Başımı fişek hızıyla kaldırıp babama baktım.Manidar bir tebessüm vardı dudaklarda. Elini saçlarıma atıp okşadı usul usul.

İçimi afaganlar basarken babamın bu kadar sakin oluşu tüylerimi ürpertiyordu resmen.

"Şimdi bunlar gelecek benden seni isteyecekler öyle mi?" Yani bildiğim kadarıyla olması gereken şey bu. Kaçırsınlar mı? Ben okeyim.

"Yani işte." Diye içime kaçan sesimle saçma salak bir şeyler geveledim.Ver artık beni babalık.Hem sen değil miydin biri gelsin istesin seni de kurtulalım baş belamızdan.E al sana fırsat.

Bir iç çekti benim orada bir gözlerim doldu anlatamam. Ya ama bak oturur salya sümük ağlarım demedi demeyin.

"Melek-" dedi başımın üzerinden sıkıca öperken. Babam işte, bir ters bir düz. O kadar dengesiz biri ki benim acilen bu evden çıkıp gitmem lazım.Kendi psikolojim için canım.

"Efendim baba?"

"Demirin-" dediğinde sesi kesinleşti. Kaşlar çatıldı tabii.Geliyor gelmekte olan.

"Demirin seni sevdiğinden emin misin?Ömrünün sonuna kadar onunla birlikte yaşayabilecek misin?"

Yani gelecekte neler olur kimse bilemez ama Allah karşımıza fırtınalı günler çıkarsa bile ondan vazgeçmezdim.Vazgeçemezdim, çünkü o benim bebişimin babası ve benim biricik kocam.
O her aklıma geldiğinde ısınan yanaklarımı asla es geçemem. Şapşal adamın teki ama galbimin de sahibidir.
Yani artık onun tapusunu almam lazım benim.Ver baba beni ona.

"Baba ben onu çok seviyorum ve onunda beni sevdiğinden şüphe etmene gerek yok. Güngör kızını üzmüyor aksine kızına iyi geliyor."

Keşke petitom burada olsaydı.Ya ben onu özlemiştim ama. Türkiye'ye döner dönmez Fırat abimin yardımlarıyla babamın gözüne batmadan eve girdiğim gibi odama kapanmıştım.Tabii babamla asıl karşılaşmamız sabah olmuştu.Kahvaltıda bana bi bakışı var anlatamam. Onun yüzünden bir lokma ekmek yiyerek kahvaltımı sonlandırmıştım.
Kızgındı ve kızmaya hakkı da vardı. Ya sen kalk Türkiyeden Amerikalara bir gece vakti uç ve kimseye bunu söyleme. E hangi baba kızının bu yaptığına karşılık sırtını sıvazlar aferin kızıma derdi? Türk babalarından bahsediyorsak sanırım cevap çok açıktı.Dua edelim silahla Rüzgar abinin evini basmadı.Vallahi yapar mıydı yapardı...Fırat abim olmasa tabii.

Babam göz devirerek "iyi geliyormuş." diye sitemli sitemli konuştu.
"Şu haline bak, oraya buraya sırf onun için koşuşturmaktan zayıfladın,kurudun gittin. Nereden bu adam sana iyi geliyor Melek!?" Biri beni bu katilin yanından alabilir mi? Yeşilleri nasıl da kırmızıya çaldı ama. Ayyh tövbe estağfurullah.

"Ya ama baba." Diye mızmızlanmama karşılık bir nefes verdi. Göz ucuyla bana bakıp sakallarını sıvazladığında tatlı olduğumu düşündüğüm bir gülümseyişle bakıyordum ona.

"Sen şimdi Demirle evlenmek istiyorsun yani?"
Dedi evet cevabını almak istemiyormuş gibi sormuştu.

Başımı onayla salladım. Hadi ama Yüzbaşı sende biliyorsun ki beni eninde sonunda ona vereceksin.

"Başka birini istemiyorsun, Demir olmasında kararlısın?" Pazardan elma mı alıyoruz beybaba.

"Ya baba Demiri seviyorum ben."

Dershane Hocam Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ