İhtimaller

409 26 9
                                    

Çağan'dan

Vücudumun kaskatı kesildiğini hissettim. Gördüğüm görüntü ile aklım durdu. Yavaş yavaş olayları algıladım. Tuana kanlar içinde yerde yatıyordu! Hızla arkamdaki askerin yakasına yapıştım.

"Ulan Tuana bunları yaşarken ne diye bize haber vermiyorsunuz?! Siz bizim askerimizsiniz!"

Birden bir alkış sesiyle arkamı döndüm.

"Tebrikler plan fena değildi ama bunu anlamayacak kadar da salak değilim tabi ki."

"Ne istedin Tuana'dan?!"

"Ah onun tek suçu karşı krallığın prensesi olması yoksa ondan bir şey istemiyorum tek istediğim sizi mahvetmek"

Ellerimi askerin yakalarından hızla çektim o geriye doğru sendelerken bu sefer prens olacak şerefsizin yakasına yapıştım.

"Tuana'yı hemen şimdi bırakıyorsun yoksa seni pişman ederim!"

"Ay çok korktum bak titriyorum"

"A bak sanki burası biraz soğuk oldu sanırım o yüzden titriyorsun. Dur ısıtalım"

"Ne saçm-"

Ellerimden çıkan alevlerle yakası tutuşurken korkuyla geri çekildi.

"Alın Tuananızı ne yapıyorsanız yapın defolun sarayımdan"

Askerler ona su yetiştirmek için koşarken ben de Tuanaya koştum. Kucağıma aldım. Çok hafifti ayrıca kilo vermiş.

"Ah be kızım neden kendine bunu yaptın"

Çıkışa doğru hızla ilerlerken diğerleri de bizi engellemeye çalışan askerleri hallediyordu.

Sonunda saraydan çıktığımızda karşımızda bir çocuk belirdi.

"Hadi gidelim"

"Sen kimsin?"

"Müdür planların bozulduğunu öğrendi. Sizi getirmem için beni gönderdi. Acele edin Tuana'yı hemen tedavi etmemiz gerekiyor."

Çocuk elini uzattı diğerleri elini tutarken bir an tereddüt etsem de Tuana için fazla üzerinde düşünmedim. Tuana'nın kollarını boynuma bacaklarını belime sardım. Düşmesin diye bir elimle bacağını tutarken diğer elimle Yağız'ın elini tuttum ve gözlerimizi kapattık.

...

Yazardan

Genç çocuk çaresizce camdan dışarıyı izliyordu. Sevdiği kıza bakmaya yüzü yoktu çünkü. Koruyamamıştı onu. Saçma sapan düşünceleri yüzünden kendinden uzaklaştırmıştı. Yanında olsaydı ona kim zarar verebilirdi ki? Birlikte olsalar...

Kapının açılması ile düşüncelerinden sıyrıldı genç çocuk.

Odaya giren genç kız onu şöyle bir süzdü. Allah'ı var yakışıklı çocuktu.

"Bir haber mi var Doktor Hanım?"

"Bugün 2. Gün Tuana Hanım eğer yarın sabaha karşı uyanmazsa komaya girme ihtimali %95."

"Hayati tehlike?"

"Komadan bahsediyoruz ne olacağı belli olmaz"

Genç çocuk yavaşça başını salladı. Yapmazdı Tuana öyle şey, onu bırakmazdı. Acaba kalbini kırdığı için bırakır mıydı?

Eli kapı kolunda olan doktor bir anda genç çocuğa döndü.

"Bu arada Tuana Hanım neyiniz oluyor?"

"Kelimelere sığdıramayacağım kadar değerli biri..."

Ölmedim yaşıyorum
Şükür bölüm atabildim.
Neyse oy vermeyi ve takip etmeyi unutmayın.
Yorumlarınızı merakla bekliyorum.

Özel Güçler Akademisi Where stories live. Discover now