6.Bölüm

102 15 28
                                    

Tam çocukları arabaya bindiriceği sırada bir kaç adamı teker teker yere yığılır zar zor etrafa baktığında Çukur'dan daha da fazla adamlar olduğunu görür 

Cumali : Sen kimsin lan

X : Ver lan çocukları analarına 

Kahraman : Kimsin dedi 

X : Vartoli Sadettin 

Cumali : Aile meselesi bu karışma sen 

Vartolu : Çocukları analarına ver yoksa karışmam ha 

Üstlerine tutulan lazerle Cumali tedirgin olmuş mecburen çocukları bırakmış Ayşe kızını ve oğlunu hemen arabaya koyup kocasının yanına çöküp hırkası ile yarasını bastırmaya başlar 

Kahraman : Neden buradasın sen 

Vartolu : Salih'in selamı var dersiniz ananızla babanıza 

Cumali  ve Kahraman el mahkum geri çekilmek zorunda kalmış Vartolu'da dikkatle Selim'i araya yerleştirip hastaneye sürmüştü

Selim : Gerçekten kimsin sen 

Vartolu : Önce yarana baktıralımda anlatırım sonra. Çocuklar iyi mi 

Akın : İyiyiz biz 

Vartolu : Afferin len sana 

Ayşe : Sağ olun 

- Şimdiki Zaman - 

Selim : Beni bir daha o cehenemme çekemezsiniz hele ki çocuklarımız asla çekemezsiniz

Kahraman : Bak aileyiz biz 

Selim : Ben sizinle olan bağlarımı o gün kopardım şimdi gidin 

Sultan oğlunun ne kadar ciddi olduğunu anlamıştı ama pes etmeye niyeti yoktu Koçovalı ailesi asla pes etmezdi 

- Ev - 

Karaca eve geldiklerinde arkadaşını dikkatle koltuğa yatırıp üstünü örtüp saçlarını okşarken bir yandan da neler olduğunu düşünüyordu ama bulamıyordu bir türlü 

Azer : Cihan kim 

Karaca : Nişanlısı 

Yılmaz rahatsızca yerinden kıpırdanınca Azer kardeşinin o halini görünce yüzünde buruk bir tebessüm olur ama hemen toparlanır 

Azer : Birşey mi yaptı kıza 

Karaca : Olabilir herşey beklerim ben ondan

Yılmaz : Güvenilmez mi 

Karaca : Hemde çok 

Duygu sıçrayarak uyandığında Karaca arkadaşına su verince ellerinin titrediğini görünce daha da endişe etmeye başlamıştı 

Karaca : Canım Cihan'ı arıyım mı. Yada Sibel'i 

Duygu : BANA SİBEL DEME 

Cihan'ın adını duyunca tepkisiz kalıp Sibel'in adını duyduğunda çıkgına dönmesi hiçbirinin gözünden kaçmaz 

Karaca : Duygu birtanem hadi anlat bana ne oldu 

Duygu : Sen haklıydın Karaca en başından beri haklıydın Cihan konusunda. Ama bunu hak etmedim ben 

Karaca : Noludu birtanem 

Duygu : Sibel ve Cihan 

Gerisini getiremeyip hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamış herkes ne olduğunu anlamış ve şok olmuştu resmen. Karaca Duygu'ya sakinleştirici verince öfkeyle koltuğa bir tane tekme vurur 

Karaca : Ablasının nişanlısı ile bu ahlaksızlık ya 

Azer : Şunun ev adresini versene 

Karaca : Napıcaksın 

Yılmaz : İkaz edicez sadece 

Karaca : Benimde yapıcak şeylerim var ama Duygu^'yu yanlız bırakamam 

Azer : Verdiğin ilaçla kaç saat uyurki 

Karaca : Kesin konuşamam ama bir kaç saat garanti 

Yılmaz : Siz gidin ben beklerim  başında 

Karaca : Tamam uyanırsa hemen ara 

Arabaya bindikleri gibi o eve giderler Sibel desen hala o evde idi ve ablasının durumu fazlada umurunda değildi 

Sibel : Böyle öğrenmesi kötü oldu 

Cihan : Salak mısın sen ilişkimiz mi vardı sanki 

Sibel : 3 yıldır ne yaşıyoruz biz 

 Cihan : Ben Duygu'yu seviyorum biz sadece takılıyoruz 

Sibel : Seni artık asla kabul etmez 

Cihan : Seni çok eder sanki 

Sibel : İllaki eder kardeşiyim sonuçta 

Tam o sırada kapı o kadar şiddetli çalınır ki Cihan kapıyı açtığında yüzüne yediği sert yumrukla yere yığılır 

Sibel : Karaca 

Karaca : Gel bakıyım sen buraya 

Saçlarını tuttuğu gibi üst kata sürüklemeye başlamış Sibel elinden kurtulmaya çalışsa bile başarılı olamaz tuvalete geldiklerinde diz çöktürür 

Karaca : Layık olduğun yerde boğuyımda seni gör günün 

Sibel : Hayır sak- 

Kafasını sert bir şekilde klozete sokup çıkarırken Sibel'de debeleniyordu Azer'de alt katta Cihan'ın bir güzel benzitiyordu 

Azer : Ulan resmen şerefsizliğin vücut bulmuş halisin 

İki elini birden kırınca üst kata çıkınca Karaca'nın kızının kafasını sokup çıkarttığını görünce gülmeye başlar 

Sibel : Y-yeter bırak 

Karaca :Bana bak bir daha Duygu'ya yanaşmıycaksınız duydunmu 

Sibel : Duydum 

Karaca : Eğer olurda o böcek kadar beyninle plan yapmaya kalkarsan gerçekten boğarım seni 

Kızı sertçe savurduktan sonra aşağı inip arabaya bindiğinde Azer'in güldüğünü fark eder 

Karaca : Ne gülüyorsun ya 

Azer : hiç göründüğün gibi değilsin ha 

Karaca : Nasıl yani 

Azer : Ufak tefek birşeysin ama maşallah içinden bir aslan çıktı 

Karaca : Sağ ol. Seninde eline sağlık ellerini kırmışsın o hayvanın 

Azer :HEr zaman 


Mayıs Çiçeği Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon