17.bölüm."ARZUNUN GÖLGESİ"

37.8K 1K 211
                                    

Naber? Nasıl gidiyor?

Yemin ederim kitap okumaktan hiç bıkmadım, bıkmayacağım! Kitaplar beni deli yazar edecek sonunda...

Deli olursam beni sever misiniz yine?

Neyse neyse!

Bu bölümü seveceğinizi düşünüyorum. Gün geçtikçe büyüyoruz ve bu beni inanılmaz derecede mutlu ediyor. 🥺

Yeni bölümleri bundan sonra sık sık atacağım. Güvenin bana. Zaten birinci hissenin bitmesine çok az kaldı.

Ben şimdi düşünüyorum. Siz birinci hisse bittiğinde kafayı nasıl yiyeceksiniz diye. Yemin ederim benim hayatımı mahv edersiniz. Şimdiden kendimi gelen yorumlara alıştırmaya başladım. Hadi hayırlısı!

Bu arada küçük bir duyurum olacak. Daha doğrusu sözüm. Ben Azerbaycanlıyım. Bunu hepiniz biliyorsunuz. Bilmeyenleriniz varsa da şimdi öğrenmiş oldu. Türkçe yazıyorum ama yazımım Azerbaycanca. Yani bazen yazım hataları yapa biliyorum ve bunu hoşgörülü karşlamanızı rica ederim.

Hadi şimdi hikayeye geçe bilirsiniz.

Bu yazar sizi seviyor! 🤍🦋

Karşımda duran bu adamın kim olduğunu bilmiyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Karşımda duran bu adamın kim olduğunu bilmiyorum. Bakışları o kadar rahatsız edici boyutta ki... Açık mavi ürpertici gözleri sadece gözlerimin içinde gezinip duruyor ve tenimde ürpertici bir his bırakıyor.

Gözlerimi ondan ayırıp Murat'a baktığımda yüz hatlarının değiştiğini ve ne kadar çok gergin olduğuna tanıklık ettim. Bakışları keskin bir bıçak gibiydi. Sanki karşımızdaki bu adamı gözümüzün önünde paramparça edecek gibi...

"Nasılsınız bakalım?" Adam bize doğru gelmeye başladı. Yüzüm bütün herkesin yüzünde gezindi. Annem ve benden başka bütün Karasu ailesi gergindi. Bu gerginliklerinin sebebi karşımda duran adam mı? "Uzun zaman oldu sizleri görmeyeli."

"Ne işin var senin burada?" Murat'ın sert çehresi daha fazla kasıldı. Sorusu bile beni ürkütmüştü. Hamdinin elini büküp onu tehdit ettiği geceden bile daha korkunçtu ses tınımı.

"Öylesine geziyordum, sizi görünce yanınıza gelip bir merhaba diyeyim dedim," ellerini siyah pantolonunun cebine soktu. Bakışları Murattan ayrılır ayrılmaz beni buldu. "Yengemiz de buradaymış," az önce cebine soktuğu sağ elini çıkardı ve bana doğru uzattı. "Gül'dü değil mi?"

Bir ürpertici gözlerine birde bana doğru uzattığı eline baka kaldım. Bana uzattığı elinin üzerinde kuzgun dövmesi vardı. Murat gibi uzun boylu birisiydi. Buğday teni ve açık mavi gözleri dikkat çekici ola bilir ama korkutucu bir görünüm sunuyordu ona. Sanki bir kara kedi gibi. Gördüğün an kaçman gerektiğini anladığın gibi havası var. İnce dudakları, kalın siyah kaşları ve gür siyah saçları vardı. Burnu hafif kavisliydi ama yüzünde çokta kötü bir görünüm sağlamıyordu.

KARA MURAT(+18) | Mahalle SerisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin