Hacker | Minsung

80》günde devri alem

Minho yüzünü buruşturdu ''Hayır, hesabına girmedim.'' Hanji kıkırdadı ''Haklısın, çünkü o sırada başka şeylerime girmekle meşguldün.''

Diğer elinin işaret parmağını kendi göğsünün sol kısmına dayadı ''Buraya, kalbime.''

Minho elini ters çevirerek Hanji'nin elini kavradı ''Ait olduğum yer çok güzel.''

Hanji aklına gelen soruyu sorma kararı aldı. "Acaba beni engelleyip hiç açmasaydın ne olurdu?" Minho bu sorunun yanıtını bir süre düşündü.

"Aynı arkadaş grubundaydık. Büyük ihtimalle geç de olsa bir ilişkiye başlardık." bu yanıt Hanji'yi üzdü.

"Bence olmazdı. Çünkü o dönemler salaktım. Benim gözümü açan sen oldun." bakışlarını Minho'nun gözlerine getirdi.

"Bunu her halükarda yapardım. Ikukwklk olarak yapamasam dahi Minho olarak senin için çabalardım."

Hanji gülümsedi "Doğru. Buna defalarca kez şahitlik ettim. Ciddi anlamda dört kolla sarıldın bana."

Minho'nun karşılığı gecikmedi "Sen ahtapotları severim diyince bende ahtapot oldum."

Hanji sahtelikle yüz buruşturdu "Lütfen abimle takılmayı azalt. Yoksa seni boşamak zorunda kalacağım."

Romantik ve onlar için komik olan anlar sürerken üstsüz garsonlar yavaş yavaş masaya doğru yaklaşmaya başladı.

Tabaklar masaya yerleştirilirken, Hanji'nin açlıktan dolayı guruldayan midesinin sesi de yükseldi. Neyse ki onu duyabilen kimse yoktu.

İçten içe de kendisine kızıyordu. Çünkü gözleri istemsizce garsonların bedenleri üzerinde geziniyordu

Kısa bir içsel savaşın ardından 'Ferrarisi olan üstünü örtmüyor işte' diye düşünerek içini rahatlattı.

Ancak hemen sonra da Minho'nun -her iki anlamda- ve kendisinin de Ferrari sahibi olduğunu fark etti.

Minho'nun bu şekilde çalıştığını düşününce içinde oluşan kıskançlık hissine engel olamadı.

Minho onun düşünceli olduğunu fark ettiğinde Hanji'nin eline temas etti ve onun dikkatini dağıtmayı amaçladı. Başardı da.

Nihayet servisler tamamlandığında herkes büyük bir rahatlama hissine kapıldı.

Hanji gözlerini ilk defa gördüğü yemeklerin üstünde büyük bir iştah ve merakla gezdirirken, Minho da onun tepkilerini kameraya almakla meşguldü.

Hanji'nin tepkileri paha biçilemezdi.

Hanji gözlerini son bir kez daha masada gezdirdikten sonra yüzündeki şaşkınlık ifadesiyle birlikte Minho'ya bakarak sordu.

''Elimizle mi yiyeceğiz?'' Minho bu soruyu anlayamadı ''Hayır, neden?'' Hanji masanın üstünü taramaya devam etti.

''Çubuk, çatal ya da ona benzer herhangi bir şey yok.'' Hanji cümlesini bitirir bitirmez garsonlardan biri bozuk Korecesi ile konuştu ''Çünkü size biz yedireceğiz.''

Minho'nun kaşları anında çatılırken Hanji meraklanarak sordu ''Şu masadakilere yaptığınız gibi mi?'' garson hızla yanıtladı ''Evet, bizim restoranımızın konsepti bu.''

Garson cümlesini bitirir bitirmez elindeki çubukla birlikte tabaktaki soslu pilavdan bir parça aldı ve onu Hanji'ye doğru uzattı.

Hanji bakışlarını Minho'ya çevirip ondan bir onay bekledi. Ancak Minho o sırada bir başka garsondan kaçmaya çalışıyordu.