alıp, heyecanlı bir şekilde izlemeye başladı.

Esmer, yatakta dizleri üzerinde emekleyerek eşinin bacakları arasına girdi. Sağ eli, sıkı göğsü üzerinde gezinirken, sol eli eşinin karnına uzanan sertliğini buldu ve kendi zevk sıvısıyla kayganlaşan erkekliği ağır ağır çekmeye başladı. "Geçen gün, mutfakta ağzımı doldurmak istediğini söylemiştin." dedi, cilveli bir sesle. Bakışlarını usulca eşine çevirdi. Bu müstehcen görüntüye tezat, eliyle sardığı erkekliği yanağına sürterken sevimli bir şekilde gülümsedi. "Fikrin hâlâ geçerli mi?"

"S-sen..."

Jungkook eşinin gözleri içine bakarken kafayı yiyeceğini düşünüyordu. Aynı anda nasıl bu kadar sevimli ve arsız olabilirdi? Aklı almıyor, Jungkook'a tüm bunların bir hayalden ibaret olduğunu düşündürüyordu.

Eşi, sertleşmiş ve kasıklarına uzanan penisini yavaşça çekiyor, gözleri hafif hafif kapanırken, mırıldanarak yanağına sürtüyor ve sanki bunu yapan kendisi değilmiş gibi, ardından gözlerini irice açarak şirin bir tebessümle Jungkook'a bakıyordu. Jungkook başını inanamıyormuş gibi iki yana salladı. "Sen gerçek olamazsın, Taehyung." dedi, boğazından dökülen hırıltılı sesle birlikte. "Bu bir rüya olmalı... Siktir, siktir!"

Taehyung küçük dilini dışarı çıkarıp, sardığı penisin ucunda dilini gezdirdiğinde Jungkook'un küfrü, nefes sesleriyle dolup taşan odayı yıkmıştı adeta. Taehyung kaşlarını çattı ve kınıyormuş gibi eşine baktı, "Küfretmemelisin, Jungkook." derken, hâlâ dilini arada sırada erkekliğe sürtüyor, Jungkook'un aklını başından alıyordu. "Küfretmek güzel bir şey değildir, hem... Bu kadar gürültü çıkaracaksan eğer, ağzı dolu olması gereken kişi sen olmalısın, ne dersin?"

Jungkook eşinin kalın sesiyle fısıldadığı arsız kelimeler ve pürüzlü sıcak dilini, sertliğinin ucunda gezdirmesiyle birlikte başını yastığa vurup, derin sesiyle inlediğinde; hemen ardından sinirlerinin bozulduğu belli edercesine kıkırdamaya başladı. "Beni delirtiyorsun." dedi, bir kez daha. Sağ eliyle, terden ıslanmış saçlarını çekiştirdiğinde, "Sikeyim, gerçekten sen bu dünyaya beni delirtmek için gelmişsin." Dedi. Aklı başından gittiği için anlamsız bir şekilde kıkırdıyordu.

Paradise | TaekookWo Geschichten leben. Entdecke jetzt