0.8-Geçmişin Kadını-

Start from the beginning
                                    

Tek kelime ile şok olmuştum. Bir erkek, bir kadına cehennemi yaşatamazdı! Buna hakkı yoktu.

Sıkıca ona sarıldım. Bunları yaşamayı hak etmemişti. Bir kadın ne kadar kötü olursa olsun bunları hak etmiyordu.

"Ben üzgünüm teyze." Gülme sesini duydum. "Alıştım ben Veronica. Artık ağlamıyorum." Gülerek söylediği şeylerin arkasında gözyaşı vardı. Teyzem gülümseyerek gözyaşını arka plana atıyordu.

Kapımın çalması ile kapıya doğru bağırdım. "Gir!" Konuşmamızın kesilmesine sinir olmuştum.

İçeri önce beyaz elbiseli bir kadın girdi. Siyah eldivenleri beyaz elbisesi ile çok uyumluydu. Arkasından elinde kocaman kutularla hizmetçiler girdi. Kadın gülümseyerek yanımıza geldi.

"Merhaba ben Mary. Bu krallığın en başarılı moda tasarımcısıyım. Sizi ben hazırlayacağım. " Başımı sallayıp ayağa kalktım. Justin hizmetçilerin geleceğini söylemişti. Gülümseyerek başını salladım.

"Hmm öncelikle elbiseleri deneyelim. Daha sonra elbiseye göre makyajı ve saçı konuşuruz. " Konuşmama fırsat vermeden yere dizilmiş kutulardan biri açtı. İçindeki pembe elbiseyi çıkardı. Üzerime tuttu.

"Önce bunu deneyelim." Kolumdan tutup beni odanın ortasına getirdi. Burda mı giyeceğim?

Kaşlarımı çatarak ona bakınca kahkaha attı. "Sende olan şey bizde de var! Ayrıca bu elbiseleri giymek çok zor tatlım." Başımı kaldırıp teyzeme baktım. Bana güven verircesine göz kırptı. Ona güvendiğim için üzerimdeki pelerini çıkardım. Sonrasında iç çamaşırlarımla kalana kadar kıyafetlerimi çıkardım. Bu cidden utanç vericiydi. Kadın vücuduma bakıp gülümsedi. "Fena bir vücudun yokmuş aslında. " Ah hayır umarım lezbiyen değildir. Birde bu kadınla uğraşamam.

"İşiniz moda tasarımcısı değil mi? Vücuduma bakıp puanlamanıza gerek yok." Kendinin dolgun göğüsleri ve büyük kalçaları vardı. İnce beli fiziğini tamamlıyordu. Bana göre güzel bir vücut değildi. Benim ince vücudum daha iyiydi. Madem o beni puanlıyor bende onu puanlarım.

Yapmacık bir şekilde gülünce elindeki elbiseyi aldım. " Şu şeyi giydirin artık." Gülümseyerek elbisenin fermuarını açtı. "Kollarını kaldır bakalım." dediğini yaptım. Kesinlikle bu işten sıkılmıştım.

Elbiseyi üzerime giydirince hizmetçiler ile birkaç ayarlama yaptı. Sonrasında köşedeki boy aynasına baktım. Tamam bu elbise yakışmıştı. Onlara döndüm. "Tamam bu elbise oldu." Kadın kaşlarını çatıp bana baktı. "Pembe gözlerine uymadı! " diyerek arkama gelip fermuarı açtı. Hizmetçiler yardımı ile elbiseyi çıkardı.

Sonrasında beyaz, mavi , sarı bir elbise giydim. Üç elbiseyi de beğenmedi. Teyzem de mavi elbiseyi beğenmemişti. Artık sıkılmıştım. Son giydiğim elbise üzerimde kalacaktı. Son olarak en büyük kutudan yeşil bir elbise çıkardı. Elbise hayatımda gördüğüm en güzel elbiseydi. Beyaz ve yeşil kumaşlardan yapılmış elbisede yeşil ve beyaz çiçekler vardı. Elbisenin bel kısmına ufak ufak lotus çiçekleri konulmuştu. İlk defa beyaz lotus çiçeği görüyordum.

Kadın elbiseyi büyük dikkatle giydirdi. Hizmetçilerle birkaç ayarlama yaptıktan sonra beni aynanın önüne itti. Aynadan kendime baktım. Gerçekten çok güzeldi. Tek kelime ile harikaydı. Vücuduma tam oturmuştu.

Onlara dönünce teyzeme baktım. "Çok güzel oldu Veronica." Dedi gülümseyerek. Bende gülümsedim ve başımı salladım. Evet çok güzel olmuştu. Kesinlikle bu elbise ile çıkacaktım.

Ormandaki Avcı 1: Vampir'in Aşkı (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now