5.TAKDİR DÖNEMİ

82 9 7
                                    


Biriyle çıkmak?

Gökten bir kazan düştü, Yue Zhishi'yi şaşkına çevirdi, "Hayır..." Kaşlarını çattı. Hala elinde bir kulaklığı tutuyordu. Kısık bir sesle kendi kendine mırıldandı, "Ben kimseyle çıkmıyorum."

Hatta haklı olarak reddetmişti.

Önündeki Song Yu'ya bakmak için başını çevirdi ve daha yüksek bir sesle konuştu, "Ben kimseyle çıkmıyorum!"

Song Yu sessizliğini sürdürdü. Yue Zhishi sadece bunun üzerine kendi başına düşünebilirdi. Revirin dışarısını hatırlayınca, sonunda anlamaya başladı. "Tüm o zaman boyunca dışarıda mı dikiliyordun? Yanılıyorsun, sadece kıza hediyesini geri veriyordum."

Kızın hakkındaki bilgileri atlayarak, Yue Zhishi tıpkı o gün olan her şeyi itaatkarca anlatan bir anaokulu çocuğu gibi tüm durumu en ufak bir detayı bile kaçırmaktan korkarak Song Yu'ya bildirdi.

Bir taraf tüm yol boyunca konuşurken, diğer taraf sessizce dinledi. Geniş yoldan, dolambaçlı ara sokağa döndüler ve bir sıra çınar ağacının altında, varacakları yere yaklaştılar.

''Kabul etmedim, ve ona bir içecek aldım çünkü onu reddettikten sonra üzüleceğinden korktum. Ayrıca, ona aldığım içecek kolaydı, Jiang Yufan'a da kola aldım, ama sana...''

Bu noktaya ulaşınca, birden durdu. Nasılsa, kendini açıkladıkça daha fazla haksızlığa uğramış hissetti. Bu sabah sınıfındaki kızların konuştuğu İtiraf Duvarı olayını düşündü.

''Ayrıca biri de sana itiraf etmedi mi? Hatta Peiya İtiraf Duvarındaydı. Bende aynı şeyleri senin için söyleyebilirim.'' Bunlar tamamen tehdit kelimeleriydi, ama çokta etkili olmamıştı, bunları dediğinde sesi bilinçsizce kısıldı. Bir duraklamadan sonra, Yue Zhishi hararetle ekledi, ''Sınıfımdaki kızlar bu sabah bunun hakkında konuşuyorlardı. Tüm okul çoktan biliyordur bunu.''

Bisiklet birden durdu. Yue Zhishi birdenbire kendini Song Yu'nun sırtına yaslanmış buldu, şikayetlerini dile getirmeye devam edemedi.

''Artık tüm okul bu itiraftan fazlasını biliyor.''

Song Yu sonunda konuşmuştu. Daha sonra Yue Zhishi'ye bisikletten inmesini söyledi.

Tabii ki, Yue Zhishi neyden bahsettiğini biliyordu, ''Kasıtlı olarak yapmadım. O an çok kötü hissediyordum ve yanlışlıkla söyledim...'' Song Yu'yu tıpkı bir civciv gibi arkasından takip etti. ''Şimdi ne yapmalıyız? Herkes duydu. Muhtemelen artık bunu bilmeyen tek bir insan bile yoktur.''

Song Yu ona bir plan sunmadı. Bisikletini kilitledi ve içeri gitti.

Abisinin bu kadar açıklamadan sonra bile mutlu olmadığını görünce, kötü ruh halinin sebebinin bu olmadığını düşündü.

Bisiklet, eski mavi-gri renklerinde bir evin önünde park edilmişti. Avlunun önüne uzun Manolya ağacı dikilmişti ve avlunun kendisi de bakımlıydı. Ev, eski avrupa tarzı bir binaydı ve çok sade bir şekilde dekore edilmişti. Kapıda duran, neredeyse bir insan boyunda olan üzerinde iki kelime kazılı uzun bir taş vardı, ''Yanghe Qizhe.''

Bu Song Yu'nun annesinin bir hobisiydi- Özel bir restaurant işletmek.

Song Yu kapının perdesini çekti ve Yue Zhishi de onu içeriye kadar takip etti. İçeride çoktan önceden rezarvasyon yapan birkaç müşteri vardı. Restaurant açıldığından beri burasının sık ziyaretçisi olan emekli üniversite profesörü Büyükbaba Zhang, onların geldiğini görünce güldü ve dalga geçti, ''Xiao Rong, yakışıklı büyük oğlun ve yakışıklı küçük oğlun geri döndü.''

Lovely AllergenNơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ